8.Sınıf Türkçe Dil Bilgisi Ders Notu



8.SINIF TÜRKÇE DİL BİLGİSİ DERS NOTLARI

FİİLİMSİLER

Fiillere getirilen birtakım eklerle oluşturulan; fiillerin isim, sıfat, zarf şeklini yapan sözcüklere fiilimsi denir. Fiilimsiler, eylemden türeyen, ancak eylemin bütün özelliklerini göstermeyen sözcüklerdir. Bunlar bir fiil gibi olumsuz yapılabilir; ancak bir fiil gibi çekimlenemez.Fiilimsiler kendi arasında 3’e ayrılır.

1)İsim-Fiil (Ad-Eylem/Mastar): Fiillere getirilen “-ma, -me, -mak, -mek, -ış, -iş, -uş, -üş” ekleriyle getirilmesiyle cümlede fiillikten çıkıp isim görevinde kullanılan sözcüklere isim-fiil denir.İsim-fiiller, fiillerin isim gibi kullanılabilen şekilleridir.

EKLERİ: MA/(Y)IŞ/-MAK

Örnekler:

» Onunla tanışma ben de istiyorum.

» Şiir okuyuna herkes hayran kaldı.

» Balık tutmak bir yetenek işidir.

» Evin her tarafını güzelce temizlemenizi istiyorum.

» Bu köyden ayrılmak bana çok zor gelmişti.

» Kitap kaplayışını beğendim.

** İsim – fiiller, olumsuzluk ekini almış fiillerle karıştırmamalıdır. Olumsuzluk ekleri sözcüğe olumsuzluk anlamı katar. İsim-fiil eki ise fiilin adını belirtir.

Örnek: » Ona, kalemi sakın kırma, demiştim.

cümlesinde “kırma” sözcüğü olumsuzluk eki almış bir çekimli fiildir ve bir işin yapılmayacağını bildirir.

» Odunları kırma işini bugün bana verdiler.”

cümlesindeki “kırma” sözcüğü ise isim – fiildir; çünkü sözcük olumsuz anlam vermiyor ve bir eylemin adını bildiriyor.

**İsim fiil eki almış olmasına rağmen zamanla kalıplaşarak bir varlığın veya kavramın adı haline gelmiş sözcükler vardır. Bunlar fiilimsi olarak kabul edilmezler.

Örnekler

Kaymak (süt kaymağı)/kavurma (yiyecek)/görüş  (fikir) /yağış (yağmur)/yemek (yiyecek) / sarma (yiyecek)/ekmek(yiyecek)

2)Sıfat-Fiil(Ortaç): Fiillere getirilen “-an, -en, -ası, -esi, -maz, -mez, -ar, -er, -dık, -dik, -duk, -dük, -acak, -ecek, -mış, -miş, -muş, -müş” eklerinin getirilmesiyle cümlede fiillikten çıkıp sıfat görevinde kullanılan sözcüklere sıfat-fiil denir.

EKLERİ: -AN/-ASI/-MEZ/-AR/-DİK/-ECEK/-MİŞ

*** Kimi zaman sıfat – fiiller çekimli fiillerle karıştırılabilir. Karıştırmamak için sözcüğün yüklem(çekimli fiil) görevinde mi yoksa sıfat görevinde mi kullanıldığına bakmalıyız.

Çekimli fiil:Kip ve kiş eki alarak cümlede yüklem görevinde kullanılan fiillerdir 

Örnek

» Tutmaz dizlerim birden düzeldi.  

-mez, -maz =Sıfat Fiil Eki  (Sıfat görevinde)
» Dedemin dizleri tutmaz.                 

mez, -maz = Geniş Zaman Kipinin  Olumsuzluk Eki  (Yüklem (çekimli fiil) görevinde)

** Bazı sözcükler, sıfat – fiil eklerini alarak kalıcı isim olur. Fiilimsi özelliğini kaybeder.

Yoksullara yakacak yardımı yapıldı. (Sıfat-Fiil Değil, İsim)

3)Zarf-Fiil(Bağ-Fiil/Ulaç): Fiillere getirilen “-ken-alı (-eli), -madan (-meden), -ince (-ınca, -unca, -ünce), -ip (-ıp, -up, -üp), -arak (-erek), -dıkça (-dikçe, -dukça, -dükçe, -tıkça, -tikçe, tukça, -tükçe), -e… -e (-a… -a), -r… -maz (-r… -mez), -casına (-cesine), -meksizin (-maksızın) ekleriyle yapılan fiilimsilerdir.

EKLERİ: ASİYE/-KEN/(Y)ALI/-E/-MADAN/-İNCE/-İP/-ARAK  LA/DIKÇA

Örnekler:  » Çocuklar güle oynaya evlerine gittiler. (durum)

» Dersten onu beş geçe çıktılar. (zaman)

» Zaman yel olup akıyor, kuş olup uçuyor. (durum)

» Çiftliğe doğru istemeyerek yürüdü. (durum)

» Sorulara düşünmeden cevap verdi. (durum)

» Çocuğun yüzüne baktıkça onu hatırlıyordu. (zaman)

CÜMLENİN ÖGELERİ

* Cümle, bir düşünceyi, bir dileği, bir haberi ya da duyguyu tam olarak anlatan, bir veya birden çok sözcükten oluşmuş anlatım birimidir.

* Cümle içindeki sözcüklerin tek başlarına ya da diğer sözcüklerle grup oluşturarak yaptıkları göreve de öge denir.
*Cümlenin oluşumu için çekimli bir fiil ya da ek fiille çekimlenmiş isim soylu bir sözcük gerekir. Bu iki unsurdan birinin özelliklerine sahip bir sözcük, bir cümleyi oluşturmak için yeterlidir.

* *Cümlenin öğeleri bulunurken şu sıralama izlenir: 1.Yüklem/2.Özne/3.Nesne/4.Dolaylı Tümleç(Yer Tamlayıcısı)/5.Zarf Tümleci(Tamlayıcısı)

**Cümleler öğelerine ayrılırken sözcük grupları birbirinden ayrılamaz. Bir cümlede aynı öğeden birden çok olabilir.

Sözcük grupları şunlardır: İkilemeler(doğru dürüst, abuk subuk, iyi kötü vb., )deyimler(göz dikmek, ağzı açık kalmak vb.),isim tamlaması(bebeğin beşiği, telefon kılıfı vb.), sıfat tamlaması(yeşil kitap,  öteki çocuk, üç kişi vb.),birleşik filler(hasta olmak, yardım  etmek vb.), fiilimsi grupları(konuşan bebek, şiir okuyuş,kapıyı kapatıp vb.), bağlaç, edat, ünlem grupları(Şiiri ve romanı çok severim./ Arkadaşın da senin gibi üzgündü. /Ey Türk gençliği! Birinci görevin..vb.) unvan ve sayı grupları(Ayşe Hanım/dört yüz altmış üç puan vb.)

* Cümlenin öğeleri, temel ögeler(Yüklem,Özne) yardımcı ögeler (Yer Tamlayıcısı,Zarf Tamlayıcısı, Nesne) olmak üzere 2 grupta incelenir:

1)Yüklem: Cümlede anlatılan iş, olay, duygu, düşünce ya da yargıyı içeren temel öğeye “yüklem” denir. Yüklem; cümledeki iş, oluş kılış, istek düşünce veya yargıyı zamana ve kişiye bağlı olarak bildirir.

*Yüklemi bulmak için herhangi bir soru sormayız. İçinde kip eki, şahıs eki veya ek fiili barındıran öğe yüklemdir.

*Yüklem iki şekilde oluşabilir:

1.Çekimli fiil:Kip ve kişi eki almış fiildir. Örnek: geliyorum, susacaklar,

2.Ek fiil almış isim soylu sözcük(isim, sıfat, zamir, edat, isim tamlaması, sıfat tamlaması, filimsi, ikileme, yansıma sözcük, pekiştirilmiş sözcük vb.):Ek fiil ve onun arkasından kip ve kişi eki almış isim soylu sözcüktür.

Örnek:öğretmendim, güzelmiş, buradadır, kadarmış,yeşildir, akıllıyım vb.

*Bütün bir cümle yüklem üzerine kurulur. Yardımcı öğeler yüklemin anlamını tamamlar ve desteklerler.

*Yüklem, tek bir sözcükten, bir sözcük grubundan meydana gelebileceği gibi bir cümleden de oluşabilir.

Örnekler: Aşağıdaki cümlelerde koyu yazılanlar yüklemdir.

Siz bu konuda bir şeyler yapabilirsiniz. (fiil = yüklem)

Hayatta en çok kıymet verdiği kişi annesiydi. (isim = yüklem)

2)Özne: Yüklemin bildirdiği iş, oluş ya da durumu yapan ve­ya cümledeki olanı karşılayan ögeye özne denir. Özne, cümlenin temel ögesidir. Özne, sözcük ya da sözcük grubu olabilir.

*Özne, fiil cümlelerinde işi yapandır. İsim cümlelerin­de bir eylem bulunmadığı için özne, yüklemin bil­dirdiği durumda olandır.

*Özne, yükleme sorulan “kim, ne?” soruları ile bulunur. Ancak özellikle “ne” sorusu, nesneyi bulmak için de sorulduğundan, özne sorusunu yükleme “yapan kim, olan ne?” biçimlerinde sormamız daha doğru olur. Ayrıca nesneyi özneyi bulduktan sonra bulmamız gerekir ki karıştırmayalım.

Örnekler: Aşağıdaki cümlelerde altı çizil sözcükler özne, koyu yazılan sözcükler ise yüklemdir.

Avcı, çalıların arkasına saklandı.   (Kim saklandı? = Avcı)

Yüksek sesle konuşmak yasaktır. (Yasak olan ne? = Yüksek sesle konuşmak)

***Özne; gerçek özne, gizli özne ve sözde özne olmak üzere üç grupta incelenir:

a)Gerçek (Açık) Özne

Yüklemin bildirdiği yargıyı gerçekleştiren ya da yargının konusu olan varlığın cümlede açıkça sözcük olarak ifade edildiği öznedir. Kim, ne? sorularına cümlede sözcük olarak cevap alabiliyorsak o özne gerçek öznedir.

> Ben ve annem, tatilimizi Alanya’da geçirmeyi düşünüyoruz.(Kim düşünüyor=Ben ve annem= Gerçek öz.)

> Murat, dedesi vefat ettiği için Temmuz ayındaki düğününü erteledi. (Kim erteledi = Murat = Gerçek özne)

> O, yerdeki cam kırıklarını topladı. (kim topladı = o = Gerçek özne)

b)Gizli Özne

Cümlede sözcük olarak bulunmayan, varlığı cümlenin yüklemindeki kişi ekinden anlaşılan öznelerdir..

» Bu konuyu size anlatacağım. (anlatacak olan kim?/ kim anlatacak?)
cümlesinin yüklemi “anlatacağım” sözüdür. Özneyi bulmak için “anlatacak olan kim?” diye soruyoruz, “Ben” cevabı alıyoruz; ancak bu söz cümlede yok, biz bunu yüklemin bildirdiği şahıstan çıkarıyoruz. Öyleyse bu cümlenin öznesi gizli öznedir.

» Dün akşam çok eğlendik. (eğlenen kim? → biz → gizli özne)

»Arabayı yenilediğini her fırsatta söylüyorsun. (kim söylüyor = sen = gizli özne)

»Benden desteğini esirgemediğiniz için sana sonsuz teşekkür ediyorum. (teşekkür eden kim = ben= gizli ö.)

»Yerdeki cam kırıklarını topladı. (kim topladı = O = gizli özne)

c) Sözde Özne

Eylemin kim tarafından yapıldığı belli olmayan cüm­lelerde işten etkilenen unsur özne kabul edilir. Böyle öznelere sözde özne denir.

> Yerdeki cam kırıkları toplandı.(Toplama işini yapan kim belli mi? = Hayır. Yani işin yapıcısı bilinmiyor. “Yerdeki cam kırıkları” işi yapan belli olmadığı için sözde özne görevi üstlenmektedir.)

3)Yer Tamlayıcısı(Dolaylı Tümleç): Yükleme, yaklaşma (-a, -e), bulunma (-da, -de, -ta, -te) ve ayrılma (-dan, -den, tan, -ten) ekleriyle bağlanarak, cümlede yükle-min gösterdiği yargıyı yönelmebulunma ve çıkma bakımından tamamlayan sözcük veya sözcük grubuna yer tamlayıcısı denir.

**Cümlede yer tamlayıcısını bulabilmek için yükleme “kime, kimde, kimden; neye, neyde, neyden; nereye, nerede, nereden” sorularından uygun olanı sorulmalıdır.

> Toplantıda olanları eşine bir bir anlatmıştı.(Yüklem:anlatmıştı /Kim anlatmıştı?=O= Giz. Öz. anlatmıştı?=Eşine=Yer Tamlayıcısı)

> Bu sabah bahçedeki çiçeklere su verdim. .(Yüklem:verdim /Kim verdi?=Ben= Giz. Öz. neye verdim? Bahçedeki çiçeklere=Yer Tamlayıcısı)

4)Zarf Tamlayıcısı(Tümleci): Yüklemdeki iş, hareket ve oluşu; zaman, durum, miktar, sebep ve yer-yön bildirerek tamamlayan kelime veya kelime gruplarına zarf tümleci denir.

* Bir cümledeki zarf tümlecini bulabilmek için yükleme “ne zaman, nasıl, ne kadar, neden, niye, niçin” sorularından biri sorulur.

Bir cümlede aynı ya da aynı türden birden fazla zarf tümleci bulunabilir.

>Ahmet Bey’i çarşıdan çıkarken görmüştüm. (görmüştüm:yüklem ne zaman görmüştüm?=Çarşıdan çıkarken=Zarf Tamlayıcısı)

>Her yıl birçok meteor taşı dünyamızın atmosferini geçerek yeryüzüne düşmektedir. (düşmektedir:yüklem ne zaman düşmektedir?=Her Yıl zarf tamlayıcısı/nasıl düşmektedir? dünyamızın atmosferini geçerek:zarf tamlayıcısı)

5)Nesne: Cümlede yüklemin bildirdiği işten etkilenen öğedir.

** Yükleme sorulan “kimi, neyi, ne” sorularına cevap verir.

**Nesne,sözcü veya sözcük grubundan oluşabillir.

**Nesneler belirtme hal eklerini (-ı,-i,-u, -ü, -(n)ı, -(n)i, -(n)u, -(n)ü) alıp almama durumuna göre ikiye ayrılırlar:

a) Belirtili Nesne:

 Belirme hali eki (-ı,-i,-u, -ü, -(n)ı, -(n)i, -(n)u, -(n)ü) almış olan nesneler “belirtili nesne” olarak tanımlanmaktadır. Belirtili nesneyi bulabilmek için yükleme “neyi, kimi?” soruları sorulur. Cümlede cevap varsa bizi belirtili nesneye götürecektir.

Örnekler Aşağıdaki cümlelerde altı çizil sözcükler özne, koyu yazılan sözcükler yüklem, eğik yazılan sözcükler ise nesnedir.

> Ayşe yüzmeyi çok seviyordu. (neyi seviyordu?= yüzmeyi= Bli. N,)

>Bu sıkıntıları zamanında biz de yaşadık. (neyi yaşadık? =Bu sıkıntıları = Bli. N)

b)Belirtisiz Nesne:

Belirme hali eki (-ı,-i,-u, -ü, -(n)ı, -(n)i, -(n)u, -(n)ü) almamış olan nesneler ise cümlede belirtisiz nesne olarak tanımlanmaktadır.

** Belirtisiz nesneyi bulabilmek için yükleme “ne, kim” sorularından uygun olanı sorulur.

*NOT: “Ne ve kim” soruları hem belirtisiz nesneyi hem de özneyi buldurmaya yönelik olduğu için özne ile belirtisiz nesne karıştırılabilmektedir. Bu iki öğeyi karıştırmamanız için yüklemi bulduktan sonra sırasıyla önce özne daha sonra nesne bulunmalıdır.

Örnekler: Aşağıdaki cümlede altı çizil sözcük özne, koyu yazılan sözcük yüklem, eğik yazılan sözcük ise nesnedir.

>Hasta ninem için bahçeden şifalı bitkiler topladım.

 Yüklem:topladım/Kim topladı?:Ben: Gizli ö./Ne topladım?= şifalı bitkiler:belirtisiz nesne

FİİLDE ÇATI

*Fiillerin özne ve nesneye bağlı olarak kazandığı anlama ve girdiği biçime çatı denir.

*Konumuzun isminden de anlaşılacağı üzere çatı, sadece fiil cümlelerinde(yüklemi fiil olan cümleler) aranan bir özelliktir. İsim cümlelerinde(yüklemi isim olan cümleler) çatı aranmaz.

Örnek: Ceviz, bu tür açık alanlar için vazgeçilmez bir ağaçtır.

( Yüklem sıfat tam./isim cümlesi/Çatı aranmaz)

*Fiil çatısı, öznelerine ve nesnelerine göre olmak üzere iki yönden incelenir.

1)Öznesine Göre Fiiller(Özne-Yüklemİlişkisi):

a)Etken Fiiller: Cümlede bildirilen işin, hareketin gerçek özne veya gizli öznenin bizzat kendisi tarafından gerçekleştirildiği fiillere “etken fiil” denir.

**Yüklemin anlattığı işi üstüne almış, yargının oluşmasını sağlamış, yüklemin bildirdiği işi bizzat kendisi yapan öznelerdir. Gerçek özneler cümlenin içinde açık şekilde bulunup bulunmamasına göre gizli özne ve açık özne şeklinde iki şekilde bulunabilir.

ÖRNEKLER:Babam bahçenin kapısını onardı.
Yüklem = onardı kim onardı? = Babam = Gerçek özne / Etken

>Şairler insanı tanımayı başaramazlarsa şirden uzaklaşırlar.
Yüklem = uzaklaşırlar kim uzaklaşır? = Şairler = Gerçek Özne / Etken

b)Edilgen Fiiller: İşi yapan gerçek bir öznesi olmayan fiillere edilgen fiil denir. Edilgen çatılı fiillerde özne işi yapan değil, yapılan işten etkilenen durumundadır. Edilgen çatılı fiillerin öznes0,i sözde öznedir(İşi yapan varlık değil yapılan işten etkilenen varlık.)

**Edilgen fiillerde işi kimin yaptığı net olarak belli değildir. Edilgen fiillerde iş başkaları tarafından yapılır.

**Edilgen fiillerde her zaman“-l” veya “-n” eklerinden birisi vardır. Ama bu eklerin olduğu her cümle de edilgen fiil değildir; önemli olan öznenin işi yapıp yapmadığıdır.

NOT: Edilgen fiiller, nesne – yüklem ilişkisine göre daima geçişsizdir. Çünkü; edilgen fiillerde nesne gibi görünen öğe, daima sözde öznedir.

Örnekler:

Yangın kısa sürede söndürül. (Edilgen) = Sözde özne: Yangın

 Kitaptaki yanlışlar düzeltildi. (Edilgen) = Sözde özne = Kitaptaki yanlışlar

2)Nesnesine Göre Fiiller:

a)Geçişli Fiiller: Nesne alabilen fiillerdir. (Cümlede nesne varsa veya kendimiz dışarıdan nesne eklenebiliyorsa cümlenin yüklemi geçişli bir fiildir.)

**Cümlede nesneyi buldurmaya yönelik olan “neyi, kimi ve ne?” sorularına cevap verebilen fiillerdir.

**Geçişli fiiller, başına “onu” kelimesi geldiğinde anlamlı bir ifade oluştururlar. (Çünkü onu kelimesi cümlede nesne görevinde bulunur)

Örnekler: >Bozulan televizyonu hemen tamir etti.(Neyi tamir etti?=bozulan televizyonu=B.li N=Geçişli fiil)

>Marketten meyve ve sebze aldım.(Ne aldım = meyve ve sebze = B.siz Nesne = Geçişli fiil)

b)Geçişsiz Fiiller: Nesne alamayan fiillerdir. Cümleye dışarıdan da  herhangi bir nesne getirilemeyen fillerdir.

**Yükleme sorulan ve nesneyi buldurmaya yönelik olan “neyi, kimi ve ne” sorularına cevap veremeyen fiillerdir.

**Geçişsiz fiillerin başına “onu” kelimesi getirmeye çalıştığınızda anlamsal bir bozukluk ile karşılaşırsınız.

Örnekler:Bu olaydan sonra tamamen içine kapandı.

neyi içine kapandı ?
kimi içine kapandı ? = cevap yok çünkü nesnesi yok = yüklem                                            geçişsiz fiildir
ne içine kapandı ?

>Beni görünce hemen boynuma sarıldı.

neyi sarıldı?
kimi sarıldı? = nesne yok = geçişsiz fiil
ne sarıldı?

CÜMLE TÜRLERİ

Cümle türleri 4 ana başlık altında incelenir:

1)Yüklemin Türüne Göre Cümleler:

a)Fiil Cümlesi: Yüklemi haber/dilek kipleri ve şahıs eklerinden herhangi biri ile çekimlenmiş olan cümlelerdir.

Örnekler: Aşağıdaki cümleler fiil cümlesidir.

>Tezgahtaki çatlak kavunları daha ucuza almak istedik.

>Kendine harika bir yol arkadaşı bulmuşsun!

>Yarını düşlerken bugünden olabileceğimi tahmin etmemiştim.

b)İsim Cümlesi: isim veya isim soylu sözcüklerin “idi, imiş, ise veya dir” ek fiillerini alarak yüklem görevini üstlenmiş cümlelerdir.

Örnekler:Aşağıdaki cümlelerde isim cümlesidir.

>Seninle görüşmemizi sağlayan kişi Hasan’dır.

>Bu beton yığınında bize nefes veren tek şey ağaçlardı.

Karşı rakip, geçen senenin en başarılı takımıymış.

2)Yüklemin Yerine (Öge Dizilişine) Göre Cümleler:

a)Kurallı Cümle: Yüklemi sonda olan cümlelere “kurallı cümle” ya da diğer bir ifadeyle “düz cümle” denilmektedir.

Örnekler: Aşağıdaki cümlelerde koyu yazılanlar yüklemdir.

» Bu filmi daha önce izlemiştim.
cümlesinde “izlemiştim” yüklemdir ve cümlenin sonunda yer almıştır. Cümle, yüklem sonda olduğu için kurallıdır. 

b)Devrik Cümle: Yüklemi sonda olmayan cümlelere devrik cümle denir.

*Bu tür cümlelerde yüklem cümlenin başında, ortasında (sonu hariç), herhangi bir yerinde bulunabilir.

Örnekler: Aşağıdaki cümlelerde koyu yazılanlar yüklemdir.

» Göçebeler buraya kurarmış çadırlarını.
cümlesinde yüklem “kurarmış” sözcüğüdür. Bu sözcük görüldüğü gibi, cümlenin sonunda değildir. Yüklem sonda olmadığı için bu cümle yükleminin yerine göre devrik cümledir.

c)Eksiltili Cümle:Yüklemi olan fakat söylenmeyen cümlelerdir.Sonunda üç nokta (…) bulunur.Örnek: “Senin yanında ne dert, ne tasa…” cümlesinde yüklem yoktur ve sonunda üç nokta vardır.Bu cümle eksiltili cümledir.

3)Anlamına Göre Cümleler:

a)Olumlu Cümle: Olumlu cümleler, yüklemde belirtilen yargının meydana geldiğini, gerçekleştiğini, olumlu yönde sonuçlandığını ya da sonuçlanacağını, söz konusu olan varlığın, kavramın mevcut olduğunu ifade eden cümlelerdir

ÖRNEK: Kırtasiyeden kalem aldı.
cümlesinde “alma” eyleminin yapıldığı bildirilmiştir. Bu cümlede yargı gerçekleşmiştir. Bu nedenle cümle anlamına göre olumludur.

b)Olumsuz Cümle: Olumsuz cümleler, yüklemde belirtilen yargının meydana gelmediğini, gerçekleşmediğini, olumsuz yönde sonuçlandığını ya da sonuçlanacağını, sözü edilen kavramın mevcut olmadığını ifade eden cümlelerdir.

**Olumsuz cümlelerin yükleminde olumsuzluk bildiren “-ma, -me, -maz, -mez, -sız, -siz,-suz,-süz” eki veya “yok, değil” gibi olumsuzluk ifade eden sözcükler genellikle yer alır.

Örnekler:

» Bugün hava güzel değildi.
cümlesinde eylem yoktur. Bu cümlede olumsuzluk “değil” sözcüğü ile yapılmıştır. Cümlede sözü edilen yargının bulunmadığı anlatıldığı için cümle olumsuzdur.

4)Yapısına Göre Cümleler:

a)Basit Cümle:Tek yargı bildiren ve tek yüklemi olan cümledir.

Örnek: Çömlekçi suyu saksıdan içer.
cümlesi yapısına göre basit cümledir. Çünkü bu cümle tek yargı bildirmekte ve tek cümleden oluşmaktadır.

b)Birleşik Cümle:İçinde fiilimsi bulunan cümlelerdir.

Örnek: Benimle görüşmeden sakın bir şey yapmayın.(görüşmeden:zarf fiil bulunduğu için cümle birleşik cümledir.)

c)Sıralı Cümle: Birden fazla cümlenin anlamsal bir bütünlük içinde sıralanarak oluşturulduğu cümlelerdir. Sıralı cümleler, birbirinden virgül (,) veya noktalı virgülle (;) ayrılır.Sıralı cümlelerde birden fazla yüklem bulunur.

Örnek: Güvenme dostuna, saman doldurur postuna.
cümlesi “güvenme” ve “doldurur” yüklemlerinden oluşmuştur. Bu iki yüklem birbirine virgülle bağlandığı için sıralı cümledir.

d)Bağlı Cümle: İki veya daha fazla cümlenin “ile, ve, ama, fakat, lakin, çünkü, yalnız, meğer, veya, halbuki ne…ne…, hem…hem…” gibi bağlaçlarla birbirine bağlandığı cümlelerdir.

Örnek: Akşam bize geldiler ama fazla oturmadılar.
cümlesi yapısına göre bağlı cümledir. “Akşam bize geldiler.” birinci cümle “Fazla oturmadılar.” ikinci cümledir.Burada “ama” bağlacı iki cümleyi birbirine bağlamıştır.

İlgili Kategoriler

-8.Sınıf Ders Notları 8.Sınıf Türkçe Ders Notları



Yorumlar 6

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir