“Benim hizmet ettiğim kanunlar küçük parmağımı bile köle etmeye kalkarsa, neye mal olursa olsun gider, başka kanunlar ararım.”

Montaigne’ın bu sözleri, aşağıdaki kavramlardan hangisinin önemini vurgulamaktadır?

Aşağıdakilerden hangisi “siyaset felsefesi”nin ilgi alanı içindeki sorulardan biri değildir?  

Devlet dışında, ekonomik ilişkilerin, mesleki yapıların, dini kurumların oluşturduğu birtakım yapılanmalar vardır. Bu yapıların temel özelliği, politik otorite olmadan varlığını sürdürmesidir. Devletin kurumları dışında toplumun kendi kendisini yönlendirmek için meydana getirdiği bu demokratik yapılar çeşitli çıkarları temsil edip, halkın taleplerini siyasal iktidarlara iletirler.

Bu parçada sözü edilen siyaset felsefesi kavramı aşağıdakilerden hangisidir?

Devletin temel özelliklerinden biri mutlak ve süreklilik gösteren bir güce sahip olmasıdır. Bu güç, işlev ya da süre açısından sınırlandırılmaz. Bu yönde getirilecek bir sınırlama devletin doğasına aykırıdır; aksi bir durumda otoriteden söz etmek imkansızlaşır. Bu bakımdan söz konusu mutlak otorite, kendi üzerinde hiçbir güç tanımaz.

Bu parçada sözü edilen siyaset felsefesi kavramı aşağıdakilerden hangisidir?

“Kral olmasına kralım, bunda kuşku yok; ama her aklıma geleni de yapamam ya...”

Kral II. Ferdinand’ın bu sözleri, aşağıdakilerden hangisini vurgulamaktadır?

I. İyi, hangi durumda kendini gösterir?

II. En iyi yönetim biçimi hangisidir?

III. İnsan eylemlerinde özgür müdür?

IV. İnsanları mutlu eden iyi bir düzen kurulabilir mi?

Yukarıdaki sorulardan hangileri siyaset felsefesinin alanına girer?

Siyaset bilimi, başta devlet olmak üzere, siyasal kurumları, rejimleri, siyasal ilişkileri sistemli bir biçimde, değer yargısında bulunmaksızın olanı olduğu gibi açıklayıcı ve betimleyici bir tarzda inceleyen bilim dalıdır. Siyaset felsefesi ise, politikayı, politik düzeni oluşturan unsurları, yönetim şekillerini, problemlerini, kavramlarını konu edinirken olanı olduğu gibi değil; kendi görüş açısıyla bakmak, değerlendirmek suretiyle inceleyen felsefenin bir alanıdır.

Bu parçada, siyaset felsefesinin siyaset biliminden hangi yönüyle ayrıldığı vurgulanmaktadır?

Doğal insan, bir ağaç altında, bu ağacın meyveleriyle karnını doyuran, yakınındaki pınardan suyunu içen ve aynı ağacın altında yatıp uyuyan bir insan görünümündeydi. Bu insan, bütün ihtiyaçlarını kendi başına karşılayabiliyor, başka insanlara ihtiyaç duymuyor, dolayısıyla insanlar arasında da bir çatışma olmuyordu. Ne zamanki biri çıkıp, bir toprak parçasının etrafını çitle çevirerek “bu bana aittir” demesi ve buna inanacak kadar saf insanları da bulmasıyla toplum ortaya çıkmaya başladı.

Bu parçaya göre, toplumun ortaya çıkmasında etkili olan faktör aşağıdakilerden hangisidir?

Bir arada yaşayan insanlar, bu birlikteliklerini sürdürebilmeleri için aynı kanunlara ve bu kanunları uygulamak için belirli araçlara sahip olmalıdır. İşte devlet bu araçlar içindeki en önemli mekanizmayı oluşturur. Devlet olmazsa, düzensizlik ve olacak olayları öngörememe sorunu olacaktır; nüfuz çatışmaları çözümsüz kalacaktır; ihtilaflar ortaya çıkacak ve dolayısıyla toplumun yararına ve iyiliğine olan şey ortadan kalkacaktır.

Bu parça, siyaset felsefesinin aşağıdaki sorularından hangisine cevap niteliğindedir?

Devlet, başkalarının eylemlerini kontrol edebilir, birine yapmayacağı bir şeyi yaptırabilir. Devletin bu kontrol kapasitenin varlığından bir kulüpte, bir sendikada veya bir siyasi partide de söz etmek mümkündür. Ancak ne kulüp müdürü ne sendika başkanı ne de siyasi parti lideri kararlarını uygulatmak için meşru olarak güç kullanmaya yetkili değildir. Asli olarak güç kullanma tekelini elinde tutan tek kurum devlettir. Devlet, yasalara uymayan vatandaşı, belli şartlar gerçekleştiğinde ve belli kurallar çerçevesinde güç kullanarak bu yasalara uygun davranmaya zorlayabilir.

Bu parçada aşağıdaki kavramlardan hangisi vurgulanmaktadır?

İnsanın doğal durumda yaşaması, insan için en uygun olan bir durumdur. Devletin olduğu yerde insanlar birbirlerine zarar verirler. Bu nedenle bireylerin, bir araya gelerek ve aralarında sözleşme yaparak birtakım haklarını kullanması için üstün bir güce, yani devlete devretmelerine gerek yoktur. Çünkü devlet insanın doğasına aykırıdır.

Parçadaki görüşlerin dayandığı varsayım aşağıdakilerden hangisidir?

- Kritias’a göre, din ve ahlak kuralları zeki ve kurnaz yöneticiler tarafından toplumun itaat etmesini sağlamak üzere oluşturulmuştur.

- Thrasymakhos’a göre, hak ve adalet toplumda güçlünün işine gelendir. Adalet iktidarı elinde tutanlar tarafından belirlenir ve yasalar gücü elinde tutanlar tarafından konulmuştur.

- Kallikles’e göre, toplumdaki güçsüzlerin kendilerini korumak için yasaları, adalet ve ahlak gibi kural ve değerleri oluşturmuşlardır.

Bu görüşlerin ortak özelliği aşağıdakilerden hangisidir?

Eğer insanlar razı olmazlarsa hiç kimse onların üzerinde siyasal bir güce sahip olmamalıdır. Çünkü bir siyasal iktidarın varlığı, ancak halk için makul ve kabul edilebilir olmasıyla olanaklıdır.

Bu parçada siyaset felsefesinin aşağıdaki problemlerinden hangisine işaret edilmektedir?

Max Weber’e göre, devlette çalışan yöneticiler ve memurlardan oluşan yapı, yerine bir başka benzerini koymadan ortadan kaldırılamayacak bir araçtır. Bu araç hem yeri doldurulamayacak kadar kaçınılmaz hem de birçok şikayete sebebiyet verecek kadar da negatif bir görünüme sahiptir.

Bu parçada sözü edilen siyaset felsefesi kavramı aşağıdakilerden hangisidir?

“İnsanın insan üzerindeki egemenliği köleliktir. Her kim bana egemen olmak için elini sırtıma koyacak olursa, o bir zalim ve despottur. Onu kendime düşman ilan ediyorum.” Proudhon’un bu sözlerine dayanarak, onun siyaset görüşü ile ilgili aşağıdakilerden hangisi söylenebilir?