Mesleki Etik İlkeleri: Doğruluk İlkesi: Doğruluk; doğru sözlülük ve güvenirliğe işaret eden bir kavramdır. Etik davranış, başkaları ile ilişkilerde dürüst olmayı ve içtenliği gerektirir. İçten ve dürüst davranmayanlar, ilişkilerde kendi sonlarını hazırlarlar ve güven ortamı ortadan kalkar. En önemli zedeleyici davranış biçimi çoğunlukla korku ve güvensizlikten kaynaklanan yalan söylemedir. Kişiler yalandan uzak durarak üstlerine ve altlarına …
KPSS Ders Notları
Mesleki Etik Tanımı: İş hayatındaki davranışları yönlendiren, onlara rehberlik eden etik prensipler ve standartların toplamına mesleki etik denilir. Meslek etiği, belirli bir meslek grubunun, meslek üyelerine emreden, onları belli kurallarla davranmaya zorlayan kişisel eğilimlerini sınırlayan, yetersiz ve ilkesiz üyeleri meslekten dışlayan, mesleki rekabeti düzenleyen ve hizmet ideallerini korumayı amaçlayan mesleki ilkeler bütünüdür. Meslek grupları, çeşitli esnaf, …
Hizmetin Tanımı: Hizmet, maddi bir niteliği olmayan, alım satımı mümkün olan belirli bir fiatı olan ve fayda sağlayan soyut bir iktisadi faaliyet olarak tanımlanabilir. Ekonomide ürün hizmetsiz, hizmet de ürünsüz olmaz. Yani, her ürün bir dizi hizmetin sonucunda adım adım oluşur. O hizmetler ortadan kaldırıldığında ürün de olmayacaktır. Benzer biçimde, her hizmet birtakım ürünlerle birlikte düşünüldüğünde …
Tarım sektörü: Bitkisel ve hayvansal ürünler üretiminin yanında, bu ürünlerin yetiştiricileri tarafından işlenmesi, ormancılık ve balıkçılık faaliyetleri, tarımsal ürünlerin yetiştiricileri tarafından taşınması ve saklanması, mağazalara devredilmeden üreticileri tarafından satılması ile tarım alet ve makinelerinin diğer tarım üreticilerinin üretimle ilgili faaliyetlerine bir bedel karşılığında kullandırılmasını şeklinde açıklanabilir. Tarım sektörü, toplam nüfusun % 35’ini, ulusal gelirimizin yaklaşık % …
PATENT Patent Tanımı: Patent, buluş sahibinin buluş konusu ürünü belirli bir süre üretebilme, kullanabilme, satabilme veya ithal edebilme hakkına patent hakkı denir. Bu hakkı gösteren belgeye de patent denir. Bir buluş için buluş sahibine verilen bir patent, buluş sahibinin izni olmadan başkalarının buluşu üretmesini, kullanmasını veya satmasını belirli bir süre boyunca engelleme hakkı verir. Patentli bir buluş, tıpkı işle ilgili …
Kar: Kar, bir faaliyetin gerçekleşmesi sonucunda elde edilen gelir ile faaliyet için yapılan giderler arasındaki fark olarak tanımlanabilir. Girişimci doğadaki üretim faktörlerini gelir elde etmek için bir araya getirerek üretim yapan kişilere denir. Girişimci üreteceği ürün için yapacağı masrafları ve o ürünü sattığında ne kadar gelir sağlayacağını önceden hesaplar. Yapılan hesapta her zaman için ürün maliyetinin ürün …
Faiz: Faiz, paranın belli bir sürede getirdiği pay tutarı. Paraya karşılık alınan kardır. Bina, makine teçhizat gibi sermaye gerektiren üretim yöntemlerinin yaygınlaşması, sermayeyi kullanmak için katlanılan maliyeti de arttırmıştır. Sermayenin belli bir süre kullanımı sonucu ödenen bedele faiz denilir. Faiz yüzde (% ) olarak ifade edilir ve genellikle yıllık hesaplanır. Faiz oranı yükselirse kişilerin tasarruf yapmaları teşvik edilmiş …
RANT:doğada mevcut bir toprak parçasını veya doğal kaynakları belli bir süre kullanabilmek veya bu kaynaklardan üretim faktörü olarak faydalanabilmek için ödenen bedel. Rant: Herhangi bir üretim faktörüne, onu belirli bir istihdam alanında tutmak için gerekli olan miktardan fazla yapılan ödeme. Toprağın ve üzerindekilerin kullanımı için ödenen fiyattır. Rant, üretimde kullanılan tabiat faktörünün karşılığında elde edilen gelir payıdır. …
Milli Gelirin Üretim Faktörleri Arasında Dağılımı: Milli gelir, üretim faktörlerini elinde bulunduranlar arasında rant, ücret, faiz ve kâr olarak paylaştırılır. Üretim faktörlerinin paylaşımı ekonominin genel yapısına ve uygulanan politikalara bağlı olarak farklı oranlarda gerçekleşir. Elde edilen üretim faktörleri aldığı paylar: Tabiat (toprak, arazi); Rant Emek; ücret Sermaye; faiz Girişimci; kar Ülkelerin milli gelir dağılımı, bölgeler arasındaki …
Kusursuz İmkansızlık Borcu sona erdiren sebeplerden biridir. borcun ifasını engelleyen ve borçlunun kusurunun olmadığı hallerde kusursuz imkansızlıktan söz edilebilir. maddi bir olaydan veya hukuki bir nedenden kaynaklanabilir. Borçlar kanunu md. 117’ye göre meşruluk kazanır. Kusursuz imkansızlığı bk. md. 117 anlamında kabul edebilmek için üç şart aranır. imkânsızlığa neden olan olay sonradan meydana çıkmalıdır. söz konusu …
Milli Gelirin Hesaplanması:Üretim faaliyetleri sonucunda elde edilen gelirin hesaplanması işini Türkiye İstatistik Kurumu piyasadan aldığı fiyatlara göre hesaplar. Yapılan hesaplamalardan % 100 doğru sonuç yerine yaklaşık sonuçlar elde edilir. Elde edilen sonuçlar önemlidir. Üretici, tüketici ve devlet yaklaşık olarak hesaplanan sonuçlara göre, yatırım faaliyetlerine yön verirler. Hesaplamalarda farklı yollar tercih edilebilir. Türkiye İstatistik Kurumu milli …
MİLLİ GELİR Milli Gelirin Tanımı:Bir ekonomide belli bir döneme ilişkin safi milli hasıla değerinden aynı dönemde, o ekonomide alınan dolaylı vergiler toplamının çıkartılmasıyla elde edilen tutar milli gelirdir.Bilimsel anlamda milli gelir bir ülkede belli bir dönemde üretilen mal ve hizmetlerin net parasal değeridir. Milli Geliri Etkileyen Fonksiyonlar: 2.1. Tüketim Fonksiyonu: Birey için tüketim, aile fertlerinin gereksinim …
Devalüasyonun Nedenleri: – İhracatı arttırmak, özendirmek ve avantajlı hale getirebilmek için devalüsyona gidilir. – Yurt içinde üretilen mal ve hizmetlerin fiyatları artarsa, yabancı paraların satın alma gücününde aynı oranda artırılması için devalüsyona gidilir. – Enflasyonun kontrol altında tutulamadığı dönemlerde, Uluslararası Para Fonunun (İMF) baskısıyla devalüasyona gidilir. Devalüasyonun etkileri: – İhracat artarken, ithalat azalır. – Dış …
DEVALÜASYON Devalüasyonun Tanımı:Devalüasyon, sabit kur sistemlerinde ödemeler bilançosu açık veren ülkenin, devlet tarafından alınan bir kararla, ulusal paranın dış satınalma gücünün düşürülmesidir. Kısaca devalüasyon milli paranın değerinin yabancı paralar karşısında düşürülmesi olarak tanımlanabilir. Enflasyonun yüksek olduğu ülkelerde para arzı ülkedeki toplam kıymetlerden çok fazladır. Normalde ülkenin toplam kıymetleri kadar paranın piyasada olması gerekir. Merkez Bankası …
Fiyat Endeksleri:Her ülkede enflasyon oranını belirlemek için çeşitli ürünlerin aylık fiyat değişimleri baz alınarak hesaplanır. Ertesi ay aynı ürünlerin fiyat değişimleri (endeksleri) bir önceki aya göre tekrar hesaplanır. Ülkemizde en çok kullanılan ürün fiyat endeksleri: TÜFE: Tüketici fiyat endeksi ÜFE: Üretici fiyat endeks TEFE: Toptan eşya fiyat endeksi İlgili Kategoriler İktisat Ders Notları Mülakat Kavramları
Enflasyonla Mücadele Yolları:Enflasyonu önleyebilmek için öncelikle enflasyona neden olan yapısal sorunların çözülmesi gerekmektedir. Bunun için devletin, firmaların ve tüketicilerin üzerlerine düşen görevleri yerine getirmeleri gerekmektedir. Devletin görevleri: – Gelirler ve giderleri arasındaki fark fazla olmamalıdır. – Uygun para politikası izlenmelidir. – Devlet kuruluşlarının zararları hazineden karşılanmamalıdır. – Gereksiz personel çalıştırılmamalıdır. – Döviz dar boğazına düşülmemeli, …
Enflasyonu Sonuçları: Enflasyonun Ekonomik Sonuçları: Hızlı fiyat artışları üreticiyi elde edeceği kârdan, tüketiciyi ise ihtiyaçlarını karşılamaktan mahrum etmektedir. Üretim faaliyetine katılan tüketicinin geliri düşerken, alacağı mal fiyatları artmaktadır. Enflasyonun sonuçlarını şöyle sıralayabiliriz. – Üretim yapmak cazibesini yitirir. Üreticiler ellerindeki fazla nakiti kolay para kazanmak amacıyla emlak, altın veya dövize yatırırlar. Bu da finansal piyasalarda dalgalanmaya yol …
Enflasyonun Nedenleri: Ekonomilerde enflasyon istenmeyen bir olgudur. Kaynakları kıt olan ve nüfusu fazla olan ülkelerde daha fazla görülmektedir. Çünkü kıt olan kaynakların daha fazla tüketiciye paylaştırılması önemli bir sorundur. Enflasyonla mücadelede başarı sağlayabilmek için, enflasyonun nedenlerini bilmek yerinde olacaktır. Enflasyonun nedenleri olarak; – Ülkeye karşılıksız olarak dış piyasalardan giren para, altın, döviz miktarının artması, – Ülkedeki …
Maliyet enflasyonu: Herhangi bir nedenle üretimde kullanılan kaynakların fiyat artışları üretim maliyetlerinin yükselmesine, maliyetlerin artması ürün fiyatlarında artışa neden olacaktır. Fiyat artışları toplam talebin azalmasına neden olacaktır. Talep düşüşü piyasalarda durgunluğa neden olur. Enflasyon ile ekonomik durgunluğun aynı anda yaşanmasına stagflasyon denilmektedir. Maliyet enflasyonu genellikle ithalatı yüksek ülkelerde görülür. İlgili Kategoriler İktisat Ders Notları Mülakat Kavramları
ENFLASYON Enflasyonun Tanımı:Enflasyon, fiyatlar genel düzeyinin sürekli ve hızlı olarak yükselmesi olarak tanımlanabilir. Enflasyon, fiyatlar genel düzeyindeki devamlı bir artış sürecinin yanında paranın değerindeki sürekli bir düşmeyi de ifade eder. Enflasyon ekonominin ciddi bir sorunu olarak ortaya çıkar. Enflasyon ekonominin sorunlarının artmasına ve ekonominin bozulmasına neden olabilir. Ortaya çıkışına neden olan etkenler göz önüne alındığında enflasyon, …
Para İle İlgili Kuruluşlar:Ülkedeki toplam kıymetlerin karşılığını gösteren parayı basan, yöneten kuruluşlar merkez bankalarıdır. Ülkemizde banknot çıkarma yetkisine sahip ilk kurum, 4 Şubat 1863 tarihinde kurulmuş olan Osmanlı Bankası’dır. Cumhuriyetin ilanından sonra, T.C. Merkez Bankası 11 Haziran 1930’ da 1715 sayılı kanunla kurulmuştur. Merkez bankaları, ekonomideki para arzını kontrol ederek, fiyatların genel düzeyi (enflasyon ve …
Para Çeşitleri: Mal Para: Mübadele döneminde kullanılan paradır. Madenlerin kullanıldığı dönemlerde üzerinde o madenin değeri yazılarak kullanılmıştır (sikke). Temsili paralar: Kıymetli madenlere çevrilebilen paralara temsili para denir. Başlangıçta yüzde yüz altına çevrilebilir özelliğe sahip olan temsili paralar, zamanla yerinin kağıt paraya bırakmıştır. Kıymetli madenler karşılığında basılan ve tekrar o madene dönüştürülebilen paralardır. Bugün bu paralar …
Paranın Fonksiyonları: – Mübadele (değişim) aracıdır: Mübadele döneminde takasın getirdiği güçlükleri ortadan kaldırmak için herkesçe kabul edilen mübadele aracı olarak para kullanılmaya başlandı. Böylece mal ile malın değiştirilmesi yerine, mal ile paranın değiştirilmesi yoluna gidildi. Paranın mübadelelerde aracı görevi üstlenmesi, toplumda işbölümünü ve uzmanlaşmayı hızlandırdı. – Ortak değer ölçüsüdür: Mal veya hizmetlerin alım satım değeri …
PARA 1. Paranın Tanımı: Para, her mal veya kıymetli satın alma gücü olan bir varlıktır. Para, üretici ve tüketicilerin piyasalarda karşılaşarak alış veriş yapabilmelerini sağlayan değişim aracıdır. Bilimsel olarak para, devletçe bastırılan, mal ve hizmet satın alma gücü olan ve herkes tarafından kabul gören bir mübadele (değişim) aracıdır. Para toplumda ortak bir değer ölçüsüdür. Her ülkenin değer …
Tekel Piyasasında Fiyat Oluşumu: Tekel piyasasında tek bir firmanın faaliyet göstermesi sebebi ile, piyasadaki mal miktarını belirlemede tekelci firma tek başına hareket eder. Tekelci firma fiyatı tespit ederse, arzı o fiyattaki talebe bağlı olarak oluşacaktır, yani başka bir ifade ile tekelci firma belirlediği fiyattan dilediği miktarda mal satamaz. Tüketicinin belirli bir fiyat seviyesine kadar fedakârlık edebileceği …
Fiyatın Oluşumu:Fiyat oluşumunda reticilerin üretim miktarı (arz), tüketicilerin tüketim istekleri (talep) devlet ve diğer ülkelerin aldığı kararlar etkili olmaktadır. Tarafların fiyat üzerine etkileri piyasa çeşitlerine göre değişir. Tam Rekabet Piyasasında Fiyat Oluşumu: Ekonomilerin dengede gelişmesi için uygun olan piyasalar tam rekabet piyasalarıdır. Ülkeler tam rekabet piyasası koşullarının işletilmesinden yana politikalar izlerler. Tam Rekabet Piyasasının Özellikleri: – …
Tekelci Rekabet Piyasaları (Monopol): Bu piyasada üretici sayısı tek el olan veya bir kaç tane olan pazarlardır. Bu pazarlarda büyük firmaların sözü geçer. Ürettikleri ürün fiyatlarını kendilerine göre belirleyebilirler. Arz ve talep kanunu kuralları uygulanmaz. Ürünü üreten en fazla bir kaç firma vardır. Fiyat ve arz miktarı onların isteklerine göre değişebilir. Ülkemizde son yıllarda yaşanan ekonomik …
Tam Rekabet Piyasası: Piyasada çok sayıda satıcı ve alıcının olduğu,piyasalara giriş ve çıkışın serbest olduğu,kişilerin tam bilgiye sahip olduğu ve malların birbirinin aynısı(homojen) olduğu piyasaya denir. Bu piyasada alıcı ve satıcı sayısı fazladır. Alıcıların ve satıcıların fazla olduğu piyasalarda arz ve talebe göre fiyat kendiliğinden oluşur. Bu piyasalara mükemmel piyasalar da denebilir. Tam rekabet piyasasında …
PİYASA Piyasa: Talep ettikleri mal ve hizmetler karşılığında para vermek isteyen alıcılarla, para karşılığında mal ve hizmet sunmak isteyen satıcıların buluştukları yer piyasa olarak tanımlanır. Alıcı ve satıcıların (arz ve talebin) birbirleriyle karşılaşmalarına imkan sağlayan örgütlü birim piyasayı oluşturur. Piyasanın oluşması için satıcı ile alıcının belirli bir yerde buluşması gerekli değildir. Piyasa bir yer olabileceği gibi …
ARZ 2.2. Arz: Arz kısaca sunmak anlamını taşır. Arz, mal veya hizmetlerin belirli bir piyasada, belirli bir zamanda ve belirli bir fiyattan satışa sunulmasıdır. Pazarlarda, marketlerde, mağazalarda, istediğimiz ürünleri satın almaya hazır buluruz. Pazarlardaki ürün miktarı arzı ifade eder. Arzın özellikleri: – Ürünlerin sunulduğu bir piyasa bulunmalıdır. – Belirli bir zaman dilimi olmalıdır. – Belirlenmiş fiyatlar …
TALEP 2.1. Talep: Talep satın alma isteği demektir. Satın alma arzusunu ve isteğini yansıtır. Ancak, her istek ve arzu talep anlamına gelmez. Bir isteğin ekonomik anlamda talep olması için yeterli satın alma gücü ile desteklenmiş olması gerekir. Alım gücü yüksek olan kişinin araba alma isteği bir taleptir. Ancak alım gücü olmayan kişi için böyle bir istek …
FİYAT 1. Fiyat Tanımı: Fiyat, bir mal ya da hizmetin elde edilmesi için bunlar karşılığında verilen bir miktar para, malların değişim oranıdır. Malın diğer bir mal ile değiştirilmesine takas denir. İlkel toplumlarda ihtiyaçlar malın, diğer bir mal ile değiştirilmesi ile karşılanmıştır. Yapılan değişimlerde zamanla sorunlar yaşandığından bir değişim aracına ihtiyaç duyulmuştur. Değişimde yaşanan zorlukları gidermek amacıyla değerli …
Sosyalist Sistem İktisadi Görüş: Sosyalizmin temelinde Marxçılık ve Lenincilik vardır. Komünizmin ilk başladığı dönemde gelişmiştir. Bu sistemde girişimciler ve halk Kapitalisler kadar hür ve serbest değildir. Esas amacı burjuvanizme karşı çıkmak, sınıf aryrımına ve sömürücülüğe bir son vermektir.Görünüşte ilk göze çarpan eşitlik ve adalettir. Sistemin başında PLANCI adı verilen devlet yöneticileri vardır. Onların istek ve tercihlerine …
Kapitalist Sistem İktisadi Görüş: Kapitalizim de temel olarak Adam Smith’in ekolünü benimsemiş ve serbest ekonominin temelleri atılmıştır. Bu sisteme göre üretim faktörlerinden sermaye ve toprağın (doğa) özel mülkiyette olduğunu belitmiştir. Ekonomide teşviklerin piyasa fiyatlarına dayandığı bir sistemdir. Kapitalizmin işleyişi karmaşıktır, bununla birlikte sistemin dört temel unsuru bulunmaktadır: – Serbest girişimcilik ve serbest seçim – Özel mülkiyet …
Keynesyen İktisadi Görüş: John Maynard KEYNES’in iktisadi kuramıdır. Wicksell, Bernecer, Kahn’ın çalışmalarından etkilenmiştir. Ona göre Klasik iktisadi ekol talebe yeterince önem vermemiş. Geçici durumlar dışında ekomominin tam istihdahdam da çalıştığını varsaymışlardır. İktisatçımız klasiklerin tersine arza değil “talebe” dikkatleri çekmiştir. Ortaya konan sistemin temel çizgileri şöyledir: – Devlet özel girişimciye zarar vermeden ekonomiye etkili bir müdahele yapmalıdır …
Klasik İktisadi Görüş: Klasik iktisadın temelini Adam Smith atmıştır. Ekonominin sosyolojik bir yapı olduğunu ve “Herşey ekonomide dengededir, hiçbir müdahele yapılmamalıdır” demektedir ve bir görünmez el tarafından ekonominin idare edildiğini savunur. Bunun ardından Ricardo, Mill, Malthus ve Say isimli iktisatçılar Klasik Ekolü ortaya çıkarmışlardır. Ortaya konan sistemin temel çizgileri şöyledir: – Ekonomiye hiçbir müdahele yapılmamalıdır,bırakınız yapsınlar,bırakınız …
İKTİSAT İktisat Tanımı: İktisat bireylerin ihtiyaçlarını karşılamak için kıt olan kaynakları kullanarak fayda sağlamaktır. Bunları sağlamak için yani iktisat (ekonomi) için için girişimcilerin olması ve işletmelerin bulunması gerekir. Girişimcinin Tanımı: Girişimci, üretim elemanlarını (doğa, emek, sermaye) sistemli ve bilinçli bir şekilde bir araya getirerek mal ve hizmet üretimini sağlayan kişidir. İşletmenin Tanımı: İşletme, üretim faktörlerini planlı ve sistemli …
PERAKENDE SÖZLÜĞÜ Perakende Sözlüğü (Jargonu): Türk perakendecilik sektöründe çeşitli kavram ve tanımlar kullanılmaktadır. Bunların hepsine birden Perakende Jargonu (Jargon: Belli bir alana veya dar bir çevreye özgü kelime ve deyimler, sözlük) denilmektedir. 1+2 Bedelsiz: Bir ürün alana diğeri bedelsiz olan 3P: Price-Fiyat, Product-Ürün, Profit-Kâr Aksiyon: Fiyat indirimi Alan Kullanım Bedeli: Marketlerin ürünleri özel yerlerde sergilemeleri karşılığında …
KÂR KAVRAMI Ekonomik Kar : Elde edilen toplam hasılatın toplam fırsat maliyetini aşan kısmıdır. Ekonomik Kar = Toplam Hasılat – Kullanılan tüm girdilerin toplam fırsat maliyeti Ekonomik Kar = Toplam Hasılat – (Açık + Örtük maliyetler ) Muhasebe Karı = Toplam Hasılat – Açık maliyetler İlgili Kategoriler Mülakat Kavramları
FAKTÖR PİYASALARI Üretim faktörlerinin (işgücü,sermaye ve toprak)alınıp satıldığı piyasalardır Faktör Talebi: Faktörlere olan talebin özelliği türev talep olmasıdır. Türev Talep: Ekonomik birimlerin mallara olan doğrudan taleplerinin,bu malların üretiminde kullanılacak kaynaklara dolaylı olarak yarattığı taleptir. Faktör Talebini Etkileyen Etmenler 1–Talep edilen malın miktarı: Eğer bir mala olan talep artarsa,bu malı üretmek için kullanılan kaynaklara olan talepte artar. 2-Faktörün …
FAİZ ORANLARININ FAKLILAŞMASININ NEDENLERİ a)Risk: Risk arttıkça faiz yükselir b)Vade: Borcun geri ödeneceği süre uzadıkça faiz artar c)Likidite: Belli borç araçlarının paraya çevrilmesi zorlaştıkça risk ve faiz artar. d)Rant: Toprak arzının toprak talebine göre sınırlı olması durumunda kullanım karşılığı ödenen bedeldir.toprağın arz eğrisi tam inelastik tir(sıfır esnekliğe sahiptir)İktisatçılar ekonomik rant kavramı üzerinde dururlar. Ekonomik Rant: Arzı sabit olan …
Düzenleyici Vergiler: Amacı bir mal veya hizmetin dışsal maliyetini marjinal özel maliyetine eklemektir. 1-Uygulaması sonucunda marjinal sosyal maliyet,marjinal sosyal faydaya eşittir. 2-Elde edilecek gelir bir yandan 3.kişilerin vergi yükünü azaltır, diğer yandan kamu hizmetleri için kullanılırsa dışsal maliyete sebep olanlar 3.kişilere gelir transferi yapmış olur. Bu nedenle 3.kişilerin zararı azalır. İlgili Kategoriler Mülakat Kavramları
KURUMSAL MALLAR 1)Özel Mallar: Sadece satın alan için fayda sağlayan mallardır. 2)Dışsal Fayda Sağlayan Mallar: Satın alınan bir mal veya hizmetin bu mal veya hizmetin için herhangi bir bedel ödemeyen 3.kişilere fayda sağladığı mallardır. 3)Kurumsal Mallar: Toplumun tüm üyelerinin herhangi bir bedel ödemeden tüketebileceği ve bir kişinin tüketiminin bir başkasının tüketimine engel teşkil etmediği mallardır.özelliklerinden …
DIŞSALLIK Karar vericilerin üretim veya tüketim faaliyetinden dolayı 3.kişilere yükledikleri maliyetler veya sağladıkları faydalardır. 1-Dışsallıklar hem üretici hem de tüketici tarafından meydana getirilebilirler. 2- Dışsallıklardan dolayı katlanılan maliyetler veya faydaları fiyatlandırmak zordur. 3-Kamusal mallar dışsallıkların özel bir türüdür.4- Dışsallıklar pozitif veya negatif olabilir. a) Negatif Dışsallık: Özel tüketim veya üretim faaliyetlerinin tüketici veya üretici tarafından ödenmeyen maliyettir. …
SÜBVANSİYONLAR Düzenleyici vergilerin temeline dayanan negatif bir vergi olarak düşünülebilir.amaç tüketici ve üretici tarafından yapılan ödemeleri azaltmaktır.Pozitif dışsallık meydana getiren bir ekonomik faaliyetin marjinal dışsal faydasını içselleştirmek için kullanılır.Uygulaması tüketicinin ödediği fiyatı düşürür,bu tür uygulamada sübvansiyon miktarı mal veya hizmetin marjinal dışsal maliyetine eşittir. İlgili Kategoriler Mülakat Kavramları
KRİTİK BİLGİLER Öğrenilmiş çaresizlik klasik koşullanma, kendini gerçekleştiren kehanet edimsel koşullanma ilkesidir. Kaçma koşullanması klasik koşullanma yoluyla, kaçınma koşullanması edimsel koşullanma yoluyla öğrenilir. Dersin hedeflerini açıklama (hedeften haberdar etme) ve konu başlıklarını açıklama öncelikle güdülemeyi sağlar. Bir öğremende bulunması gereken yeterliklerin en fazla olanından en aza doğru sıralanışı; alan bilgisi, öğretmenlik meslek bilgisi, genel yetenek …
DÜNYADAKi GELİŞMELER Bilimsel ve Teknolojik Gelişmelerin Etkileri Günümüzde insanları etkileyen, bilimsel alanda devrim niteliğindeki en önemli gelişme “nanoteknoloji”dir. Bu çalışmalar sonucunda ise 1996’da “Dolly” adı verilen koyun kopyalandı. Ülkemizde de 2007 yılında “Oyalı ” adı verilen ilk koyun kopyalandı. 1986’daki Çernobil kazası çevre sorunlarına duyarlılığı arttırmıştır. DEĞİŞEN DÜNYA VE TÜRK DIŞ POLİTİKASI TÜRK DIŞ POLİTİKASININ …
ORTA DOĞU VE AFGANİSTAN’DAKİ GELİŞMELER Körfez Savaşları Irak, borçlarını ödeyebilmek, sanayileşmesini sürdürmek ve askeri yönden yeniden güçlenebilmek için, Kuveyt’in günlük limitten fazla petrol çıkararak kendisini zarara uğrattığı iddiasını öne sürerek bu devletten 24 milyar dolar istedi. Bu isteklerin kabul edilmemesi üzerine Irak birlikleri, 2 Ağustos 1990 günü Basra Körfezi’nin doğusunu ve Kuveyt’teki zengin petrol yataklarını …
YENİ OLUŞUM SÜRECİNDE BALKANLAR Yugoslavya Sosyalist Federal Cumhuriyeti’nin Dağılması 1945’te yapılan seçimleri kazanan Tito, Yugoslavya Federal Halk Cumhuriyeti’ni kurarak ülkedeki krallık yönetimine son verdi. Yugoslavya; Slovenya, Hırvatistan, Bosna-Hersek, Karadağ, Sırbistan, Makedonya Federal Cumhuriyetleri ile Voyvodina ve Kosova özerk bölgelerinden oluşturuldu. 1974 Anayasası ile Tito ömür boyu devlet başkanı seçildi. Tito’nun 1980’de ölümünden sonra Aralık 1987’de …
TÜRKiYE VE AVRUPA BiRLiĞİ Türkiye’nin AB Serüveni Ankara Anlaşması ve Katma Protokol Türkiye, Temmuz 1959’da Topluluğa tam üyelik için başvurmuştur. AET tarafından verilen cevapta, Türkiye’nin kalkınma düzeyinin tam üyeliğin gereklerini yerine getirmeye yeterli olmadığı bildirilmiş ve tam üyelik şartları gerçekleşinceye kadar geçerli olacak bir ortaklık anlaşması imzalanması önerilmişti. Bu gelişmeler sonucunda 12 Eylül 1963’te “Ankara …