Makro iktisat ders notu

Cevapla
Ayse-1453
Mesajlar: 1
Kayıt: 02 Oca 2019 19:55
İletişim:

02 Oca 2019 20:15

MAKRO İKTİSADİ MODELLER VE MAKRO İKTİSADIN GELİŞİMİ
Makroekonomiye incelemekteki amaç yalnızca ekonomik olayları açıklamak değil aynı zamanda ekonomik politikalar geliştirmektir.
Makro ekonominin alanına giren en önemli konular
1- Gelir ve istihdam düzeyi
2-Fiyat istikrarı
3-Ekonomik büyüme
4-Bütçe ve kamu açıkları
5-Dış borçlar
Makro ekonominin amaçları ve hedefleri 1-Fiyat istikrarı
2-Tam istihdam
3-Dengeli büyüme
4-Gelir dağılımında adalet
5-Ödemeler bilançosundaki denge
Makro ekonominin araçları ve makroekonomik politikalar
1-Para politikası para arzı Merkez Bankası faiz oranı ve benzeri
2-Maliye politikası kamu harcamaları vergiler ve benzeri
3-Gelirler politikası ücret ve fiyatlar ve benzeri
Makro ekonomi geniş boyutlu ekonomidir, ekonomiyi ulusal ve uluslararası olarak ele alır, ekonominin bir bütün olarak işleyişi ile ilgilenir ekonominin toplam büyüklükler ile ilgilenen dalına verilen isimdir. İşsizlik, enflasyon, toplam üretim ve tüketim, gelir dağılımı makro iktisadın ana konularıdır. Kurucusu John Maynard Keynes tir. Ekonomiye yeni bir boyut getirmiştir ,toplam talep kavramıyla, işsizlik ve toplam üretim konularını açıklamaya çalışmıştır.

Keynesyen iktisadın ortaya çıkışı

1930'larda yaşanan büyük buhranın hemen ardından olmuştur. Klasik görüşe ciddi eleştiriler yapmıştır. Makro İktisadın Gelişimi Neo-Klasik Model : ​19 yüzyılın ikinci yarısında ortaya çıkan ve değeri, üretim maliyeti (arz) ve subjektif unsurlar (talep) ile açıklayan marjinal devrim üzerine inşa edilmiştir. Piyasaların sürekli temizlendiği, fiyatların esnek olduğu modellerin ilk örneğidir. İşçilerin, emek ve arz eğrisi ile firmaların kar maksimizasyonu davranışlarından türetilen Emek-Talep eğrisinin kesiştiği noktanın temsil ettiği, ücret haddinde emek piyasasında denge sağlanır.Emek Arzı- Emek Talebine eşittir.
Neo-Klasik modelin iki önemli önermesi vardır.
1) Hükümetin işsizlikle mücadele etmek için piyasa mekanizmasının işleyişine müdahale etmesine gerek olmadığıdır.
2) Piyasadaki para miktarının, üretim düzeyi üzerindeki etkisidir.
Klasik modelde emek sürekli tam kullanıldığından, ekonomi sürekli olarak tam istihdamda olduğundan, piyasadaki para miktarı istihdam düzeyini ve böylece üretim düzeyini etkilemesi söz konusu değildir.Klasik modelde hükümet piyasadaki para miktarını değiştirince istihdam ve üretim aynı kalırken, fiyat düzeyi değişir. Ayrıca para miktarı ile fiyat düzeyi aynı yönlüdür ve oransaldır. Piyasadaki para miktarı iki katına çıkarsa, fiyat düzeyi de iki katına çıkar. (miktar teorisi) Klasik model, Phillips eğrisinin açıklamasını da reddeder, ‘’hükümetin para miktarını - enflasyon haddini değiştirmek suretiyle işsizlik haddini ters yönde değiştirmesi mümkün değildir’’ der. Neo-Klasik model tüketicilerin ve üreticilerin oldukları ve piyasaların mükemmel işlediği bir ekonomide işsizliğin olmayacağı yolundaki tezi aslında Adam Smith'in ‘’Milletlerin Zenginliği’’ adlı kitapta geliştirdiği ‘’görünmez el prensibi’’ nin bir uygulaması niteliğindedir. Yani piyasaların mükemmel işlediği bir ekonomidir, üretici ve tüketici kendi çıkarını maksimize etmiş, hiç amaçlanmadığı halde toplumsal çıkar maksimize edilmiştir. Bu ise gayri iradi işsizliğin olmadığı anlamına gelir. ​Keynesyen Devrim 1936 yılında John Maynard Keynes in ‘’İstihdam - Para ve Faizin Genel Teorisi’’ başlıklı kitapta geliştirdiği analizdir. Bu teoride Keynes Modern Makro İktisadın temellerini atmıştır. Keynese göre hükümetlerin işsizliği azaltmak için piyasa mekanizmasının işleyişine müdahale etmeleri, kısaca işsizlik merkezli bir aktif iktisat politikası izlemeleri gerekir. Bu sonuç izleyen yıllarda ​’’Keynesyen Devrim’’ ​ adını aldı.

Neo-Keynesyen Sentez Modeli

972'de Nobel ödüllü olan John Hicks in 1939 yılında geliştirdiği IS - LM modeli genel kabul görmüş ve izleyen yıllarda Keynesyen Devrim IS - LM modeli çerçevesinde anlaşılmış ve anlatılmıştır. IS - LM modeli Keynes in onayından geçmiştir.Keynes in onayının olmasına rağmen mal - para - tahvil piyasalarını kapsayan (emek piyasasını kapsamayan ) IS - LM modeli aslında serbest piyasa mekanizmasının kendiliğinden tam istihdamı (emeğin tam kullanımını) sağlamasının neden mümkün olmadığını, düşük istihdamın neden genel bir durum olduğunu açıklamakta yetersiz kalmış bir modeldir. IS - LM modelinin bu eksikliği Modigliani tarafından ele alınmıştır IS - LM modeline eksik olan emek piyasasını modele sokmuş ve emek piyasasının Neo-Klasik modelde ki gibi işlediği bir IS-LM modelinde, ekonominin Neo-Klasik modeldeki gibi her zaman tam istihdamda olacağını, işsizliğin olmayacağını göstermiştir. Modigliani ye göre emek piyasasını da kapsayan ve IS-LM modelinde tam istihdamın istisnai bir durum, düşük istihdamın ise genel bir durum olması için kısaca Keynesyen devrimin geçerli olması için nominal ücretlerin katı olması gerekir. Modigliani nin IS-LM modeline, emek piyasasını, nominal ücretlerin katı olduğu varsayımı altında sokmak suretiyle, Keynesyen devrimi teorik düzeyde geçerli kılan çalışması, izleyen yıllarda ‘’ NeoKlasik- NeoKeynesyen’’ sentez modeli olarak nitelendirilmiştir. Keynesin Genel Teori de geliştirdiği analiz, Modigliani'nin NeoKeynesyen Sentez Modeli yorumu bağlamında piyasaların sürekli temizlenmediği varsayımı, katı fiyatlı modelinin ilk örneğidir.
Cevapla
  • Benzer Konular
    Cevaplar
    Görüntü
    Son mesaj
  • Bilgi
  • Kimler çevrimiçi

    Bu forumu görüntüleyen kullanıcılar: Hiç bir kayıtlı kullanıcı yok ve 6 misafir