KANUN YARARINA BOZMA:
Bölge idare mahkemesi kararları ile idare ve vergi mahkemelerince ve Danıştayca ilk derece mahkemesi olarak verilip temyiz incelemesinden geçmeden kesinleşmiş bulunan kararlardan niteliği bakımından yürürlükteki hukuka aykırı bir sonucu ifade edenler, ilgili bakanlıkların göstereceği lüzum üzerine veya kendiliğinden Başsavcı tarafından kanun yararına temyiz olunabilir. Temyiz isteği yerinde görüldüğü takdirde karar, kanun yararına bozulur. Bu bozma kararı, daha önce kesinleşmiş olan mahkeme veya Danıştay kararının hukuki sonuçlarını kaldırmaz.Bozma kararının bir örneği ilgili bakanlığa gönderilir ve Resmi Gazete’de yayımlanır.
Kanun yararına bozma yoluna başvurulabilmesinin iki koşulu bulunur. Buna göre:
- Birinci koşul, kanun yararına bozma yoluna başvurulacak kararın temyiz incelemesinden geçmeden kesinleşmiş olması gerekir.
- İkinci koşul ise, temyizden geçmeksizin kesinleşmiş kararın niteliği bakımından yürürlükteki hukuka aykırı bulunması gerekir. Sonucu etkilemeyen, yalnızca yargılama usul hükümlerine aykırılıklardan dolayı kanun yararına temyize gidilemez.
Bozma kararı taraflar aleyhine de bir sonuç doğurmaz.Bozma üzerine mahkemenin yapacağı hiçbir işlem yoktur; yani mahkemenin yeni bir karar alması ya da direnmesi mümkün değildir. Ayrıca kanun yararına bozma kararları aleyhine temyiz, kararın düzeltilmesi veya yargılamanın yenilenmesi yollarına da başvurmak mümkün değildir. Son olarak söylemek gerekirse kanun yararına bozma talebinin beraberinde yürütmenin durdurulması isteminde de bulunulamaz.Burada amaçlanan, hukuka aykırı verilmiş olan yargı kararının ayıklanmak istenmesi ve kararı bozulan mahkemenin uyarılması ve dikkatinin çekilmesidir.