Kurumlar vergisi ders notları



VERGİ HUKUKU TESTİ ÇÖZ

TÜRK VERGİ SİSTEMİ TESTİ ÇÖZ

K.V Sermaye şti’leri, koop. , ikt. kamu kuruluşları, dernek ve vakıflara ait ikt. işletmeler ve iş ortaklıklarının belirlenen esaslara göre safi kazancı üzerinden hesaplanır.

KV MÜKELLEFLERİ Bir hesap dönemi içinde elde etmiş oldukları kazançlar K.V’ne tabi olan tüzel kişiler şunlardır:

1- Sermaye Şirketleri  A.Ş, Ltd, Hisseli Komandit Şirket, Nitelikleri itibariyle yukarıdaki üç şirket türüne benzeyen yabancı ştiler, Yatırım Ortaklıkları veFonları,

 2- Koop. 3-İkt Kamu Kuruluşları 4- Dernekler ve Vakıflara Ait İşletmeler 5- İş Ortaklıkları.

Kurulacak olan iş ortaklığının, KV mükellefi sayılabilmesi için; Ortaklardan en az birisinin KV mükellefi olması, Ortaklığın belli bir işi sonuçlandırmak üzere yazılı bir söz. İle kurulması,konusunun belli bir iş olması,  Birlikte yapılacak işin, belli bir süre içinde gerçekleştirilmesinin öngörülmesi, İş ortaklığı ile işveren arasında bir taahhüt sözleşmesinin olması, Tarafların, müştereken taahhüt edilen işin, tamamından işverene karşı sorumlu olmaları, İşin bitiminde kazancın paylaşılması İşin bitimi ile mükellefiyetle ilgili ödevlerin tamamının yerine getirilmesiyle mükellefiyetin sona ermesi.

2.1. TAM MÜKELLEFİYET 1. Mad. yazılı tüzel kişilerden kanuni veya iş merkezi TR’de bulunanlar gerek TR’de gerekse yabancı memleketlerde elde ettikleri kurum kazançları üzerinden vergilendirilir. Kanuni  merkezi,  İş merkezi, ya da her ikisi TR’de olanlar, tam mükellefiyete tabidir. 

Kanuni Merkez : Vergiye tabi kurumların kuruluş kanunlarında, tüzüklerinde, ana statülerinde veya sözleşmelerinde gösterilen merkezdir.

İş Merkezi İş bakımından işlemlerin fiilen toplandığı ve yönetildiği merkezdir. İş merkezi İmalatın,  personelin, hizmet ifalarının, gelir ve giderlerin yoğunlaştığı, Genel kurul ve yönetim kurulunun toplandığı, Kurumun fiili yöneticilerinin bulunduğu, Kurum idare servislerinin yoğun olarak bulunduğu ve Kurumun 3. şahıslarla ilişkilerinin yürütüldüğü yerdir. Kanuni merkezi TR’de bulunmamakla beraber, iş merkezi TR bulunan kurumlar tam mükellefiyete tabidir. 

2.2. DAR MÜKELLEFİYET 1.mad. yazılı kurumlardan kanuni ve iş merkezlerinden her ikisi de TR içinde bulunmayanlar, yalnız TR’de elde ettikleri kurum kazançları üzerinden vergilendirilir.

Dar mükellefiyette kurum kazancı a) TR’de iş yeri olan veya daimî temsilci bulunduran yabancı kurumlar tarafından bu yerlerde veya bu temsilciler vasıtasıyla yapılan işlerden elde edilen ticarî kazançlar ( kurumların ihraç edilmek üzere TR’de satın aldıkları malları TR’de satmaksızın yabancı ülkelere göndermelerinden doğan kazançlar, TR’de elde edilmiş sayılmaz.) b) TR’de bulunan ziraî işletmelerden elde edilen kazançlar.

  1. c) TR’de elde edilen serbest meslek kazançları. ç) Taşınır, taşınmaz ve hakların TR’de kiralanmasından elde edilen iratlar.
  2. d) TR’de elde edilen menkul sermaye iratları. e) TR’de elde edilen diğer kazanç 
  1. KV MUAFİYETLERİ Kamu tarafından çeşitli amaçları gerçekleştirmek üzere kurulan kuruşlara tanınan muafiyetlerdir.Sayılan kurumların bir kısmı hiçbir koşul aranmaksızın K.V’den muaf olmakta bir kısım kurumların muafiyeti ise belirli şartlara bağlanmıştır.
  2. KURUM KAZANCININ TESPİTİNDE GİDERLER Belli bir hesap döneminin safi kazancı, o dönemde kurum faaliyetleri sonucunda elde edilen gayri safi hasılattan, söz konusu kazancın elde edilmesi ve idamesi için yapılan tüm giderlerin indirilmesi sonucu bulunur. K.V’ne tabi safi kurum kazancının tespitinde, GVK’nun ticari kazanca ilişkin hükümleri de geçerli olduğundan, safi tutara ulaşmak için gider olarak kabul edilen indirimler, K.V mükellefleri için de geçerlidir.
  3. İNDİRİLECEK GİDERLER 1) Menkul kıymet ihraç giderleri. 2) Kuruluş ve örgütlenme giderleri. 3) Genel kurul toplantıları için yapılan giderler ile birleşme, devir, bölünme, fesih ve tasfiye giderleri. 4) Sermayesi paylara bölünmüş komandit şirketlerde komandite ortağın kâr payı.

5) Katılım bankalarınca katılma hesabı karşılığında ödenen kâr payları. 

indirimi kabul edilmeyen gid.  1) Öz sermaye üzerinden ödenen veya hesaplanan faiz. 2) Örtülü sermaye üzerinden ödenen veya hesaplanan faiz, kur farkı

3) Transfer fiyatlandırması yoluyla örtülü olarak dağıtılan kazançlar.4) Her ne şekilde olursa olsun ayrılan yedek akçeler

5) Bu Kanuna göre hesaplanan K.V ile her türlü para ve vergi cezaları, 6183’ e göre ödenen cezalar, gecikme zamları ve faizler

6) Menkul kıymetlerin itibarî değerlerinin altında ihracından doğan zararlar ile bunlara ödenen komisyonlar

7) Kiralama yoluyla edinilen veya işletmede kayıtlı olan; taşıtlardan işletmenin esas faaliyet konusu ile ilgili olmayanların gider ve amortismanları.

8) Sözleşmelerde ceza şartı olarak konulan tazminatlar hariç olmak üzere kurumun kendisinin, ortak, yönetici ve çalışanlarının suçlarından doğan maddî ve manevî zarar tazminat giderleri. 9) Basın yoluyla işlenen fiillerden veya radyo ve televizyon yayınlarından doğacak maddî ve manevî zararlardan dolayı ödenen tazminat giderleri. 10) Her türlü alkol ve alkollü içkiler ile tütün ve tütün mamullerine ait ilan ve reklam giderlerinin % 50’si.

  1. DİĞER İNDİRİMLER KV matrahının tespitinde; bey. Üzerinde gösterilmek şartıyla, kurum kazancından sırasıyla aşağıdaki indirimler yapılır
  2. a) % 100’ü oranında hesaplanacak “Ar-Ge indirimi”. b) Sponsorluk harcamaları ( Amatör spor dalları için tamamı, profesyonel spor dalları için % 50’si. )
  3. c) Genel ve özel bütçeli kamu idarelerine, il özel idarelerine, beled. ve köylere, Bakanlar Kurulunca vergi muafiyeti tanınan vakıflara ve kamu yararına çalışan dernekler ile ar-ge faaliyetinde bulunan kurum ve kuruluşlara makbuz karşılığında yapılan bağış ve yardımlar toplamının o yıla ait kurum kazancının % 5’ine kadar olan kısmı. ç) Yukarıda sayılan kamu kurum ve kuruluşlarına bağışlanan okul, sağlık tesisi, yurt, çocuk yuvası, huzurevi, bakım ve rehabilitasyon merkezi inşası dolayısıyla yapılan harcamalar veya bu tesislerin inşası için bu kuruluşlara yapılan her türlü bağış ve yardımlar ile mevcut tesislerin faaliyetlerini devam ettirebilmeleri için yapılan her türlü nakdî ve aynî bağış ve yardımların tamamı. d) Genel ve özel bütçeli kamu idareleri, il özel idareleri, belediyele, köyler, Bakanlar Kurulunca vergi muafiyeti tanınan vakıflar ve kamu yararına çalışan dernekler ile bilimsel araştırma ve geliştirme faaliyetinde bulunan kurum ve kuruluşlar tarafından yapılan, Kültür ve Turizm Bakanlığınca desteklenen bağış ve yardımlar. e) Bakanlar Kurulunca yardım kararı alınan doğal afetler dolayısıyla Başbakanlık aracılığı ile makbuz karşılığı yapılan aynî ve nakdî bağışların tamamı. f) İktisadi işletmeleri hariç, TR Kızılay Derneğine makbuz karşılığı yapılan nakdi bağış veya yardımların tamamı.

Bağış ve yardımların nakden yapılmaması halinde, bağışlanan veya yardımın konusunu oluşturan mal veya hakkın maliyet bedeli veya kayıtlı değeri, bu değer mevcut değilse VUK hükümlerine göre takdir komisyonlarınca tespit edilecek değeri esas alınır. 

  1. ZARAR MAHSUBU Geçmiş Yıl Zararları KV matrahının tespitinde, yurt içi faaliyetlere ilişkin geçmiş yıl zararları bey.de her yıla ilişkin tutarlar ayrı ayrı gösterilmek ve beş yıldan fazla nakledilmemek şartıyla indirim konusu yapılır.

Devralınan veya Bölünen Kurumlara Ait Zarar Devralınan kurumların devir tarihi itibarıyla öz sermaye tutarını geçmeyen zararları ile tam bölünme işlemi sonucu bölünen kurumdaki öz sermayesinin devralınan tutarını geçmeyen ve devralınan kıymetle orantılı zarar

Şartları ; Son beş yıla ilişkin K.V bey.’nin kanuni süresinde verilmesi. Devralınan kurumun faaliyetine devir veya bölünmenin meydana geldiği hesap döneminden itibaren en az beş yıl süreyle devam edilmesi.

7.3. Yurtdışı Zarar Mahsubu Beş yıldan fazla nakledilmemek şartıyla yurt dışı faaliyetlerden doğan zararlar; Faaliyette bulunulan ülkenin vergi kanunlarına göre beyan edilen vergi matrahlarının zarar dahil, her yıl o ülke mevzuatına göre denetim yetkisi verilen kuruluşlarca rapora bağlanması, ve Bu raporun aslı ile tercüme edilmiş bir örneğinin TR’deki ilgili vergi dairesine ibrazı,  halinde indirim konusu yapılır. 

  1. ÖRTÜLÜ SERMAYE Kurumların, ortaklarından veya ortaklarla ilişkili olan kişilerden doğrudan veya dolaylı olarak temin edip işletmede kullandıkları borçların, hesap dönemi içinde herhangi bir tarihte kurumun öz sermayesinin üç katını aşan kısmı, ilgili hesap dönemi için örtülü sermaye sayılır. 

(1)  ilişkili şirketlere finansman temin eden kredi şirketlerinden yapılan borçlanmalar hariç olmak üzere, ana faaliyet konusuna uygun olarak faaliyette bulunan ve ortak veya ortakla ilişkili kişi sayılan banka veya benzeri kredi kurumlarından yapılan borçlanmalar % 50 oranında dikkate alınır.

(2) a) Ortakla ilişkili kişi, ortağın doğrudan veya dolaylı olarak en az % 10 oranında ortağı olduğu veya en az bu oranda oy veya kâr payı hakkına sahip olduğu bir kurumu b) Öz sermaye, kurumun  hesap dönemi başındaki öz sermayesini,  ifade eder.

(3) Kurumların İMKB de işlem gören hisselerinin edinilmesi durumunda, söz konusu hisse nedeniyle ortak veya ortakla ilişkili kişi sayılanlardan temin edilen borçlanmalarda en az % 10 ortaklık payı aranır. 

Örtülü sermaye sayılman haller: a) Kurumların, ortaklarının veya ortaklarla ilişkili kişilerin sağladığı gayrinakdî teminatlar karşılığında 3.kişilerden yapılan borçlanmalar b) Kurumların iştiraklerinin, ortaklarının veya ortaklarla ilişkili kişilerin, banka ve finans kurumlarından ya da sermaye piyasalarından temin ederek kullandırdığı borçlanmalar.c) bankalar tarafından yapılan borçlanmalar.d)Finansal kiralama şirketlerinin bu faaliyetleri ile ilgli olarak ilişkili kişilerden yaptığı borçlanmalar.

Örtülü sermaye üzerinden kur farkı hariç, hesaplanan faiz vb..tutarlar, GVK ve KVK uygulanmasında, borç alan ve borç veren nezdinde,  dağıtılmış kâr payı ; dar mükellefler için ana merkeze aktarılan tutar sayılır.Düzeltme, örtülü sermayeye ilişkin kur farklarını da kapsayacak şekilde, taraf olan mükellefler nezdinde  düzeltilir. Düzeltmenin yapılması için örtülü sermaye kullanan kurum adına tarh edilen vergilerin kesinleşmiş ve ödenmiş olması şarttır. 

9.TRANSFER FİYATLANDIRMASI YOLUYLA ÖRTÜLÜ KAZANÇ Kurumlar, ilişkili kişilerle emsallere uygunluk ilkesine aykırı olarak tespit ettikleri bedel veya fiyat üzerinden mal veya hizmet alım ya da satımında bulunursa, kazanç tamamen veya kısmen transfer fiyatlandırması yoluyla örtülü olarak dağıtılmış sayılır. Alım, satım, inşaat, kiralama, ödünç para alınması verilmesi gibi işlemler hizmet alım ya da satımı olarak değerlendirilir.

İlişkili kişi;Kurumların kendi ortakları veya ortaklarının ilgili bulunduğu gerçek kişi veya kurum ile idaresi, denetimi ve sermayesi bakımından doğrudan veya dolaylı olarak bağlı bulunduğu ya da nüfuzu altında bulundurduğu gerçek kişi veya kurumları ifade eder. Ortakların eşleri, ortak veya eşlerin üstsoy ve altsoyu ile 3. dahil yansoy hısımları ve kayın hısımları ilişkili kişi sayılır.

Emsallere uygunluk ilkesi, ilişkili kişilerle yapılan mal veya hizmet alım ya da satımında uygulanan fiyat veya bedelin, aralarında böyle bir ilişkinin bulunmama sı durumunda oluşacak fiyat veya bedele uygun olmasını ifade eder.

ilişkili kişilerle yapılan  işlemlerde uygulanan yöntemler  a) KFY: Mükellefin uygulayacağı emsallere uygun satış fiyatının, karşılaştırılabilir mal veya hizmet alım ya da satımında bulunan ve aralarında herhangi bir şekilde ilişki bulunmayan gerçek veya tüzel kişilerin birbirleriyle yaptıkları işlemlerde uygulayacağı piyasa fiyatı ile karşılaştırılarak tespit edilmesini ifade eder.

  1. b) Maliyet artı: Emsallere uygun fiyatın, ilgili mal veya hizmet maliyetlerinin makul bir brüt kâr oranı kadar artırılması suretiyle hesaplanmasıdır.
  2. c) Yeniden satış fiyatı: Emsallere uygun fiyatın, işlem konusu mal veya hizmetlerin aralarında herhangi bir şekilde ilişki bulunmayan gerçek veya tüzel kişilere yeniden satılması halinde uygulanacak fiyattan, makul bir brüt satış kârı düşülerek hesaplanmasını ifade eder.

Diğer yöntemler;İşleme Dayalı Net Kar Marjı, Kar Bölüşüm Yöntemi

  1. K.V İSTİSNALARI 10.1. İştirak Kazançları Kurumların, tam mükellefiyete tabi başka bir kurumun sermayesine katılmaları nedeniyle elde ettikleri kazançlar kurucu senetleri ve diğer intifa senetlerinden elde ettikleri kâr paylarıdır. 
  1. Yurt Dışı İştirak Kazançları Tam mükellef kurumların yurt dışında elde ettikleri iştirak kazançları istisnadır. İştirak edilen kurumun anonim veya limited şirket niteliğinde bir şirket olması, İştirak edilen kurumun kanuni ve iş merkezinin TR’de bulunmaması, İştirak payını elinde tutan kurumun, yurt dışı iştirakin ödenmiş sermayesinin en az %10’una sahip olması, İştirak kazancının elde edildiği tarih itibarıyla, iştirak payının kesintisiz olarak en az bir yıl süre ile elde tutulması, İştirak kazancının iştirak edilen kurumun faaliyette bulunduğu ülke vergi kanunları uyarınca en az %15 oranında vergi yükü taşıması, İştirak kazancının, elde edildiği hesap dönemine ilişkin K.V bey.nin verilmesi gereken tarihe kadar TR’ye transfer edilmesi.
  1. Yurt Dışı İştirak Hissesi Satış Kazancı İstisnası Kazancın elde edildiği tarih itibarıyla aralıksız en az bir yıl süreyle nakit varlıklar dışında kalan aktif toplamının % 75 veya daha fazlası, kanunî veya iş merkezi TR’de bulunmayan A.Ş veya LTD niteliğindeki şirketlerin her birinin sermayesine en az % 10 oranında iştirakten oluşan tam mükellefiyete tâbi anonim şirketlerin, en az iki tam yıl süreyle aktiflerinde yer alan yurt dışı iştirak hisselerinin elden çıkarılmasından doğan kurum kazançları kurumlar vergisinden müstesnadır. 
  1. Emisyon Primi İstisnası A. Ş lerin gerek kuruluşlarında gerekse sermayelerini artırdıkları sırada çıkardıkları payların, itibari değerin üzerinde bir bedelle elden çıkarılması halinde oluşan kazançlar kurumlar vergisinden istisna edilmiştir.
  1. Yatırım Fon ve Ortaklıklarının Kazançlarına İlişkin İstisna TR’de kurulmuş olmak kaydıyla; Menkul kıymet yatırım fonları veya ortaklıklarının portföy işletmeciliğinden doğan kazançları, Girişim sermayesi yatırım fonları veya ortaklıklarının kazançları, Gayrimenkul yatırım fonları veya ortaklıklarının kazançları, Emeklilik yatırım fonlarının kazançları, Konut finansmanı fonları ile varlık finansmanı fonlarının kazançları,  K.V den  istisnadır. 
  1. Taşınmaz ve İştirak Hissesi Satış Kazancı Kurumların, en az iki tam yıl süreyle aktiflerinde yer alan taşınmazlar ve iştirak hisseleri ile aynı süreyle sahip oldukları kurucu senetleri, intifa senetleri ve rüçhan haklarının satışından doğan kazançların % 75’lik kısmı kurumlar vergisinden müstesnadır.
  1. Bankalara veya TMSF’ye Borçlu Durumda Olanlara Tanınan İstisnaBankalara borçları nedeniyle kanuni takibe alınmış veya TMSF ye borçlu durumda olan kurumların sahip oldukları taşınmazlar, iştirak hisseleri, kurucu senetleri ve intifa senetleri ile rüçhan haklarının, bu borçlara karşılık bankalara veya bu Fona devrinden sağlanan hasılatın bu borçların tasfiyesinde kullanılan kısmına isabet eden kazançların tamamı 
  1. Yurtdışı Şube Kazançları Tam mükellef kurumların yurt dışında bulunan iş yerleri veya daimi temsilcileri aracılığıyla elde ettikleri kurum kazançları;

Doğduğu ülke vergi kanunları uyarınca en az %15 oranında gelir ve kurumlar vergisi benzeri toplam vergi yükü taşıması, Elde edildiği hesap dönemine ilişkin yıllık KV beyannamesinin verilmesi gereken tarihe kadar TR’ye transfer edilmiş olması,kaydıyla KV den istisna olacaktır. 

  1. Yurtdışı İnşaat, Onarım, Montaj İşleri ile Teknik Hiz.den Sağlanan Kazançlar Kurumların yurt dışında yapmış oldukları inşaat, onarım, montaj işleri ile teknik hizmetlerden sağlanarak TR’de genel sonuç hesaplarına aktardıkları kazançlar herhangi bir şartla sınırlı olmaksızın kurumlar vergisinden müstesnadır.
  1. Eğt. Kurumları ve Rehabilitasyon Merkezlerinin Kazançlarına İlişkin İstisna Eğitim ve öğretim işletmeleri ile rehabilitasyon merkezlerinin işletilmesinden elde edilen kazançlar, bu kuruluşların faaliyete geçtiği hesap döneminden itibaren beş hesap dönemi boyunca kurumlar vergisinden istisna edilmiştir.
  2. Risturn İstisnası Tüketim, üretim ve kredi kooperatiflerinin ortakları için hesapladıkları risturnlar belirli şartlar altında kurumlar vergisinden istisna edilmiştir.
  3. YATIRIM İNDİRİMİ İSTİSNASI
  1. İNDİRİMLİ GV – KV 1) Finans ve sigortacılık sektörlerinde faaliyet gösteren kurumlar, iş ortaklıkları Hazine Müsteşarlığı tarafından teşvik belgesine bağlanan yatırımlardan elde edilen kazançlar, yatırımın kısmen veya tamamen işletilmesine başlanılan hesap döneminden itibaren yatırıma katkı tutarına ulaşıncaya kadar indirimli oranlar üzerinden K.V ‘ne tabi tutulur.

2) Yatırıma katkı tutarı, ind. KV uygulanmak suretiyle tahsilinden vazgeçilen vergi yoluyla yatırımların Devletçe karşılanacak tutarını, bu tutarın yapılan toplam yatırıma bölünmesi suretiyle bulunacak oran ise yatırıma katkı oranını ifade eder. Bakanlar Kurulu; kişi başına düşen milli gelir ve sosyo-ekonomik gelişmişlik düzeylerini dikkate alarak illeri gruplandırarak gruplar itibarıyla teşvik edilecek sektörleri ve bunlara ilişkin yatırım ve istihdam büyüklüklerini belirlemeye yetkilidir.

3) Yatırıma katkı ve vergi oranı farklı illerde aynı mükellef tarafından yapılan yatırımlarda, toplam yatırımın her bir ile isabet eden oranına göre ilgili ilin yatırıma katkı oranı ve indirimli vergi oranı uygulanır.

4) Şartların sağlanamadığının tespit edilmesi halinde, söz konusu vergilendirme döneminde indirimli vergi oranı uygulanması nedeniyle zamanında tahakkuk ettirilmemiş vergiler, vergi ziyaı cezası uygulanmaksızın gecikme faiziyle birlikte tahsil olunur.

5) Yatırımın faaliyete geçmesinden önce devri halinde, devralan kurum, aynı koşulları yerine getirmek kaydıyla indirimli vergi oranından yararlanır.

6) Yatırımın kısmen veya tamamen faaliyete geçmesinden sonra devri halinde indirimli vergi oranından devir tarihine kadar devreden, devir tarihinden sonra ise devralan, aynı koşulları yerine getirmek kaydıyla yatırıma katkı tutarının kalan kısmı için yararlanır.

7) Bu madde gelir vergisi mükellefleri hakkında da uygulanır.

8) Bu madde ile yatırımlara doğrudan destek sağlamak yerine yatırım tamamlandıktan sonra o yatırımdan elde edilecek kazanca vergi indirimi uygulanması öngörülmüştür.

  1. TAM MÜKELLEF KURUMLARCA YAPILACAK MAHSUPLAR 1- Yabancı Ülkelerde Ödenen Vergiler 2- Tevkif Suretiyle Kesilen Vergi  3- Geçici Vergi 
  1. KAR DAĞITIMINA BAĞLI STOPAJ ( TEMETTÜ TEVKİFATI)Tam mükellef kurumlar tarafından; Tam mükellef gerçek kişilere, GV , KV mükellefi olmayanlara ve bu vergiden muaf olanlara, Dar mükellef gerçek kişilere, Dar mükellef kurumlara , GV , KV ‘ den muaf olan dar mükelleflere, dağıtılan kar payları üzerinden %15 oranında gelir vergisi tevkifatı yapılacaktır. Tam mükellef kurumlar tarafından tam mükellef kurumlar ile TR’de daimi temsilci veya işyeri aracılığı ile kar payı elde eden dar mükellef kurumlara dağıtılan kar payları üzerinden kar dağıtımına bağlı gelir vergisi tevkifatı yapılmayacaktır. Karın sermayeye eklenmesi kar dağıtımı sayılmadığından, sermayeye ilave edilen bu tutar üzerinden gelir vergisi tevkifatı yapılmayacaktır.
  1. KV YÖNÜNDEN TASFİYE, BİRLEŞME, DEVİR, BÖLÜNME VE HİSSE DEĞİŞİMİ 1) Tasfiye dönemi: Tasfiye haline giren kurumların vergilendirilmesinde hesap dönemi yerine tasfiye dönemi geçerli olur.
  2. a) Tasfiye, kurumun tasfiyeye girmesine ilişkin genel kurul kararının tescil edildiği tarihte başlar ve tasfiye kararının tescil edildiği tarihte sona erer.
  3. b) Tasfiyenin başladığı takvim yılı içinde sona ermesi halinde, kurumun tasfiyeye girdiği tarihten başlar ve tasfiyenin bittiği tarihe kadar devam eder.
  4. c) Tasfiyenin zararla kapanması halinde tasfiye sonucu, önceki tasfiye dönemlerine doğru düzeltilir, anılan dönemlerde fazla ödenen vergi mükellefe iade edilir.

ç) Bir yıldan fazla süren tasfiyelerde tarh zamanaşımı, tasfiyenin sona erdiği dönemi izleyen yıldan itibaren başlar.

  1. d) Tasfiyeden vazgeçilmesi halinde, kurum hakkında tasfiye hükümleri uygulanmaz. tasfiyeden vazgeçme kararı, bu kararın alındığı dönemin başından itibaren geçerli olur. Tasfiyeden vazgeçme kararının alındığı tarihe kadar verilen tasfiye dönemi beyannameleri, normal faaliyet beyannamelerinin yerine geçer.

Örneğin, hesap dönemi takvim yılı olan Yıldız A.Ş. Genel Kurulu tasfiye kararı almış ve karar 25.03.08 tarihinde Ticaret Siciline tescil edilmiştir. Tasfiye işlemleri 26.10.10 tarihi itibariyle tasfiye kararının tescil edildiği tarihte sona ermiştir. Tasfiye halindeki Yıldız A.Ş.’nin tasfiye dönemleri itibariyle kar-zarar durumu aşağıdaki gibidir.

Tasfiye Dönemi Tutar ( TL) Faaliyet Sonucu
25/03/2008 – 31/12/2008 6.000 KAR
01/01/2009 – 31/12/2009 8.000 KAR
01/01/2010 – 26/10/2010 10.000 ZARAR
TASFİYE SONUCU 4.000 KAR

Tasfiyenin sonuçlandığı 26/10/2010 tarihinden itibaren 30 gün içerisinde verilecek kurumlar vergisi beyannamesi ile kesin tasfiye karı olan 4.000 TL beyan edilerek, bu beyanın yapıldığı tarihte geçerli olan kurumlar vergisi oranının uygulanması ile bulunacak vergiden, önceki tasfiye dönemlerine ilişkin olarak ödenen kurumlar vergisinin mahsup edilmesi (örneğimize ait toplam 14.000 TL’lık matraha isabet eden kurumlar vergisi) ve böylece kalan verginin mükelleften tahsil edilmesi veya mahsup edilecek verginin fazla olması halinde, fazla kısmın,iade edilmesi gerekir.

TASFİYE BEYANNAMESİ Tasfiye memurları tarafından tasfiyenin sonuçlandığı tarihten itibaren otuz gün içinde kurumun bağlı olduğu vergi dairesine verilir. beyannamelere, bilânço ve gelir tablosu ile tasfiye bilânçosuna göre ortaklara dağıtılan paralar ve diğer değerlerin ayrıntılı bir listesi eklenir.

Tasfiyeye giren kurumların; tasfiyeye giriş tarihine kadar olan faaliyetlerine ilişkin (kıst dönem)  KV  beyannamelerini K.V.K.’nın “Beyannamenin verilme zamanı ve yeri” başlıklı  hükmüne göre hesap döneminin kapandığı ayı takip eden dördüncü ayın yirmibeşinci günü akşamına kadar bağlı oldukları vergi dairesine vermeleri gerekir.

TASFİYE KARI Tasfiye halindeki kurumların vergi matrahı tasfiye kârıdır. Tasfiye kârı, tasfiye döneminin sonundaki servet değeri ile tasfiye döneminin başındaki servet değeri arasındaki olumlu farktır.

  1. a) Tasfiye kârı hesaplanırken; 1) Ortaklara veya kurum sahiplerine tasfiye esnasında avans olarak veya diğer şekillerde yapılan her türlü ödemeler tasfiyenin sonundaki servet değerine, 2) Mevcut sermayeye ilave olarak ortaklar veya sahipleri tarafından yapılan ödemeler ile tasfiye esnasında elde edilen ve vergiden istisna edilmiş olan kazanç ve iratlar tasfiye döneminin başındaki servet değerine, eklenir.

SERVET DEĞERİ Tasfiye döneminin başındaki ve sonundaki servet değeri, kurumun tasfiye dönemi başındaki ve sonundaki bilânçosunda görülen öz sermayesidir. Bir yıldan fazla süren tasfiyelerde izleyen tasfiye dönemlerinin başındaki servet değeri, bir önceki dönemin son bilânçosunda görülen servet değeridir. Servet değeri öz sermayeye eşit olduğuna göre, servet değeri, tasfiye dönemi başlangıcında ve her tasfiye dönemi sonunda çıkarılan bilançolardaki, aktif toplamdan borçların çıkartılması sonucu bulunur. 

TASFİYE MUAMELELERİTasfiye beyannamesinin verilmesiyle birlikte tasfiye memurları, işlemlerinin vergi kanunları yönünden incelenmesini bir dilekçe ile isterler. Dilekçenin verilmesinden itibaren en geç üç ay içinde vergi incelemelerine başlanarak aralıksız devam edilir. Vergi incelemesinin bitmesini izleyen otuz gün içinde vergi dairesi sonucu tasfiye memurlarına yazı ile bildirir. Buna göre kurumdan aranan vergilerin sonucu alınıncaya kadar tasfiye memurlarının sorumluluğu devam eder. 

KVK YÖNÜNDEN BİRLEŞME 1) Bir veya birkaç kurumun diğer bir kurumla birleşmesi, birleşme nedeniyle infisah eden kurumlar bakımından tasfiye hükmündedir. Ancak, birleşmede tasfiye kârı yerine birleşme kârı vergiye matrah olur.

2) Tasfiye kârının tespiti hakkındaki hükümler, birleşme kârının tespitinde de geçerlidir. münfesih kurumun veya kurumların ortaklarına ya da sahiplerine birleşilen kurum tarafından doğrudan doğruya veya dolaylı olarak verilen değerler, kurumun tasfiyesi halinde ortaklara dağıtılan değerler yerine geçer. Birleşilen kurumdan alınan değerler VUKunda yazılı esaslara göre değerlenir. 

DEVİR İŞLEMİ  ve DEVRİN ŞARTLARI   KVK uygulanmasında aşağıdaki şartlar dahilinde gerçekleşen birleşmeler devir hükmündedir:

  1. a) Birleşme sonucunda infisah eden kurum ile birleşilen kurumun kanunî veya iş merkezlerinin TR’de bulunması.
  2. b) Münfesih kurumun devir tarihindeki bilânço değerlerinin, birleşilen kurum tarafından bir bütün halinde devralınması ve aynen bilânçosuna geçirilmesi. 

 DEVİR HALİNDE VERGİLEME 1) Devirlerde, aşağıdaki şartlara uyulduğu takdirde, münfesih kurumun sadece devir tarihine kadar elde ettiği kazançlar vergilendirilir; birleşmeden doğan kârlar ise hesaplanmaz ve vergilendirilmez:

  1. a) Şirket yetkili kurulunun devre ilişkin kararının Ticaret Sicilinde tescil edildiği tarih, devir tarihidir. Münfesih kurum ile birleşilen kurum;

1) Devir tarihi itibarıyla hazırlayacakları ve müştereken imzalayacakları münfesih kuruma ait kurumlar vergisi beyannamesi ile,

2) Devir işleminin hesap döneminin kapandığı aydan kurumlar vergisi beyannamesinin verildiği ayın sonuna kadar geçen süre içerisinde yapılması halinde, münfesih kurumun önceki hesap dönemine ilişkin olarak hazırlayacakları ve müştereken imzalayacakları münfesih kuruma ait kurumlar vergisi beyannamesini,

birleşmenin Ticaret Sicili Gazetesinde ilan edildiği tarihten itibaren otuz gün içinde münfesih kurumun bağlı bulunduğu vergi dairesine verirler.

  1. b) Birleşilen kurum, münfesih kurumun tahakkuk etmiş ve edecek vergi borçlarını ödeyeceğini ve diğer ödevlerini yerine getireceğini münfesih kurumun birleşme sebebiyle verilecek olan kurumlar vergisi beyannamesinin ekinde vereceği bir taahhütname ile taahhüt eder.

BÖLÜNME a)Tam bölünme: Tam mükellef bir sermaye şirketinin tasfiyesiz olarak infisah etmek suretiyle bütün mal varlığını, alacaklarını ve borçlarını kayıtlı değerleri üzerinden mevcut veya yeni kurulacak iki veya daha fazla tam mükellef sermaye şirketine devretmesi ve karşılığında devredilen sermaye şirketinin ortaklarına devralan sermaye şirketinin sermayesini temsil eden iştirak hisseleri verilmesidir. 

  1. b) Kısmî bölünme:Tam mükellef bir sermaye şirketinin veya sermaye şirketi niteliğindeki bir yabancı kurumun TR’deki iş yeri veya daimî temsilcisinin bilânçosunda yer alan taşınmazlar ile en az iki tam yıl süreyle elde tutulan iştirak hisseleri ya da sahip oldukları üretim veya hizmet işletmelerinin bir veya birkaçını kayıtlı değerleri üzerinden aynî sermaye olarak mevcut veya yeni kurulacak tam mükellef bir sermaye şirketine devretmesidir. Ancak, üretim veya hizmet işletmelerinin devrinde, işletme bütünlüğü korunacak şekilde faaliyetin devamı için gerekli aktif ve pasif kalemlerin tümünün devredilmesi zorunludur. 

C )HİSSE DEĞİŞİMİ: Tam mükellef bir sermaye şirketinin, diğer bir sermaye şirketinin hisselerini, bu şirketin yönetimini ve hisse çoğunluğunu elde edecek şekilde devralması ve karşılığında bu şirketin hisselerini devreden ortaklarına kendi şirketinin sermayesini temsil eden iştirak hisselerini vermesidir. 

BÖLÜNME VE HİSSE DEVİR HALİNDE VERGİLEME Aşağıdaki şartlara uyulduğu takdirde bölünme suretiyle münfesih kurumun sadece bölünme tarihine kadar elde ettiği kazançlar vergilendirilir; bölünmeden doğan kârlar ise hesaplanmaz ve vergilendirilmez.

  1. a) Şirket yetkili kurulunun bölünmeye ilişkin kararının Tic. Sicilinde tescil edildiği tarih, bölünme tarihidir. Bölünen kurum ile bu kurumun varlıklarını devralan kurumlar,

1) Bölünme tarihi itibarıyla hazırlayacakları ve müştereken imzalayacakları bölünen kuruma ait kurumlar vergisi beyannamesi ile,

2) Bölünen kurumun önceki hesap dönemine ilişkin olarak hazırlayacakları ve müştereken imzalayacakları bölünen kuruma ait K.V bey.ni bölünmenin Ticaret Sicili Gazetesinde ilan edildiği tarihten itibaren otuz gün içinde bölünen kurumun bağlı olduğu vergi dairesine verirler.

  1. b) Bölünen kurumun varlıklarını devralan kurumlar, bölünen kurumun bölünme tarihine kadar tahakkuk etmiş ve edecek vergi borçlarından müteselsilen sorumlu olacaklarını ve diğer ödevlerini yerine getireceklerini, bölünen kurumun bölünme nedeniyle verilecek olan K.V bey.ne ekleyecekleri bir taahhütname ile taahhüt ederler.

İlgili Kategoriler

Hukuk Ders Notları



Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir