- İLETİŞİM:Belli bir coğrafyada ve belirli bir zaman diliminde bir grup, topluluk veya toplumda
insanlar arasında duygu, düşünce, bilgi,
deneyimlerin aktarım ve paylaşılma sürecine iletişim denir - İLK iletişim alanında çalışmalar 20. Yüzyılın başlarında Amerika Birleşik Devletleri ardından da
Kanada’da yapılmaya başlanır. - SÜREÇ:bir olayın sürekli olarak ve birbirini izleyen değişmelerle gelişmesi, başka bir olaya dönüşmesi olarak tanımlanır.
- Süreç kavramına ilişkin olarak vurgulanması Ferdinand de Saussure’ün Kuramında
Gösterge
Gösteren
Gösterilen gereken özellikler :ETKEN , DİNAMİK , SÜREKLİLİĞİ OLAN - İletişim Sürecinin Temel Öğeleri: KAYNAK , İLETİ , HEDEF VEYA HEDEF-KİTLE
- KAYNAK:Bir iletişim etkinliğinde konuşan, yazan, bir hareket yapan veya anlamı kodlayanbir birey ya da bir reklam politikası formüle eden bir gruptur.
- İLETİ/MESAJ:İletişim sürecinde duygu ve düşüncelerin paylaşılması için üretilen sözel, görsel ve görsel-işitsel somut üretimlere ileti/mesaj denir.İLETİ aynı zamanda üretilen ya da inşa edilen anlamlara verilen isimlerdir.
- ALICI/HEDEF:Alıcı, iletişim sürecinde kaynağın karşısına yer alan ve iletilen mesajların ulaşması amaçlanan kişi veya gruptur.
- KANAL:Bir sinyal taşıyan herhangi bir fiziksel araç
- ARAÇ:İletişim araçları, iletileri kanal boyunca aktarılabilir işaretlere dönüştüren fizik veya teknik araçlardır.
- GÖSTERGE:Kendinden başka şeyi temsil eden kavram,simge, nesne vb. her şeydir.
- Ferdinand de Saussure’ün Kuramında
Gösterge
Gösteren
Gösterilen - SİMGE:Bir şeyi temsil eden ama onunla doğal bir ilişkisi olmayan bir semboldür.
- KOD:Uzlaşımsal şekilde göstergelerin nasıl kullanılması gerektiğini anlatan kurallar bütünüdür ve yazılı değildir
- SAUSSURE: göstergelerin kodlar içinde iki şekilde düzenlendiğini belirtir.Bunlar;paradigmalar ve dizimlerdir.
- BARTHES: Anlam üretiminin 2 düzeyde gerçekleştiğini belirtir, bu düzeyler: DÜZ ANLAM
ve YAN ANLAM dır - DÜZ ANLAM: anlamlandırmanın birinci düzeyini oluşturur.
- YAN ANLAM: göstergenin, dış dünyada temsil ettiği nesnesi ve onu kullanan insanlarla ilişkisini tanımlar.
- MİT: “bir kültürün, gerçekliğin ya da doğanın bazı görünümlerini açıklaması veya anlamasını sağlayan bir öykü”
- İLKEL MİTLER: yaşam ve ölüm, insan ve tanrılar, iyi ve kötü hakkındadır.
- MODERN MİTLER: erillik ve dişilik yani kadın ve erkek kimliği, aile, başarı, kariyer, statü vb. üzerinedir.
- Sözlü kültür döneminde ÖYKÜLERİN işlevini modern çağlarda MİTLER almıştır
- BARTHES:Mitlerin ana işlevinin tarihi doğallaştırmak olduğunu öne sürer.
- ARİSTOTALES: insan için “zoon politikon” nitelemesini yapmaktadır. Çünkü ona göre, İnsan siyasal sistemler,ortak yapılar ve gruplar halinde yaşayan sosyal hayvandır olarak tanımlamaktadır.
- ARİSTOTALESE göre insan, dil kullanımıyla hayvanlardan ayrılmıştır.
- DİL YETİSİ: grup oluşturmanın en asil aracıdır
- SAUSSURE:, dil ile söz arasında ayrımı yapan İLK düşünürdür. Ona göre dil, toplumun tüm bireylerini kuşatan soyut bir sistemdir;
- toplum içinde bireysel değerler, normlar , gelenekler VE dil aracılığı ile toplumsallaşırlar ve yeni kuşaklara aktarılır.
- Eski Yunan düşünürlerinden DEMEKRİTOS ;DİLİN insanın duygusal dünyasındaki belli seslerden kaynaklandığını öne süren İLK düşünürdür.
- TEKNOLOJİK DETERMİNİZM: Toplumsal örgütlenme ve kültürel yapının doğrudan iletişim teknolojilerinde değişime bağlı olduğunu öne süren yaklaşımlardır.Bu görüşün öncü isimleri Kanadalı iletişim bilimci HAROLD İNNİS VE MARSHALL MCLUHAN dır
- McLuhan insanlık tarihini dört döneme ayırır.Bir dönemden diğerine geçiş iletişim teknolojisindeki değişimden önemli oranda etkilenmiştir:
• Kabile Çağı (fonotik)• Edebiyat Çağı (alfabe) • Basım Çağı (matbaa)• Elektronik Çağ - MATBAA: kültürel yaşamda yeniliklerin başlatıcısı olmuştur.
- MATBAA:. Bilginin çok daha geniş insan topluluklarına yayılmasını ve düşüncenin özgürleşmesini sağlar.
- MATBAA: Modern çağların başlatıcısı olarak kabul edilir
- MATBAA: Avrupa’da kullanımından çok önce Çin, Kore, Uygur ve Japonya’da kullanılmıştır
- İLK DÜZENLİ İLETİŞİM SİSTEMİ VE GELİŞMİŞ YOL AĞINA SAHİP OLAN :AHAMENİDLER
- ROMA İMPARATORLUĞU’nun kullandığı iletişim sistemi: Curcus Publicus
- Müslüman Ülkelerde POSTA örgütüne verilen isim :BERİD
- Osmanlı İmparatorluğunda Sarayın Resmi Yazışmaları:MEKTUPÇU KALEMİNDE; Sarayla Eyaletler arasındaki iletişim: ÇAVUŞ ÖRGÜTÜ ile sağlanmıştır.
- TELGRAFIN ortaya çıkmasıyla ulaşıma dayalı haberleşme modelinden, iletişime dayalı haberleşme modeline geçilmiştir.
- 1840’lardan başlayarak telgraf, Avrupa ve ABD’de kıtasal iletişimin önemli bir aracı olmuş kısa süre içerisinde de okyanus aşırı kablo teknolojisi sayesinde, yüzyılın bitmesinden önce küresel
bir sisteme dönüşmüştür. - 19 yüzyılın ikinci yarisinda FİKİR GAZETECILIGI ve MAGAZIN HABERCILIGI olmak uzere iki model belirginlesir
- Telgraftan doğan gelişmeler habercilik ve gazetecilik alanında da yansımasını bulur. 19 yüzyılın ikinci yarısında FİKİR GAZETECİLİĞİ ve MAGAZİN GAZETECİLİĞİ olmak üzere iki model belirginleşir:
•FİKİR GAZETELERİ: Siyaset ve ekonomi haberciliği ile iş dünyasına hitap eder.
•MAGAZİN GAZETECİLİĞİ: Genişleyen işçi sınıfının dramatik, şaşırtıcı ve gündelik yaşamına yönelir. - 2. Dünya savaşından sonra televizyonun tüm dünyaya yayılmasıyla yeni bir toplumsal yapı ve kültürel üretim ortaya çıkar KİTLE TOPLUMU VE KİTLE KÜLTÜRÜ
- KİTLE TOPLUMU:
Kitleselleşmiş insanların oluşturduğu, insanlar arasındaki başlıca ilişki biçiminin kitle iletişim araçlarıyla gerçekleştirildiği modern toplumsal formasyonu anlatmada kullanılır. Kitle toplumunda, yaşam tarzları ve tüketim alışkanlıklarının çok benzer olduğu kabul edilir. Kültürel ve sanatsal üretimin artık teknoloji kullanılarak ve kitle iletişim araçlarıyla üretildiği; yaratıcılığın ve özgün eserlerin olmadığı öne sürülür. En önemlisi de insanların rasyonel düşünme yerine kitle psikolojisi ile hareket ettiği; duygusal kararlar aldığı,bireysel kimliklerin çok zayıfladığı ve insanların manipülasyona açık kalabalıklara dönüştüğü belirtilir. - KİTLE TOPLUMU TEZİ:, ilk olarak Le Bon, Gasset ve Heidegger gibi muhafazakar düşünürlerce formüle edilmiştir.
- KÜRESEL KÖY İletişimbilimci Marshall McLuhan elektronik medya tüm dünyayı sosyal, politik ve kültürel olarak ortak bir sisteme bağladığını öne sürer; dünyanın geldiği bu yeni düzenin adını da küresel köy olarak ifade eder.
- Internet 1969 yılında askeri amaçlarla bilgisayarlar arasında kurulan bir ağ iken 1995 yılında sivillerin de kullanımına açılmıştır
- BELL; 1980’li yıllara gelindiğinde, enformasyon edinme, işleme, dağıtma ve saklama
konusunda gittikçe gelişen yeni yöntemlerle artık “yeni” toplum olarak ENFORMASYON TOPLUMU na geçildiğini söyler - CASTELLS:, ise teknoloji, toplum ve küreselleşme eksenli yaklaşımını ağ toplumu(the network society) kavramı ile ifade eder.
- KÜLTÜR ENDÜSTRİSİ:Kültürün kapitalist düzendeki yoğun işlevine odaklanan Frankfurt okulu teorisyenleri, kapitalizmin totalleştirici eğilimlerini ve kültürü tahakküm aleti haline getirmelerini kültür endüstrisi kavramıyla açıklarlar.
- ÜNİTE 1 SORULAR
- Aşağıdakilerden hangisi iletişim (communications)kavramının etimolojik kökenini oluşturur?
A. Rüyayla ilgilidir
B. Gündelik yaşamla ilgilidir
C. Ortaklık veya topluluk anlamına gelir
D. Haberleşme anlamına gelir
E. Aile-çocuk ilişkisini anlatır
2 İletişimin süreç özelliği ne anlama gelmektir?
A. İletişim sabittir
B. İletişim değişken ve dinamiktir
C. Bireye içkindir
D. İletişim tek yönlüdür
E. İletişim düz ve doğrusaldır
3 Aşağıdakilerden hangisi iletişim sürecinin öğelerinden biri değildir?
A. Gösterge
B. Kaynak
C. Alıcı
D. İleti
E. Araç
4 “İletişim sürecinde duygu ve düşüncelerinpaylaşılması için üretilen sözel, görsel ve görsel-işitselsomut üretimlere” ne ad verilir?
A. Kaynak B. Araç C. Hedef D. İleti E. Alıcı
5 Bir kültürün, gerçekliğin ya da doğanın bazı görünümlerini açıklaması veya anlaşılmasını sağlayan öykülere ne ad verilir?
A. Gösterge
B. Simge
C. Yananlam
D. Kaynak
E. Mit
6 Bir şeyi temsil eden ama onunla doğal bir ilişkisi olmayan şeylere ne ad verilir?
A. Simge
B. Mit
C. Kaynak
D. İleti
E. Alıcı
7 Uzlaşımsal şekilde göstergelerin nasıl kullanılması gerektiğini anlatan kurallar bütününe ne ad verilir?
A. Simge
B. Mit
C. Kaynak
D. İleti
E. Kod
8 Elektronik medya aracılığıyla modern toplumların ekonomik, toplumsal ve kültürel olarak tek bir ilişkiselliğe dayalı topluma dönüştüğünü anlatan kavram hangisidir?
A. Enformasyon toplumu
B. Sanayi toplumu
C. Küresel köy
D. Ağ toplumu
E. Teknolojik determinizm
9 Dil ile söz arasında ayrım yapan ilk sosyal bilimci kimdir?
A. Roland Barthes
B. Ferdinand de Saussure
C. Marshall McLuhan
D. Manuel Casstells
E. Charles Sanders Pierce
10 Ulaşıma dayalı iletişim modelinden iletişime dayalı modele geçilmesine yol açan icat hangisidir?
A. Matbaa
B. Yazı
C. Televizyon
D. Telgraf
E. Sinema
- 2. ÜNİTE
- İletişimin, hem bir olgu hem de olay/lar olarak insanlığın varoluşundan günümüze bir tarihe sahip olmakla birlikte sosyal bilimler içerisinde bir çalışma alanı olarak kabul görmesi 20. Yüzyılın başlarına denk gelir
- 19. yüzyıl,sanayileşmeyi gerçekleştiren ülkelerde büyük toplumsal dönüşümlerin yaşandığı, kitle hareketlerinin görüldüğü bir zaman dilimidir.
- Telgraf, kıtalararası artan ticari ve sosyal ilişkiler ile savaş ya da çatışmalı ortamlarda uzak mesafelerle hızlı haberleşme arzu ve gereksiniminin bir sonucudur.
- Sinema ise büyük ekonomik, politik ve toplumsal çalkantılar sonucunda bunalan; sanayileşen
kentlere akın eden yeni kentlilerin gerçek yaşamın sıkıntılarından uzaklaşma ve kısa süreliğine de olsa ayrı bir dünyada eğlenme arzusunu tatmine yönelik bir icattır - ROMAN SANATI 19. YY DA ORTAYA ÇIKMIŞTIR
- İNTERNET 1990’lardan sonra sivillerin kullanımına açılmıştır
- KAMUSAL ALAN: Kamusal alan fikrini ele alan düşünür Jürgen Habermas’tır. Kamusal alan, toplumda varolan sorunlara çözüm üretmek amacıyla bireylerarasında değerler ve ölçütler üzerinde mutabakata varılma olanağının olduğu kamusal yaşam alanıdır. Habermas, kamusal alana dair görüşlerini feodal yapının çözülerek yerini liberal siyasal düzenin alma sürecinde
oluştuğunu belirtir. Avrupa’da bireyler özellikle 17. Ve 18. Yüzyıllarda politik ve toplumsal çalkantıların yoğun yaşandığı kentlerde sorunları tartışmak üzere kafeler,malikaneler veya genele açık salonlarda bir araya gelerek tartışma alanları yaratırlar;kamuoyunun doğuşu da bu tartışmalara dayanır. - Medya, ekonomi ve siyasal alan ile teknolojik gelişmelerin tümünden etkilenir
- 19. yüzyılın sonları ile 20. Yüzyılın başlarında Amerika Birleşik Devletleri’nde ilk iletişim araştırmaları yapılır
- Edward Bernays, 1891-1995 Amerika Birleşik Devletleri’nde modern propaganda ve hakla ilişkilerin kurucu isimlerindendir
- Hitler dönemi Almanya’sının kuramcılarından Goebbels bütünle olduğu kadar ayrıntılarla
da ilgilenmiştir. “Radyo sayesinde rejimin her türlü isyan düşüncesini ortadan kaldırdığını” belirterek,Hitler’in şu cümlesini tekrarlamaktadır: “Savaş zamanı, sözcükler birer silahtır - Goebbels’in radyoyu bir kitle iletişim aracı olarak bu kadar önemli görmesini sağlayan Rusya’da yaşanan Sosyalist Devrim, Almanya ve Macaristan’da yaşanan büyük kitlesel hareketlerdir.
- Almanya Spartaküs olayını yaşamıştır. Spartaküsler I. Dünya Savaşı boyunca Almanya’da etkinlik gösteren, savaş sonunda öncülük ettikleri başarısız ayaklanma girişimi sırasında dağıtılan devrimci bir topluluktur
- Kitlesel hareketlerin en önemlisi Sosyalist Devrim’dir.
- Sosyalist Devrimi’nin önemi: liderler öncülüğünde köylü ve işçilerin sahneye çıkmasının yanında, onların Sosyalist ilke ve hedeflerle yönlendirilmesinden kaynaklanmaktadır
- Sosyalistler yeni rejimi benimsetme ve halkı yeni sisteme motive etmede kitle iletişim araçlarına büyük önem vermişlerdir.Radyo, gazete, el ilanı ve broşür gibi materyallerin dışında tiyatro gibi sahne sanatları da propaganda amaçlı kullanılmıştır.
- Osmanlı İmparatorluğu’nda modernleşme hareketlerinde benzer bir tutum benimsenmiş;
ilk Türkçe gazete olan Takvim-i Vekâyi de hanedanlık tarafından modernleşme hareketinin halka anlatılması ve benimsetilmesi amacıyla yayın hayatına başlamıştır - Propaganda, örgütlü ve sistemli şekilde bir görüşe taraftar toplama etkinliğidir.
Çok sayıda insanın düşünce ve davranışlarını etkileme amaçlı olarak yapılan ikna çalışmalarıdır. - Propaganda, tarafsız ve kamu yararına bilgi sağlama amaçlı değil; belli bir kişi veya grubun çıkarları doğrultusunda önceden tasarlanmış insanları etkilemeye yönelik iletişim faaliyetidir.
Posterler, el ilanları, raporlar, bilim kisvesiyle piyasaya sürülen kitaplar, filmler vb. şekillerde olabilir. Reklamdan farklı olarak propagandanın kaynağı her zaman belli ve açık olmayabilir - İletişim alanındaki gelişmelere ivme kazandıran bir başka önemli olay da 1929 krizidir
- ABD yönetimi krizi izleyen dönemde “New Deal” adı verilen kapsamlı bir programı hayata geçirmiştir. New Deal : yeni düzen anlamına gelmektedir. 1933 ile 1939 yılları arasında uygulanan bu program dünya ekonomik krizinin sonuçlarını hafifletmek, kapitalist sistemin karşılaştığı güçlükleri aşmak üzere tasarlanmış ve hayata geçirilmiştir.
- Denis McQuail ise iletişim alanındaki araştırmaları “etki” analizi eksenli tasnif etmekte ve üç
temel araştırma döneminden söz etmektedir. - Güçlü Etkiler Dönemi: İlk dönemi kapsar ve medyaya sonsuz güç ve önem atfedilen çalışmalardır.
- Sınırlı Etkiler Dönemi: 1930’lardan 1960’lara uzanan süreçtir. Saha çalışmaları ve deneysel araştırmaların olduğu, bilimsel yöntemlerin geliştirildiği dönemdeki araştırmaları kapsar. Medya etkilerinin dolaylı, uzun vadeli ve bireylerin veya grupların sosyo-demografik özelliklerine bağlı olarak değişebileceğini öne süren araştırmalar yapılır.
- Yeniden Etkiler Dönemi: 1970’lerden 1980’lere kadar olan dönemdir. Medya etkilerinin uzun vadeli açığa çıkacağı kabul görür
- Lazarsfeld’in iletişim araştırmaları kategorileştirmesi ise “yönetsel araştırma” ve “eleştirel araştırma”şeklindedir.
- yönetsel araştırma, özel ya da kamusal belli kurumların talepleri doğrultusunda,
yine onların ekonomik desteği ve yanıtını bilmek istedikleri sorular etrafında desenlenmiştir. - Eleştirel araştırma ise toplumsal sistem içinde medyanın genel rolünü belirlemeye çalışan araştırmadır.
- Baran ve Davis: iletişim araştırmalarını beş dönem içerisinde ele almaktadır
- Birinci dönem: Bu dönem Kitle Toplumu ve Kitle Kültürü Dönemi olarak adlandırılır. Bu dönemin çalışmaları, 19. Yüzyılın sonlarında yeni iletişim teknolojileri bağlamında yapılan kültürel üretimin bir analizidir.
- İkinci dönem: Kitle İletişiminde Bilimsel Perspektiflerin Ortaya Çıkışı olarak adlandırılır. Bu
dönemin çalışmaları, 1930’lu yıllarda ortaya çıkar. - Üçüncü dönem: Sınırlı Etkiler Dönemi olarak adlandırılır. Bu dönem, 1950’li yıllarda başlar. Sınırlı etkiler pekçok orta ölçekli kuramın bulgularından hareketle konulan bir isimdir
- Dördüncü dönem: Bu dönem Kültürel Eleştiri: Sınırlı Etkiler Paradigmasına Meydan okuma olarak adlandırılır.
- Beşinci Dönem: Ilımlı (Moderate) Etkiler Perspektifinin Doğuşu olarak adlandırılmaktadır.
- ABD’de ortaya çıkıp dünyanın her yerine yayılan“ana akım, ana yön veya liberal” gibi adlandırmalar yapılan iletişim kuramlarının öncü çalışmaları varolan sistemin; yani liberalizmin sorunlu işleyen yönlerinin uyarılması, tamir edilmesi ve devamlılığı genel felsefesine yaslanır. Pozitivizmi ve amprizimi (deneycilik) temel alır.
- Uyaran tepki modeli: bir uyarana yine bu uyaranın hedefi doğrultusunda cevap ya da bir tepki vermedir.
- Kitle toplumunda bireylerin medya mesajları karşısında hayli savunmasız olacağı ön kabulüyle ilk iletişim araştırmalarına “Sihirli Mermi”, “Derialtı İğne” ya da “Hipodermik Şırınga” gibi “güçlü etki” yapma potansiyelini çağrıştıran metaforik adlar kullanılır
- ALGI: “insanların çevresindeki uyaranların ya da olayların ayrımında olması ve onları yorumlama süreci”ya da “insanın yakınındaki dünyadan etkin bir şekilde malzeme seçimi yapması ve bu malzemeyi anlamlandırması”olarak tanımlanır
- Lazarsfeld ve ekibi tarafından “İnsanların Seçimi (The People’s Choice)” adlı çalışma 20. Yüzyıl sosyal bilim çalışmaları içerisinde o zamana değin yapılmış en yaratıcı araştırma tasarımı olarak kabul görür.Bu yöntem daha sonraki kamuoyu yoklamaları, pazar ve tüketici araştırmalarında
kilometre taşı olarak benimsenmiştir - Lazarsfeld’in araştırmaları sonucunda, medyanın seçim kampanyalarının insanların oy verme davranışı üzerinde doğrudan etkisinin zayıf olduğu Seçmenlerin, siyasi parti tercihi ve oy kullanma davranışının üç değişkenden hareketle açıklanabileceği görülür: Sınıf,coğrafi aidiyet ve din.
- Lazarsfeld ve ekibi medya etkileri konusunda üç farklı ve önemli etki tespiti yapar:1-aktifleme 2-güçlendirme 3-değiştirme
- Aktifleme: Siyasal kampanyalar insanların var olan yönelimlerini aktifler.
- Güçlendirme: Lazarsfeld’in araştırmasında daha seçim için siyasal kampanyalar ya da propaganda çalışmaları başlamadan önce seçmenlerin yarısından çoğu bilinçli şekilde kime oy vereceğinin kararını almış durumdadır. Bu tür seçmenler için propagandanın anlamı farklıdır. kararlı seçmenler kendi adaylarının propagandasını seçerek takip ederler; çünkü onlar da aslında doğru yerde olduklarından ve doğru siyasetçiye oy verdiklerinden emin olmak istemektedirler Onlar kendi tutumlarını medyadan seçerek aldıkları içerikle pekiştirmektedir.Dolayısıyla medya, insanların sahip oldukları tutum
ve fikirlerin daha da güçlenmesini sağlar. - Değiştirme: Çok başarılı ve sözcüklerin yaratıcı ve etkin kullanımıyla insanların düşüncelerinin etkilenebileceği görüşü yaygın olsa da Lazarsfeld’in çalışmaları bu bakışı onaylamamaktadır.
- ARİSTO, “ikna sanatı” anlamında kullanılan “rhetorik (retorik)” konusunda çalışan ilk düşünürlerdendir.
- Kaynak Güvenirliği: İletişim etkinliklerinde iletişimcinin üzerinde kontrol kurabildiği değişkenlerden biri kaynağın seçimidir Doğru kaynağın mesajın etkisini artırabileceğine ilişkin yaygın bir inanç vardır
- Hovland ve Weiss kaynağın güvenirliğinde iki önemli faktöre dikkat çekerler: Uzmanlık ve güvene değerlik.Örneğin reklamlarda uzman kullanılması,ürüne olan güveni artırmaktadır. Bu nedenle de diş macunu reklamlarında marka önerisi sıklıkla diş hekimleri tarafıdan yapılmaktadır
- Korku Çekiciliği: Kitle iletişiminde kullanılan tekniklerinden bir diğeri de izleyicide korku yaratmak ya da onu tehdit etmektir Bu durum, ileri sürülen tavsiyelere uymadıklarında başlarına gelebilecek olumsuzluklara dikkat çekerek izleyicilerin korku aracılığıyla ikna edilmeye çalışılması şeklinde açıklanabilir.ÖRNEĞİN:Trafik kazalarında emniyet kemeri takmayı özendirmek için “bağımlı olamamak için bağlanın”, sigara karşıtı kampanyada da “sigara sizi
bırakmadan sizi onu bırakın” mesajlarının verilmesi gibi - ÜNİTE 2 SORULAR
- Aşağıdakilerden hangisi 20. Yüzyılın başlarında iletişim araştırmalarının gündeme geliş koşullarındanbir tanesidir?
A. Siber saldırı dönemidir
B. Sanayi kapitalizminin üretim kapasitesi artmıştır
C. Güzellik yarışmaları başlamıştır
D. Deniz aşırı seyahatler gündemdedir
E. İngiliz kültürel çalışmaları başlamıştır
2 Aşağıdakilerden hangisi medyanın bilimsel çalışma konusu olmasında en önemli nedendir?
A. Önemli bir güç olması
B. Haber vermesi
C. Eğlence programı yapması
D. İşlevsel bir araç olması
E. Bol reklam yayınlaması
3 Medya gücünü hangi özelliğinden almaktadır?
A. Haber vermesi
B. Eğlence programı yapması
C. İşlevsel bir araç olması
D. Bol reklam yayınlaması
E. Çok geniş insan topluluğuna erişebilmesi
4 II. Dünya Savaşı yıllarında en yoğun kullanılan propaganda aracı hangisidir?
A. Internet
B. Televizyon
C. Gazete
D. Radyo
E. Sosyal Medya
5 Örgütlü ve sistemli şekilde bir görüşe taraftar toplama çalışmalarına ne ad verilir?
A. Reklam
B. Korku çekiciliği
C. Propaganda
D. İdeoloji
E. Hegemonya
6 Aşağıdakilerden hangisi iletişim çalışmalarının ilk döneminde odaklanılan konulardandır?
A. İnsan hakları ve medya
B. Propaganda ve ikna
C. Şiddet ve gündelik hayat
D. Kadınların medyada temsili
E. Kültür ve iktidar
7 Aşağıdakilerden hangisi anadamar veya liberal iletişim çalışmaları içerisinde yer almayan bir kuramdır?
A. İngiliz kültürel çalışmaları
B. İki aşamalı akış
C. İkna çalışmaları
D. Algı ve tutum çalışmaları
E. Uyaran-tepki modeli
8 Medyayı mülkiyet ve denetim ilişkilerini odağa alarak çözümleyen hangi kuramdır?
A. Kültürel çalışmalar
B. Feminist medya çalışmaları
C. İletişim etnografisi
D. Dijital etnografi
E. Ekonomi-politik yaklaşım
9 Aşağıdakilerden hangi gelişme dijital etnografinin iletişim araştırmalarında artmasına yol açmıştır?
A. İki savaş dönemi arası olması
B. Kitle iletişim araçlarında artış
C. Sosyal medyanın yaygınlaşması
D. Seçim dönemi olması
E. Tüketim toplumuna geçiş
10 İnsanların iletişim teknolojileri ve içerikleriyle kurduğu ilişkiyi yine onların kendi kültürel ortamında araştırma tekniğine ne ad verilir?
A. İçerik analizi
B. Söylem çözümlemesi
C. Anket yapma
D. Medya etnografisi
E. Ekonomi-politik anali - 3. ÜNİTE
- Kitle iletişim araştırmaları konusunda yapılan ve alandaki ilk kavramsallaştırmayı gerçekleştiren bu nedenle de bir anlamda başlangıç olarak kabul edilen araştırma 1927 yılında Harold Lasswell tarafından yapılmıştır.Dünya Savaşında Propaganda Teknikleri (Technicques in the World War), insanlık tarihinin tanıklık ettiği ilk büyük savaşın analizini yapmıştır.
- Güçlü etki dönemi olarak anılan bu dönemde,medya; izleyicileri sorgusuzca heR şeye inanan hatta etkilenen kişiliksiz,hiçbir politik tercihi olmayan atomize bireyler olarak düşünür.Medyanın etkisini ifade etmek için Lasswell’in geliştirdiği “hipodermik şırınga” ya da “sihirli mermi” modeli kullanılır.
- Lazarsfeld, Berolson ve Gaudet Halkın Tercihi(The People Choice) adlı çalışmalarında 1940 ve
1948 ABD’de yapılan başkanlık seçimlerini incelemişlerdir. - Sınırlı etki modeline göre medya var olan davranışları pekiştirmekten başka bir şey yapmaz
- Bu anlaşmazlık, Lazarsfeld’in ünlü “Yönetimsel ve Eleştirel İletişim Araştırması Üzerine Düşünceler” adlı yazısını yazmasına ve böylece iletişim alanında eleştirel yaklaşım ile liberal yaklaşım akademik bir ayrışma içine girmiş; ilk ayrışmaların ve çatışmaların temeli atılmıştır
- Gerbner çarpıcı bir betimleme ile bu ilişkiyi“yetiştirme” olarak tanımlar. Diğer bir deyişle medya bir toplumdaki ve kültürdeki tutumları ve değerleri eker ve yetiştirir.Medya bu değerleri yaratmaz ancak bu değerleri besler, yayar ve pekiştirirken biryandan da bunların sürdürülmesi için bir oydaşma yaratır
- DİKKAT :Gerbner’in tanımladığı“kötü dünya sendromu”una göre, televizyonu çok izleyenler tehlikeli ve kötü bir dünya tarafından kuşatılmış olduklarını düşünürler
- Suskunluk sarmalı: yalnızca küçük gruplarda değil,aynı zamanda toplumun da oydaşmadan
sapan bireyleri dışlama ile tehdit ettiği varsayımdır - DİKKAT : E. Noelle Neumann’ın temel iddiası kamuoyu kavramı anlaşılmadan ve açıklanmadan medyanın etkilerini anlamanın mümkün olamayacağıdır.
- Kullanımlar ve doyumlar yaklaşımı ile birlikte asıl insanların yani izleyicilerin medya ile ne yaptığı sorusu önem kazanmıştır.
- McLuhan “evrensel köy” kavramı ile kitle iletişim araçlarının gelişmesi ile birlikte dünyanın adeta küresel bir köye dönüşeceğini ileri sürer
- Weimar Cumhuriyeti döneminde, Max Horkheimer ve ekonomist Friedrich Pollock gibi düşünürlerin de bulunduğu bir grup akademisyen tarafından Frankfurt Üniversitesinde Toplumsal Araştırma Enstitüsü kurulmuştur.
- Frankfurt Okulunun temelini belirleyen üç tarihsel olgunun altını çizmek gerekir. Bunlardan ilki Rusya’da gerçekleşen Bolşevik ihtilalinin beklendiği gibi Avrupa’ya yayılmaması. İkincisi Almanya’da Adolf Hitler liderliğinde Faşizmin yükselişi ve iktidar olması. Üçüncüsü ise Batı Avrupa’da egemen sistemlerin bir anlamda istikrara kavuşması ve ideolojik dönüşümlerin bu egemen yapılar tarafından üretilmesidir
- DİKKAT : Frankfurt Okulu iletişim alanında ilk eleştirel iletişim araştırmaları modelini geliştirdiği gibi kitle iletişimi ve kültürün toplumsal kuram açısından önemini de saptamıştır.
- Eleştirel araştırmalar:1-Eleştirel iletişim araştırmalarının ortak belirleyeni bütün toplumsal ilişkileri aynı zamanda bir iktidar ilişkisi olarak ele almaktır.Bu bağlamda iletişimin de iktidar ilişkilerinin sürdürülmesinde üstlendiği işlev sorgulanmaktadır.
2-Frankfurt Okulu ve Eleştirel Teori kavramını literatürde birbirinin yerine kullanıldığını görmek mümkündür.Eleştirel Teori,felsefe tarihinde, Batı Avrupa Marksist geleneğinin Frankfurt Okulu adıyla anılan koluna yani Marksizmi zamanın teorik ve politik gereksinimlerine uyarlamayı amaçlayan bir dizi Alman filozofu ve toplum teorisyenine gönderme yapar.
3-Adorno ve Horkheimer, kültür endüstrileri olarak tanımladıkları şeyin aslında yeni
toplumsal denetim biçimleri ve kapitalist topluma rıza üretmenin aracı olduğunu saptamaktadırlar - DİKKAT: Ekonomi politik yaklaşımın dört temel ilgi alanı var:Bunlar: küreselleşme, deregülasyon,birleşme ve sayısallaşma olarak sıralanabilir.
- Golding ve Murdock, eleştirel ekonomi politik yaklaşımı anaakım ekonomi biliminden
belirli nedenlerle farklı olduğunu belirtmişlerdir:1) bütüncüdür2) tarihseldir3) merkezi olarak kapitalist teşebbüs ile devlet müdahalesi arasındaki dengeyle ilgilenir.4) adalet, eşitlik ve kamu yararı gibi temel ahlaki sorunlarla ilgilenirler.
3-Eleştirel ekonomi politik aynı zamanda tarihseldir.Bu anlamda kültürün eleştirel bir ekonomi politiği için dört tarihsel süreç önemlidir:1- medyanın gelişmesi; 2-şirketlerinyapılarının değişmesi;3-metalaşma;4-devlet ve hükümet müdahalesinin değişen rolü - Liberal çoğulculuk ile marksizm arasında dolaysız bir hesaplaşma olarak nitelendirilebilecek
olan kültürel çalışmalar postkolonyal kuram, queer kuram, feminist kuram gibi kuramların da kökenini oluşturmuştur.Ekonomi politik ile medya metinleri üzerinde yoğunlaşan yapısalcı marksist yaklaşımı bir anlamda birleştiren kültürel çalışmalar yaklaşımı,toplum ile medya
arasındaki ilişkiyi daha geniş kültürel bağlama oturtarak incelemeyi tercih eder. - Hall: temelde medya metinlerinin herkes tarafından aynı şekilde ve tek bir anlamın
egemenliğinde okumasının mümkün olmadığını saptar.Çünkü mesajı kodlayanlar yani iletişim aracının özelliklerine göre uygun bir şekilde formüle edenler belli kültürel ve sosyoekonomik konum ve birikimle bunu yaparken, bu kodlanmış mesajları kendi anlam dünyalarına çeviren
insanlar, benzer şekilde birbirinden farklı kültürel ve sosyoekonomik konum ve birikimle
yapmaktadırlar.Metinlerin çoklu okumalara olanak sağladığı düşüncesi izleyicinin yükselişi olarak adlandırılan bir yaklaşımın kültürel çalışmalar içerisinde ilgi görmesini sağladı.
Burada anlatılmak istenen pasif izleyici anlayışı yerine daha aktif bir izleyici yani medya mesajlarının nasıl kodlandığı, kodlanan mesajların izleyicinin kodaçımı arasındaki ilişki üzerine durulmuştur - Liberal Feminizm: Liberal feminizm kadınların eşit konuma gelebilmesi için kadınların erkek
egemen alanlara daha fazla girmesini, böylece güç kazanmalarını önermektedir - Radikal Feminizm: Bu yaklaşımda kadınların erkekler tarafından tahakküm altına alması ataerkil kavramı ile açıklanmaya çalışılmıştır.
- Sosyalist Feminizm: Kadının konumunu açıklamak için sadece toplumsal cinsiyet kavramı ile
yetinmez.Toplumsal cinsiyetle birlikte kadınların sınıfsal ve ekonomik koşullarının da üzerinde durulması gerektiğinin altını çizer.Bu yaklaşım, doğal olarak dayandığı ideolojik yaklaşım bağlamında bir çözümleme yapar.“Emeğin yeniden üretimi” ve“evdeki emeğin ekonomik değeri”gibi kavramlarla kadınların, çocuk bakımı, hasta bakımı, ev işleri gibi aktivitelerin ekonomik olarak bir değer biçilmemiş olmasının aslında kapitalizmin kar oranını
artırmaya ve kadın emeğinin görünmez kılındığını gibi önemli saptamalar yapılmıştır - !!!!!DİKKAT!!!! Kadınlar medyada sadece belirli stereotiplerle görünürlük kazanmaktadırlar:Bu anlamda yapılan birçok araştırma göstermiştir ki kadınlar medyada anne ve eş olarak; cinsel obje olarak ve şiddete maruz kalanlar olarak temsil edilmektedir
- Başından itibaren akademik alan ile pratik alan arasında keskin bir çizgi çizmek kolay olmamıştır.Medyanın feminist bir değerlendirmesi kuram, siyaset ve eylem arasındaki
karşılıklı ilişkiyi zorunlu kılmaktadır. - Radikal feministler kadınlara tecavüzü,cinsel şiddeti,dayak,zina ve pornografi,kadın ticareti gibi daha önce kişisel olarak görülen sorunları politikleştirilerek kamusal alanda teşhir edilmesini bir politika olarak benimsemiştir
- Sosyalist feminizm, doğal olarak dayandığı ideolojik yaklaşım bağlamında bir çözümleme yapar.“Emeğin yeniden üretimi”ve “evdeki emeğin ekonomik değeri”gibi kavramlarla kadınların, çocuk bakımı,hasta bakımı, ev işleri gibi aktivitelerin ekonomik olarak bir değer biçilmemiş olmasının aslında kapitalizmin kar oranını artırmaya ve kadın emeğinin görünmez
kılındığını gibi önemli saptamalar yapılmıştır - ÜNİTE 3 SORULAR
- 1 İletişim alanında eleştirel yaklaşım ile liberal yaklaşım arasındaki ilk ayrışmaların ve çatışmaların temelini atan “Yönetimsel ve Eleştirel İletişim Araştırması Üzerine Düşünceler” adlı makale kim tarafından yazılmıştır?
A. McLuhan
B. George Gerbner
C. Hovland
D. Todd Gittlin
E. Poul Lazarsfeld
2 Suskunluk sarmalı hangi temel varsayıma dayanmaktadır?
A. İzleyiciler kendi gereksinimlerini en iyi doyumu sağlayacak medyayı ve programı özgürce seçerler
B. Küçük gruplarda ve toplumda oydaşmadan sapan bireylerin dışlanma ile tehdit edilmesi
C. Kitle iletişim araçları halka ne düşünecekleri konusunda başarılı olmayabilir ancak ne hakkında düşünecekleri konusunda başarılıdırlar
D. Medya doyumun tek kaynağı değildir. Tatile gitmek, spor yapmak, dans etmek de medyanın kullanıldığı gibi kullanılır.
E. hiçbiri
3 Kitle iletişim araştırmalarına eleştirel yaklaşım aşağıdakilerin hangisini içermez?
A. Marksist bir gelenek içinde yer alır
B. İletişimi toplumsal süreçlerden ve yapılardan soyutlamadan bütüncül bir kavrayışla irdeler
C. Liberal yaklaşım içinde yer alır
D. Liberal çoğulcu yaklaşımın savunduğu toplumsal bütünleşmeyi toplumsal denetim olarak tanımlar.
E. Temelde iktidar ilişkilerinin sürdürülmesinde iletişimin rolünü açıklamaya çalışır.
4 Frankfurt Okulu ve Eleştirel Teori kavramı arasında nasıl bir ilişki vardır?
A. Eleştirel Teori Frankfurt Okulunu ifade etmek için ve onun yerine kullanılan bir kavramdır.
B. Her ikisi de liberal iletişim araştırmaları geleneğini ifade etmek için kullanılmaktadır.
C. Her ikisi de temel argümanlarını eleştirel ekonomi politik yaklaşımı eleştirmek üzerine kurmaktadırlar.
D. Her ikisi de Nazi Almanya’sının zulmüne uğramışlardır.
E. Her ikisi de temel olarak liberal yaklaşım ile çok yapıcı ve olumlu ilişkiler içindedir.
5 Adorno ve Horkheimer, kültür endüstrisi kavramını neden eleştirmektedirler?
A. Kitlelerin direnme potansiyelini ürettiği ve geliştirdiği için.
B. Kitle kültürünün aslında toplumsal denetim ve kapitalist topluma rıza üretmenin aracı olduğu için.
C. Sanat ürünlerinin çoğaltılarak herkesin erişimini olanaklı kıldığı için.
D. Kitle iletişim araçları kitlelere sağduyulu davranmayı öğrettiği için.
E. Yukarıdaki şıkların hepsi de doğrudur.
6 Aşağıdakilerden hangisi Golding ve Murdock’un, eleştirel ekonomi politik anlayışını
anaakım ekonomi biliminden ayıran özellik değildir?
A. Bütüncüdür
B. Tarihseldir
C. Merkezi olarak kapitalist teşebbüs ile devlet müdahalesi arasındaki dengeyle ilgilenir.
D. Adalet, eşitlik ve kamu yararı gibi temel ahlakisorunlarla ilgilenir.
E. Serbest piyasa koşullarında iletişim araçlarınındemokratik yapısıyla ilgilenir.Kitle İletişim Kuramları
7 Birmingham Kültürel Çalışmalar Merkezi adıyla bilinen kültürel çalışmaların kuramsal temeli aşağıdaki hangi iki düşünüre dayandırılmaktadır?
A. Richard Hoggard ve Raymond Williams
B. Max Harkheimer ve Theodor Adorno
C. Paul F. Lazarsfeld ve George Gerbner
D. P. Golding ve G. Murdock
E. Nermin Abadan ve Ünsal Oskay
8 Aşağıdakilerden hangisi Stuart Hall’un medya metinlerinin okuma ya da anlamlandırma biçimlerinden birisi değildir?
A. Hakim okuma
B. Muhalif okuma
C. Bütün izleyicilerin hakim okuma yapması
D. Müzakereci okuma
E. yukarıdakilerin hiçbirisi doğru değil
9 Cemal Bali Akal, Siyasi İktidarın Cinsiyeti çalışmasında, kadınla erkek arasındaki ilişkiyi nasıl
tanımlamaktadır?
A. Ekonomik bir ilişkidir
B. Çıkara dayalı bir ilişkidir.
C. Karşılıklı olarak müzakereye dayanan bir ilişkidir.
D. Karşılıklı sevgiye ve anlayışa dayalı bir ilişkidir.
E. Kadınla erkek arasındaki ilişki aynı zamanda bir iktidar ilişkisidir.
10 Aşağıdakilerden hangisi iletişim alanın feminist çalışmalara katkılarından birisi değildir?
A. İletişim araçlarında cinsel farklılık temsillerinin kategorilendirilmesi ve çözümlenmesi B. İletişim endüstrilerindeki pratikleri oluşturmak ve sürdürebilmek için ideoloji ve ekonomik
çıkarların nasıl kesiştiğinin araştırılması
C. Çok sayıda veri toplanması ve çözümlenmesi
D. a ve b
E. iktidar ilişkilerinin kadın ve erkek arasında nasıl işlediğini açığa çıkararak. - ÜNİTE 4
- İletişim konusunu bilimsel yöntemlerle inceleyen araştırmalar yapılması ve bu konuda kuramlar geliştirilmesi XX. Yüzyılın başlarına tekabül etmektedir. Bu dönemin temel özelliklerine baktığımız zaman öncelikle ilk kez geniş kitlelerin denetim ve kumanda altına alınmasını gerektiren gelişmeler olduğunu görüyoruz.Geniş halk kesimleri ya doğrudan doğruya aktif bir biçimde bu siyasi, askeri ve toplumsal olaylar içinde yer almışlar, ya da yine bu olayların doğurduğu siyasal çerçevede bilinçli bir şekilde denetim altında tutulmak, yönlendirilmek, biçimlendirilmek, hatta manipule edilmek istenmişlerdir. Bunların en başında cephede ve cephe gerisinde on milyonlarca insanın katıldığı iki büyük dünya savaşı gelmektedir.Siyasi kaygılara bir örnek de araştırmaların yapıldığı dönemde karşımıza çıkan, geniş kitleleri biçimlendirmek ve ortak hedef etrafında toplamak isteyen totaliter sistemler ve Stalin, Hitler, Mussolini gibi liderlerdir.Yine çok önemli bir kitlesel hareket, Bolşevik İhtilalidir . Almanya ve Macaristan’da da ayaklanmaların yaşandığı bu dönemde Kızılıordu deneyi de önemli olaylardan biridir.Yine bu dönemde doğrudan geniş kitleleri etkileyen bir başka olay 1929 ekonomik krizidir. ABD’de kriz sonrası ortaya çıkan devasa işsizlik sorununu çözmek için kitlesel çalışma kampanyaları düzenlenmiştir. Ayrıca reklamcılığın gelişmesi ve tüketim toplumu faktörü de bu faktörlere eklenmelidir
- Sosyoloji, toplumu ve toplum sorunlarını ele alan bir bilim dalı olmasına rağmen, toplumların oluşumu konusuna gereken önemi vermemiş hatta bu konuya pek değinmemiştir.Bu yaklaşım biçimi toplumların mutlak, kendiliğinden gerçekleşmiş, doğadan gelen bir örgütleniş biçimi olduğu izlenimi uyandırmaktadır.Halbuki toplum yaşamı sonradan ortaya çıkmıştır ve insanlığın gelişiminin bir aşamasıdır.Böyle olduğu için hem toplum yaşamına geçiş aşamasında insanların ilişkilerinde ve hem de toplumsal yaşam başladıktan sonra iletişim gerekli ve önemli olmuştur.Toplum yaşamına geçilirken, ilişkilerin, çabaların örgütlenmesi ve belli bir amaca yöneltilmesi ancak çaba sırasında kurulacak iletişimle mümkün olduğu için iletişimin doğuşu bu noktaya dayanmaktadır.Daha sonra toplumun sağlıklı işleyişi için gerek toplum üyeleri, gerek toplumsal kurumlar arasında bir haberleşme zorunluluğu ortaya çıkmıştır.Bu, alan üzerinde haberleşmedir ve bunun için ateş ve dumandan başlayarak günümüzdeki en modern iletişim tekniklerine uzanan değişik araçlar geliştirilmiştir.Ayrıca iletişimin bir de kuşaklararası boyutu bulunmaktadır.Toplumun örgütlenme biçimi, kimliği ve üretilen çözümlerin nesilden nesile aktarılabilmesi için eğitim ve okul en önemli araç olarak geliştirilmiştir.Okul ve eğitim bir kuşaklararası haberleşme aracıdır.Bir toplumdaki iletişim sistemini belirleyen temel unsur,toplumların sorunlarını aşmak için geliştirdikleri çözümler ve bu çözümün gerektirdiği örgütlenme biçimidir.
ÜNİTE 4 SORULAR
1 Kitle iletişimi ile ilgili bilimsel araştırmalarhangi dönemde başlamıştır?
A. Uygarlığın başlaması ile
B. Milattan önce
C. Fransız Devrimi ile
D. XX. Yüzyıl başı
E. Orta Çağ
2 İletişim araştırma ve kuramlarının temel özellikleri aşağıdakilerden hangisidir?:
A. İletişimin tarihini temellerini ele alırlar
B. İletişimin toplumsal temellerini ele alırlar
C. İletişimin son dönemdeki görünümünü ele alırlar
D. İletişimin özünü açıklarlar
E. İletişimin sosyolojik boyutunu ele alırlar
3 Kitle iletişim araştırmalarının başladığı dönemle ilgili aşağıdakilerden hangisi yanlıştır?
A. Dünya savaşı yaşanması
B. İnsanlığın ortak çıkarlarına hizmet etme amacı.
C. Bolşevik İhtilali
D. Totaliter yönetimler
E. Geniş kitleleri hareket ettirmek ve bu hareketlerinde denetim altında tutma amacı
4 1950’ler Amerikasında Mc Carthi döneminde yapılmak istenen şey nedir?
A. Bütün insanlığı komünizm tehtidinden kurtarmak
B. Avrupa’yı askeri, siyasi ve ekonomik açıdan
ABD’ye bağımlı kılmak
C. İnsanları refah ve huzura kavuşturmak
D. Terörün kökünü kazımak.
E. Savaşlara son vererek dünya barışını yaratmak
5 Bilgi veya enformasyon çağı olarak adlandırılan dönemde yaygınlaştırılmak ve paylaşılmak
istenenler içinde hangisi yoktur?
A. Batı’nın maddi zenginlikleri
B. Batı’nın bilgisi
C. Batı’nın bilimi
D. İnsanlığın aydınlanma ihtiyacının karşılanması
E. Hiçbiri
6 İletişim olayının başlangıcı nereye dayanır?
A. XX: yüzyıl başı
B. Matbaanın icadı
C. Yazının icadı
D. İnternetin icadı
E. Toplum yaşamına geçiş aşaması
7 Aşağıdakilerden hangisi doğrudur?
A. Toplumlar otomatik olarak gerçekleşmiştir
B. Toplum, doğadan gelen bir örgütlenme biçimidir
C. Toplum kendiliğinden gerçekleşmiştir
D. Toplum, sonradan gerçekleşen, insanlık tarihindebir aşamadır
E. Hepsi
8 Toplum sorunlarının çözümünde aşağıdakilerden hangisi en etkin faktördür?
A. Şans
B. Liderlerin dehası
C. Kalıtım ve içgüdü
D. Toplumlararası ilişkiler
E. Yeraltı zenginlikleri
9 Aşağıdakilerden hangisi kuşaklararası haberleşme aracıdır?
A. Mektup
B. Okul ve eğitim sistemi
C. Gazete
D. Telefon
E. Hiçbiri
10 Bir toplumdaki iletişim sistemini belirleyen temel faktör nedir?
A. Teknolojik gelişmeler
B. Toplumların örgütlenme biçimleri
C. Okuma-yazma oranının yüksekliği
D. İnternetin yaygınlığı
E. Hiçbiri
Aof Ders notlar?n? guncel gondermisssiniz cok tesekkur ederim. Baska hic bir sitede bulamad?k Melek G.