AÖF Türk vergi sistemi ders notu



1. ünite
Öşür: Müslümanlardan alınan toprak ürünü vergisidir. Elde edilen ürünün onda biri vergi olarak alınırdı. Haraç: Müslüman olmayanlardan alınan bir vergidir. İkiye ayrılır;
1. Harac-ı Mukassem; elde edilen üründen
2. Harac-ı Muvazzaf; toprak üzerinden
Cizye: Müslüman olmayan erkeklerden, askerlik görevi karşılığı olarak alınırdı.
Varlık vergisi: Olağanüstü bir servet vergisidir. Özellikle müslüman olmayan ticaret erbabının kazanç­larını vergilendirmek için uygulamaya konuldu. Ödeme yapmayanlar çalışma kamplarına gönderildi.
Dolaylı vergiler: Harcamalar üzerinden alınan vergilerdir. Toplam vergi gelirlerinin %70’ini oluşturur.
Dolaysız vergiler: Servet ve gelir üzerinden alınan vergilerdir. Servet vergileri toplam vergi gelirlerinin %2’sini oluşturmaktadır.

Türk Vergi Sistemini Oluşturan Vergiler
Gelir Üzerinden Alınan
Gelir Vergisi Kurumlar vergisi (DOLAYSIZ)
Harcama Üzerinden
KDV
ÖTV
BSMV
Gümrük Vergisi Damga Vergisi Özel İletişim Vergisi Şans Oyunları Vergisi Değerli Kağıtlar Vergisi Harçlar (DOLAYLI)
Servet Üzerinden
MTV
Emlak Vergisi
Veraset ve İntikal Vergisi
(DOLAYSIZ)

GELİR VERGİSİNE KONU OLAN KAZANÇ VE İRATLAR
1. Ticari kazançlar (teşebbüs) (emek ve sermaye)
2. Zirai kazançlar (teşebbüs) (emek ve sermaye)
3. Ücretler (emek)
4. Serbest meslek kazançları (emek ve sermaye)
5. Gayrimenkul sermaye iratları (servet) (sadece sermaye)
6. Menkul sermaye iratları (servet) (sadece sermaye)
7. Diğer kazanç ve iratlar

Gelir: Bir gerçek kişinin bir takvim yılı içinde elde ettiği kazanç ve iratların safi tutarıdır.
Komanditer Ortak: Şirket alacaklarına karşı sorumluluğu bellirli bir sermaye ile sınırlandırılan ortaktır. Menkul sermaye iradı elde eder.
Komandite Ortak: Sorumluluğu sınırsız ortaktır. Kazancı ticari kazançtır.
Tahsil ilkesi: Gelirin hukuken ve fiilen elde edenin kullanımına geçmesidir. Ücretler, gayrimenkul ser­maye ve menkul sermaye iratları, serbest meslek kazançları ve diğer kazanç ve iratlarda tahsil ilkesi ge- çerlidir.
Tahakkuk ilkesi: Gelirin hukuken elde edenin tasarrufuna geçmesinin yeterli görülmesidir. Ticari ve zirai kazançlarda tahakkuk ilkesi geçerlidir.
Kazanç: Bedensel, zihinsel çalışma ile veya sermaye konularak elde edilen gelirlerdir.
İrat: Sermayenin başkasına kullandırılması yoluyla sağlanan gelirdir.
Tam mükellefler: Hem Türkiye hem yurt dışı gelirleri vergilendirilir
Dar mükellefler: Sadece Türkiye’de elde ettikleri gelirler vergilendirilir
Çifte vergilendirme: Türkiye’de ve yurt dışında elde edilen kazançların tamamı üzerinden vergi alın­ması, yurt dışı kazançların elde edildiği ülkede de vergilendirilmesi durumunda çifte vergilendirmeye sebep olmaktadır.
Sinai faaliyet: Ham maddeleri, işlenmiş ya da yarı işlenmiş ürünlere dönüştürme eylemidir.
Kimler bilanço esasına tabidir: 1.sınıf tüccarların kazançları bilanço esasına tabidir.
3. Her türlü ticaret şirketleri(adi şirket hariç)
4. Kollektif şirket ile adi komandit şirketler
5. Kendi isteği ile bilanço usulünde vergilendirilmeyi talep edenler
6. Yıllık alım, satım ve iş hasılatları kanunda belirtilen tutarları aşanlar
Yevmiye defteri: Günlük işlemlerin tarih sırasıyla ve madde madde yazıldığı defterdir.
Defteri Kebir: Yevmiye defterine kayıt edilen işlemleri buradan alarak, usulüne göre hesaplara dağıtan ve tasnifli olarak bu hesaplarda toplayan defterdir.
Envanter defteri: Bir hesap döneminin başlama tarihinde ve sonunda işletmenin sahip olduğu mal ve eşyanın, alacakların ve borçların ayrıntılı olarak yazıldığı defterdir.
Bilanço: Envanterde gösterilen kıymetlerin tasnifli ve karşılıklı olarak özetlenmiş halidir.
Envanter: Bir işletmenin belirli bir andaki varlıklarıyla borç ve alacaklarını ayrıntılı olarak gösteren bir listedir.
Ticari bilanço: Ticaret hukuku kurallarına göre ve tek düzen hesap planına göre hazırlanan bilançodur.
Vergi bilançosu(mali bilanço): Vergi hukuku kurallarına göre hazırlanan bilançodur. Vergiye tabi ka­zancın belirlenmesinde esas alınacak bilançodur.
Amortisman: Üretim faaliyetleri sonucunda mal ve hizmetler yaratılırken, geçmiş yıllardan devralınan sermaye mallarında meydana gelen aşınma ve eskimenin parasal değeridir.
Değerleme: Vergi matrahlarının hesaplanmasıyla ilgili iktisadi kıymetlerin takdir ve tespitidir. Vergi mat­rahını artırıcı yada azaltıcı etki yapabilir.
Karşılıklar: Oluşmuş ya da oluşması beklenen fakat miktarı kesin olarak kestirilemeyen ve işletme için bir borç mahiyeti arz eden belli bazı zararları karşılamak maksadıyla hesaben ayrılan meblağlardır.
Reeskont: Alacakların henüz tahsil edilmeden vergiye tabi tutulmasına karşı, bu etkiyi hafifletmeyi amaçlayan bir uygulamadır.

2. ÜNİTE

İşletme usulü: Bu usulde yer alanlar 2.smıf tüccarlardır. Kazancı bu esasta tespit edilenler, yalnızca işletme defteri tutarlar. İşletme defterinin sol tarafına giderler, sağ tarafına ise hasılat kaydolunur.
İşletme usulünün bilanço esasına göre farklılıkları:
7. Dönem giderleri içinde borçlarda yer alır.
8. Satış geliri içinde alacaklarda yer alır.
9. Şüpheli ticari alacaklar için karşılık ayıramazlar. Bu alacakları gider kaydederek yok edebilirler.
10. Amortisman ayırabilirler. Sadece azalan bakiyeler usulü ile amortisman uygulamasından yararlana­mamaktadırlar.
11. Geçici vergi ödeme yükümlülüğündedirler.
Basit usul: Götürü usul yerine getirilmiştir. Geliri sınırlı olan bakkal, kasap gibi küçük ticaret erbabıyla, tamirci, terzi gibi küçük sanat erbabı için getirilen bir uygulamadır.
Basit usule tabi olmanın şartları
Genel şartlar:
8. Kendi işinde bilfiil çalışması veya bulunması
9. İş yerinin yıllık kira bedelinin kanunda belirtilen limitleri aşmaması (işyeri kendine aitse emsal kira bedeline bakılır)
10. Başka bir ticari, zirai veya mesleki faaliyet dolayısıyla gerçek usulde gelir vergisine tabi olmaması
Özel şartlar: Yıllık alış, satış ve hasılat tutarlarının kanunda belirtilen tutarı aşmaması.
Basit usulün şartlarını kaybedenler: Basit usulde vergilendirilen mükellefler, yukarıda saydığımız şartları yıl içinde kaybederse, ertesi yıldan itibaren gerçek usulde geçmek zorundadırlar. Bu şekilde gerçek usule geçen mükellefler, hiç bir şekilde basit usule dönemeyeceklerdir. Daha önceden işletme hesabı esa­sında vergilendirilenlerin, basit usul şartlarını taşısalar bile bu usule geçmesi imkanı da bulunmamaktadır.
Basit usulden yararlanamayacak olanlar:
1. Kollektif şirket ortakları ile komandit şirketlerde komandite ortaklar (adi şirket ortağı hariç)
2. Sarraflar
3. Her türlü ilan ve reklam işiyle uğraşanlar
4. Geyrimenkul alım-satımı ile uğraşanlar
5. Şehirlerarası yük ve yolcu taşımacılığı yapanlar
6. Büyükşehir belediye sınırları içinde emtia alım satımı yapanlar
Basit usulde ticari kazancın tespiti = Hasılat-(giderler+satılan emtianın alış bedeli)
Esnaf muaflığı: Ticari kazançlarda belirlenen şekil suretle çalışanların gelir vergisinden muaf olması esası getirilmiştir.
Esnaf muaflığından yararlananlar:
12. Motorlu nakil vasıtası kullanmamak şartı ile gezici olarak veya bir işyeri açmaksızın perakende ticaret ile uğraşanlar İş yeri açmadan gezici olarak ve doğrudan tüketici ile iş yapan kalaycı, lehimci, musluk tamircisi, çi­lingir, ayakkabı tamircisi, ayakkabı boyacısı, berber, nalbant, fotoğrafçı, odun ve kömür kırıcısı, hammallar gibi küçük sanat erbabı
13. Hayvanlarla veya bir adet hayvan arabasıyla nakliyecilik yapanlar
14. Dışarıdan işçi almamak ve makine gücü kullanmamak şartıyla oturdukları evlerde imal ettikleri ürünleri dükkan açmaksızın satanlar
15. Bir iş yeri açmaksızın gezici olarak milli piyango bileti satanlar(%20 stopaj)
16. Gerçek ve tüzel kişilerin mallarını, iş akdi ile bağlı olmaksızın, bunlar adına kapı kapı dolaşarak tüketiciye satanlar(%20 stopaj)
Zirai kazanç: Zirai faaliyetlerden doğan kazançlar zirai kazançtır.
Zirai işletme: Zirai faaliyetin yapıldığı yerler
Çiftçi: Zirai işletmeleri işleten gerçek kişilere denir, (adi şirket ortağı dahil)
Mahsul: Zirai faaliyetler sonucunda üretilen maddelerdir.
Zirai kazançta stopaj usulü: Yeni düzenleme ile zirai kazancın vergilendirilmesinde stopaj esası temel vergileme yöntemi olarak öngörülmüştür.
Stopaj oranları: Zirai mahsullerde %4 (borsaya kayıtlı ise yarısı %2), Hayvansal ürünlerde %2 (bor- saya kayıtlı ise %1)
Zirai kazanç gerçek usul: Kanunda belirtilen şartları sağlayan çiftçilerin kazançları, gerçek usulde zirai işletme hesabına göre tespit olunur. İsterlerse bilanço usulünü seçebilirler.
Zirai kazançta indirilecek giderler:
11. İşletme için alınan tohum, gübre, fide, yem, ilaç ve benzeri giderler
12. İşletmede çalışanlara ödenen ücret, primler
13. İşçilerin tedavi ve ilaç giderleri ile sigorta giderleri
14. Zirai makinelerin çalıştırılması ile ilgili yapılan giderler
15. Zirai araçların amortismanları
16. Öztüketim: işletmede üretilen mahsullerin teşebbüs sahibi ile eşi ve velayeti altındaki çocukları tarafından tüketilen ürünler masraf olarak yazılabilir
Zirai kazanç sahipleri: Geçici vergi ödemezler. Beyannamelerini izleyen yıl Mart ayında verirler. Mali­ye Bakanlığı tarafından, toplam geliri içinde zirai kazançları %75 ve daha yüksek olanların ödeme zamanı Mart-Temmuz yerine Kasım-Aralık olarak belirlenmiştir.
3.ünite

Ücret: İşverene tabi ve belirli bir iş yerine bağlı olarak çalışanlara hizmet karşılığı verilen para ve ayınlar ile sağlanan ve para ile temsil edilebilen menfaatlerdir.
Ücretlerde stopaj: Temel yöntem, stopaj usulü ile vergilendirmedir. Stopaj oranı %15 ile %35 arasında değişmektedir.
Asgari geçim indirimi: Birey ya da ailenin toplam gelirinden asgari geçim seviyesini sağlayacak bölü­münün düşülerek vergi dışı bırakılmasıdır.
Asgari geçim indiriminde brüt asgari ücretin;
Mükellefin kendisi için : %50
Çalışmayan eş için : %10
17. ve 2. çocuk için : %7.5
İzleyen çocuklar için : %5
Bu şekilde belirlenen asgari geçim indirimi %15 ile çarpılarak yararlanılacak asgari geçim indirimi tutarı bulunur.
Diğer ücretliler: Safi ücreti; sanayi kesiminde çalışan ve 16 yaşından büyük işçiler için uygulanan asgari ücretin yıllık brüt tutarının %25’idir.
Ücretlerde beyanname: Birden fazla işverenden ücret geliri elde edenler, birinciden sonraki ücret gelirlerinin toplam tutarı beyan sınırını aşıyorsa ücret gelirlerinin tamamı için beyanname vermek zorun­dadırlar.
Serbest meslek kazancı: Sermayeden ziyade şahsi mesaiye, ilmi veya mesleki bilgiye veya ihtisasa dayanan ve ticari mahiyette olmayan işlerin işverene tabi olmaksızın şahsi sorumluluk altında kendi nam ve hesabına yapılmasıdır.
SMK’da gerçek usul: Serbest meslek kazancının tespiti gerçek usulde yapılır. Gerçek usulde serbest meslek kazancı; “tahsil edilen para ve ayınlar ile menfaatlerden, bu faaliyet dolayısıyla yapılan giderler indirildikten sonra kalan farktır.”
Sakatlık indirimi: Özürlü serbest meslek erbabı ile bakmakla yükümlü olduğu kişiler arasında özürlü bulunan serbest meslek erbabı için sakatlık indiriminden yararlanma hakkı getirilmiştir.
Serbest meslek kazancı muaflığı: Ebe, sünnetçi, sağlık memuru, arzuhalci, rehber gibi serbest mes­lek erbabı bazı şartlara uymaları durumunda gelir vergisinden muaf tutulmuştur.
Telif kazançları istisnası: Müellif, mütercim, heykeltraş, ressam, bilgisayar programcısı gibi bazı mes­lek sahiplerinin veya mirasçılarının eserlerini satmak veya kiralamak suretiyle elde ettikleri hasılat gelir vergisinden istisna tutulmuştur. Amacı bilim, sanat ve teknolojinin geliştirilmesidir.

Gayrimenkul sermaye iradı: GVK’nın 70.maddesinde sayılan mal ve hakların sahipleri, mutasarruf- ları, zilyetleri, irtifak ve intifa hakkı sahipleri veya kiracıları tarafından kiraya verilmesinden elde edilen gelirlerdir.
Mutasarrıf: Bir mal veya hak üzerinde fiilen kullanma yetkisi olan kişidir.
Zilyetlik: Taşınır veya taşınmaz bir mal üzerindeki fiili hakimiyettir.
İrtifak hakkı sahibi: Bir gayrimenkulden özel bir hukuki sebebe dayanarak yararlanma hakkı bulunan kişidir.
İntifa hakkı sahibi: Bir menkul veya gayrimenkul mal ya da hak üzerinde yararlanma ve kullanma hakkı olan kişidir.
Götürü gider usulü: Mükellefler isterlerse gerçek giderlerini belgeleyip indirmek yerine, götürü gider usulünü seçip giderlerine karşılık olmak üzere hasılatı %25’ini götürü olarak indirebilirler.
Emsal kira: Kira bedelinin gerçekte olandan düşük beyan edilmesini önlemeye yarayan vergi güvenlik müessesesidir.
Emsal kira: Bina ve arazilerde emsal kira bedeli, özel yetkili mercilerce belirlenmemişse, vergi değe­rinin yüzde 5’i, diğer mal ve haklarda emsal kira bedeli, mal ve hakların maliyet bedelinin yüzde 10’udur.
Menkul sermaye iradı: Sahibinin ticari, zirai ve mesleki faaliyetleri dışındaki sermaye veya para ile temsil edilen değerlerden oluşan sermaye dolayısıyla elde edilen kar payı, faiz ve benzeri iratlardır.
Değer artış kazançları: Bazı mal ve hakların elden çıkarılmasından sağlanan kazançlardır. Değer artış kazançlarında uygulanan istisna tutarı 2012 yılı için t- 8.800’dir.
Değer artış kazançlarının kapsamı:
18. Borsada kayıtlı olan veya olmayan hisselerin elde çıkarılmasından sağlanan kazançlar.
19. Diğer menkul kıymetlerin elde çıkarılmasından doğan kazançlar.
20. Ortaklık hakkı veya hisselerin elde çıkarılmasından doğan kazançlar. /
21. Gayrimenkullerin ve hakların elden çıkarılmasından doğan kazançlar.
22. Telif haklan ve ihtira beratlarının müellifleri, mucitleri ve bunların kanuni mirasçıları dışında kalan kimseler tarafından elden çıkarılmasından doğan kazançlar.
23. Faaliyeti durdurulan bir işletmenin kısmen veya tamamen elde çıkarılmasından doğan kazançlar.
24. Vadeli işlem opsiyon sözleşmeleri ve işlem gelirleri.
25. Devlet tahvili opsiyon sözleşmeleri ve işlem gelirleri.
Elden çıkarma deyimi:
satılması • kamulaştırılması
bir ivaz karşılığı devir ve temliki • devletleştirilmesi
• trampa edilmesi, takası • ticaret şirketlerine sermaye konulması
Arızi kazançlar: Devamlılık göstermeyen faaliyetlerden elde edilen kazançlardır. Arızi kazançlardaki istisna tutarı 2012 yılı için t-20.000’dir.
4.ünite

Tarh: Vergi alacağının kanunlarında gösterilen matrah ve nispetler üzerinden vergi dairesi tarafından hesaplanarak bu alacağı miktar itibariyle tespit eden idari muameledir. Tarh işlemi mükellefin ikametinin olduğu yer vergi dairesince yapılır.
Muhtasar Beyanname: İşverenler veya vergi tevkifatı yapan diğer kimseler tarafından kesilen vergile­rin matrahları ile birlikte, toplu olarak vergi dairesine bildirilmesine yarayan beyannamedir.
Bakanlar Kurulu; tevkifat oranlarını her bir ödeme ve gelir için ayrı ayrı sıfıra kadar indirmeye ve bir katına kadar artırmak suretiyle yeniden tespit etmeye yetkili kılınmıştır.
Muhtasar beyanname verilmesi: Yanında ondan fazla personel çalıştıranlar muhtasar beyannameyi takip eden ayın 23. günü akşamına kadar verir, beyanname verilen ayın 26. günü akşamına kadar öde­meyi yapar. Çalıştırdıkları hizmet erbabının sayısı 10 ve daha az olanlar muhtasar beyannameyi 3 ayda bir verirler.
Genel bütçeye dahil idare ve müesseseler; muhtasar beyanname verme zorunluluğu dışında tutul­muştur.
Yıllık Beyanname: Çeşitli kaynaklardan bir takvim yılı içinde elde edilen kazanç ve iratların bir araya getirilip toplanmasına ve bu suretle hesaplanan gelirin vergi dairesine bildirilmesinde kullanılan beyanna­medir. Mükelleflerin vergilerini ikametgahının bulunduğu yer vergi dairesine verilmesi bir prensiptir.
Yıllık beyanname verilmesi: Yıllık gelir vergisi beyannamesi izleyen takvim yılın Mart ayının 25. günü akşamına kadar verilir. Yıllık gelir vergisi ödemesi ise Mart ve Temmuz aylarında iki eşit taksitle gerçekleş­tirilir.
Basit usulde yıllık beyanname verilmesi: Geliri sadece basit usulde olanların yıllık gelir vergisi be­yannamesi izleyen takvim yılının Şubat ayının 25. günü akşamına kadar verilir. Basit usuide vergilendirilen­lerin yıllık gelir vergisi ödemesi ise Şubat ve Haziran aylarında iki eşit taksitle gerçekleştirilir.
Münferit beyanname: Dar möükellefiyete tabi olanların, yıllık beyanname ile bildirmeye mecbur olma­dıkları kazanç ve iratlardan, vergisi tevkif suretiyle alınmamış olanların bildirilmesinde kullanılan beyanna­medir. Diğer kazanç ve iratlar için verilir.
Daimi temsilci: Bir hizmet veya vekalet akdi ile temsil edilene bağlı olup onun nam ve hesabına, belli edilen veya edilmeyen ticari işlemleri yapmaya yetkili bulunan kişilerdir.
Acente: Bağımlı bir sıfatı olmadan, belli bir sözleşmeye dayanarak belirli bir yer veya bölgede daimi olarak bir işletmeyi ilgilendiren sözleşmelerde aracılık etmeyi veya sözleşmeleri o işletme adına yapmayı meslek edinen kişidir.
Ticari mümessil: Tacir tarafından işletmeyi yönetmek ve temsil etmek üzere yetki verilen kişidir.
Yersellik ilkesi: Devletlerin coğrafi sınırları içinde yaşayan herkesten vergi almak istemesini ifade etmektedir.
İş yeri: Vergi Usul Kanunu’nun 156.maddesinde; ticari, sınai veya mesleki bir faaliyetin icrasına tahsis edilen veya bu faaliyetlerde kullanılan yer şeklinde tanımlanmıştır.
İhracat istisnası: Ticari kazanç elde eden dar mükelleflerden, ihraç edilmek üzere Türkiye’de satın aldıkları veya imal ettikleri malları, Türkiye’de satmaksızın yabancı memlekete gönderenlerin bu işlerden doğan kazançları Türkiye’de elde edilmiş sayılmamasıdır.
Beyanname verme zorunluluğu: Kollektif şirket ortakları ile komandit şirketlerde komandite ortaklar da şirket kazanç elde etmemiş olsa dahi yıllık beyanname vermek zorundadırlar.
Eğitim ve sağlık harcamaları: Türkiye’ de yapılması, alınacak belgeler ile tevsik edilmesi, beyan edi­len gelirin %10’unu aşmaması kaydı ile indirimine olanak sağlanmıştır.
Bağış ve yardımlar: Genel ve özel bütçeli kamu idareleri, il özel idareleri, belediyeler, köylere yapılan bağış ve yardımlar, beyan edilen kazancın % 5’i ile sınırlandırılmıştır. Bazı bağış ve yardımların tamamı indirim konusu yapılabilir. Bunlar; okul, sağlık tesisi, yüz yataklı yurt, huzurevi, üniversite vakıfları.
Sakatlık indirimi: Sakatlık indiriminden yararlanacak mükellefler şunlardır;
26. Ücretliler
27. Ücretlilerin bakmakla yükümlü oldukları
28. Serbest meslek kazancı sahipleri
29. Serbest meslek kazancı sahiplerinin bakmakla yükümlü oldukları
30. Basit usule tabi olanlar
Zararlar: Geçmiş 5 yıl zararları, yıllık gelir vergisi beyannamesinden indirim konusu yapılır.
Gelir vergisinin oranı: Artan oranlı bir tarife yapısı vardır. Tarife %15’ten başlamakta, %20 ve %27 oranlarının arkasından %35’de sonlanmaktadır. Gelir vergisi tarifesini değiştirme yetkisi Bakanlar Kuru- lu’ndadır.
Mahsup: Ödenecek gelir vergisinin bulunabilmesi için hesaplanan vergiden yurt içinde ödenmiş olan geçici vergi, tevkif edilmiş vergiler ve diğer ücretlilerin vergileri ile yabancı ülkelerde ödenmiş vergiler “mah­sup” edilir.
Geçici vergi: Gerçek usulde vergilendirilen ticari ve serbest meslek kazanç sahipleri geçici vergi öde­mekle yükümlüdür. Geçici vergi yıl içinde üçer aylık dönemler itibari ile kazançlar üzerinden tahsil edilir. Ge­çici vergi yıl içerisinde üçer aylık dönemler üzerinden tespit edilen safi kazancın %15’i oranında hesaplanır.
Dar mükelleflerin yıllı beyanname ile bildirmeye zorunlu olduğu gelirler şunlardır:
17. Ticari kazançlar
Gerçek usulde tespit edilen zirai kazançlar
Vergi kesintisine tabi tutulmamış gayrimenkul sermaye iratları
Yıllık beyannamenin verileceği yer: *
18. Türkiye’de vergi muhatabı yoksa iş yerinin bulunduğu yer vergi dairesi verilir.
İsteğe Bağlı Münferit Beyanname: Dar mükelleflerin elde ettiği gelir, sadece telif ve patent haklarının satışından elde ettiği gelirden ibaret ve bu gelirin vergisi kaynakta kesilerek alınmışsa, bu gelir için dar mükellef isterse münferit beyanname verebilecektir.
Münferit beyanname, kazancın elde edildiği tarihten itibaren 15 gün içinde, ilgili vergi dairesine verilmek zorundadır.

İlgili Kategoriler

Anadolu AÖF AÖF Ders Notları



Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir