Sosyal psikoloji özet

Cevapla
smyr
Mesajlar: 1
Kayıt: 30 Mar 2019 20:52
İletişim:

30 Mar 2019 20:55

**Mülakat; bireyi tanıma çalışmalarında en yaygın olarak kullanılan bir tekniktir.Belli bir amaçla yüz yüze gelen iki veya daha fazla kişinin, sözel ve sözel olmayan davranış ve teknikler kullanarak yaptıkları bir etkileşim sürecidir. Bu yardım sürecinde: 1. İlişki kurma, 2. Problemleri derinliğine araştırma, 3. Danışan kişi ile birlikte çeşitli çözüm yollarını gözden geçirip uygulama vardır. Mülakat ve Konuşma Arasındaki Farklılıklar MÜLAKAT: *Bir kasıt, planlanmış bir amaç ve hedef vardır. *Sosyal hizmet uzmanı ve müracaatçının rolleri açık olarak tanımlanmıştır. *Sıklık, zaman, yer ve süre spesifik olarak belirlenmiştir. *Konuşma kalıpları formeldir, belli bir şekilde yapılandırılmış ve organize edilmiştir. *Taraflar arasında eşit güç ve otorite yoktur. *Taraflar kültürel olarak farklı olabilir. KONUŞMA : *Kasıtlı olmayabilir, bir plan ya da amaç içermeyebilir. *Roller açık olarak tanımlanmaz. *Sıklık, zaman, yer ve süre formüle edilmemiştir. *Konuşma kalıpları informel de olabilir. *Konuşmacılar/taraflar eşit güç ve otoriteye de sahip olabilir. *Konuşmacılar/taraflar kültürel olarak çoğu zaman benzerdir. Mülakat ve Konuşma Arasındaki Benzerlikler >> İletişim: Hem mülakatta hem de konuşmada sözlü ve sözsüz iletişim unsurları yer almaktadır. >> Etkileşim: Birbirini karşılıklı olarak etkileme işine etkileşim denir ve yüz yüzelik esastır. >> Etkileme: Başkalarının bizim görüşümüzü ya da görüşlerimizi hoşgörüyle kabul etmesidir. >> Doyum: İyi ve amacına ulaşma bir mülakat taraflara doyum ve memnuniyet sağlar. Mesleki görüşmeler biçimlerine göre; 1. İlk görüşme 2. Destekleyici görüşme 3. Çalışmayı sonlandırma görüşmesi ve 4. İzleme görüşmesi diye gruplandırılabilirler. Mülakatın temel amaçları 1. Kişilere önemli kişisel kararlar alma konusunda yardımcı olma, 2. Kişilere sorunları/gereksinimleri konusunda yardımcı olma, 3. Sağlıklı kişisel gelişimi tamamlama konusunda yardımcı olmadır. MÜLAKATIN AŞAMALARI Mülakatın aşamaları çeşitli yazarlara göre farklı şekillerde sınıflandırılmaktadır. Bunlar: ** Yapılanma:sosyal hizmet uzmanının rolü ve yapabileceği yardımın nitelikleri, müracaatçının mülakat süreci ile ilgili görevlerini ve mesleki uygulama oluşumunun kurallarını içerir. ** Problemi Ortaya Koyma: müracaatçı problemini anlatmaya ve probleminin etrafındaki duygu ve düşüncelerini anlamaya çalışır. ** Çözüm İçin Gerekenleri Ortaya Koyma: çözüm için mevcut olan seçeneklerden birini tercih etme ve karar verme süreçleri yaşanır. Burada kararı verecek ve uygulama için sorumluluğu alacak olan müracaatçıdır.
*** Sonuçlandırma:Alınan kararların uygulamaya konulması ve sonuçların değerlendirilmesi de mesleki uygulamanın bir parçasıdır.Bir diğer yazara göre mülakatın aşamaları 3’e ayrılmaktadır: * Problemin Aydınlatılması Aşaması: * Amaçlar Oluşturma Aşaması: * Harekete Geçme Aşaması: Özetle mülakat sürecinin aşamaları: Aşama 1: İlk mülakat Aşama 2: Müracaatçı tarafından sunulan gereksinim ya da sorunun tanımlanması Aşama 3: Hedef ve amaç oluşturma, somutlaştırma Aşama.4: Mesleki görüşmelere (planlı değişim sürecine başlama) seçenekler oluşturma ve uygulama Aşama 5: Sonlandırma ve takip MESLEKİ İLİŞKİ Sosyal hizmet uzmanı ile müracaatçı arasında yer alan ilişki kendine özgüdür ve “mesleki ilişki” olarak adlandırılır. Etkili iletişim için : >> Empatik anlayış >> Gerçekçi ve doğal davranmak >> Genellemelerden kaçınmak, ön yargılardan uzaklaşmak >> Bireyin/müracaatçının (müracaatçı sisteminin) bulunduğu yerden başlamak, >> Karşıdaki kişiye saygı duymak, onların varlığını kabul etmek, önemli ve değerli olduğunu hissettirmek, olduğu gibi benimsemek >> İyi bir dinleyici olmak, yani etkin ve katılımlı dinleyici olmak >> Sözsüz iletişim teknikleri etkin ve yerinde kullanmak gerekir. İletişim, bir bireyin bilgiyi kasten ya da kazara bir başkasına ilettiği bir süreçtir. İletişim duyuların işleyişine (örn., görme, işitme, vs.) ve beynin bilişsel faaliyetlerine bağlıdır ki bunlar "dikkat" (belirli uyarıcılara odaklanıp diğerlerini göz ardı etme); "algı "(duyularımızca alınan uyarıcıları yorumlamak üzere dikkat, şablon tanıma ve duyusal hafızayı kullanma); "dil "(sözlü ve yazılı sözcük ve sembolleri yorumlama, ifade etme ve hatırlama);" kavramsallaştırma" (bilgi ve fikirleri kategoriler hâlinde örgütleme); "akıl yürütme "(bilgilerden sonuçlar çıkarma) ve" karar" almadır. Bu bilişsel süreçler iç içe geçmiştir ve birbiriyle kesişir. MESLEKİ İLİŞKİNİN ÖZELLİKLERİ 1. Mesleki ilişki belli bir süre devam eder. 2. Sosyal hizmet uzmanına belli sorumluluklar yükler. 3. Mesleki ilişkinin belli bir amacı vardır. 4. Uygulamada, mesleki ilişki çerçevesinde bazı yetkilerin kullanımı söz konusudur: Bu yetki iki kaynağa dayanır. Bunlardan ilki uzmana mesleğini uygularken belli teknik ve becerileri kullanabilmesi için ona mesleki eğitiminin sağladığı yetkidir. İkincisi ise çalıştığı kurumun ona tanıdığı temsil yetkisi ile kurum hizmet ve olanaklarından başvuru sahiplerini yararlandırma yetkisidir. 5. Mesleki ilişki sorun çözücü, tedavi edicidir. Mesleki ilişkide var olan temel unsurlar: 1. Başkalarına ilgi gösterme 2. Anlaşma 3. Kabul ve beklenti 4. Empati 5. Otorite ve güç 6. İçtenlik ve açıksözlülüktür.
Sosyal hizmet uzmanının mesleki ilişki sırasında göz önünde tutması gereken bazı ilkeler : 1. Bireysellik ilkesi 2. Duyguların anlamı biçimde iletilmesi ilkesi 3. Kabul etme ilkesidir. yardım edici özelliği ile sosyal hizmet uzmanına bakacak olursak: >> O anda yaşadıklarını doğrudan karşısındaki kimseye ifade edebilme >> Bu mesajları çarpıtmadan iletebilme >> Başkalarının mesajlarını çarpıtmadan dinleyebilme >> Mesajını iletme süreci içinde gerçek güdüsünün farkında olma ve açığa vurma >> Başkalarıyla iletişiminde spontan ve özgür olma >> Başkalarının gereksinimlerine anında tepkide bulunma >> “Doğru” zamanı bekleme ve “doğru” tepkide bulunmak için kendine zaman tanıma >> Kendisinin “hassas” taraflarını ve içdünyasındaki “şeyler”i genellikle açığa vurma >> “Şimdi ve burada”yı yaşama ve bunu iletme >> Bağımsızlığını arama >> Psikolojik olarak yakın olmaktan hoşlanma >> İletişimlerinde somut olma >> Başkalarına yardım etmeye istekli olma Sosyal hizmetin temel amacı ** İnsanların sorun çözme ve baş etme kapasitelerini geliştirme ** İnsanlara kaynak, hizmet ve şanslar tanıyan sistemler ile insanları bağlantılandırma ** Bu sistemlerin etkili ve insancıl çalışmasını geliştirme ** Sosyal politikanın geliştirilmesine ve ilerlemesine katkıda bulunmadır. Bu amaçlardan hareketle sosyal hizmet mülakatlarının temel amaçları: 1. Bazı mülakatlar bilgi toplama amacını taşımaktadır. 2. Bazı mülakatlar da yardım etme amacını taşımaktadır. Bazı yazarlar ise mülakatları amaçlarına göre 3’e ayırmaktadır. 1. Bilgi toplama 2. Teşhis koyma ve 3. Tedavi etme mülakatlarıdır. Mesleki görüşmelerde gerçekleşmesi beklenen amaçlar, (1) yakın, (2) orta vadeli ve (3) uzak amaçlar üç başlık altında ifade edilebilir. 1. Yakın vadeli amaçlarla, her mülakatın sonunda ulaşılmaya çalışılan sonuçlardır.Mülakatın temel amacının o mülakat sonunda ulaşılmasıdır. >> Sosyal hizmet uzmanı ve müracaatçı arasında güvene dayanan açık bir ilişkinin kurulması, >> Müracaatçının rahatlaması, şikâyet konularının kaybolması, >> Müracaatçının problemi ifadelendirmesi, >> Müracaatçının problem konusunda içgörü kazanması gibi amaçlar yakın vadeli amaçlar olarak sayılabilir. 2. Orta vadeli amaçlara mülakat seansları sonunda ulaşılmaya çalışılır. >> Problemin çözümü >> Müracaatçının kendi gücünü ve olanaklarını daha iyi tanıması, geliştirmesi >> Karar verme becerisi kazanması >> Kendisiyle ilgili alternatifler yaratabilmesi ve bunlar arasından seçim yapabilmesi orta vadede kazanılması gereken amaçlardandır. 3. Uzun vadeli amaçlar, insanlığın genel olarak ulaşması arzulanan amaçlardır. Bunlar: >> Kişisel bütünlüğün sağlanması
>> Varoluşunu sürdürme >> Kendini oluşturma ve kendini gerçekleştirmedir. MESLEKİ İLİŞKiNİN GELİŞMESİNE ENGEL OLAN DURUMLAR Damgalama: “Olumsuzluk içeren bazı ifadelerle karşıdaki kişinin bazı davranışlarını tanımlamaya çalışma, o kişinin bize olan güven duygusunu olumsuz etkiler. Emir Verme: “Yapmalısın, etmelisin” gibi emirlerdir. Bu ifadeler karşımızdaki kişinin duygu, ihtiyaç ve problemlerinin önemsiz olduğunu anlatır. Soru Sorma: Nerede geziyordun? gibi. Karşımızdaki kişide güvensizlik ve şüphe uyandırır. Suçlama: “Hep problem çıkarıyorsunuz!” ifadesi karşıdaki kişinin benlik saygısının aşınmasına neden olur ve karşı eleştiriye sebep olur. Alay Etme: “Bu soruya böyle bir cevabı Einstein bile veremezdi.” gibi cümleleri kullanmadır. Onaylama: Bir davranışı değerinden fazla takdir etme ve abartma, güven duygusunun zedelenmesine yol açar. Kişi bu takdiri hak etmediğini bilir. Reddetme: Bir davranışı değerinden eksik takdir etme veya reddetme, danışanın danışmana olan inancının kaybolmasına yol açar. İsimle Çağırma: Kişiyi gerçek isimi yerine başka bir isimle çağırmadır. Çözüm Odaklı Mülakat :Çözüm odaklı mülakat iki uygulama faaliyetine göre şekillenir. ***İlki müracaatçının referans çerçevesi içerisinde müracaatçı ile birlikte gerçekleştirilen iyi yapılandırılmış amaçların geliştirilmesi faaliyeti, ***ikincisi ise yine müracaatçı ile birlikte geliştirilen istisnai gelişimlerdir. 1)İyi Yapılandırılmış Amaçlar :özellikleri; a) Müracaatçıya göre amaçlar önemlidir. Amaçlar, müracaatçı tarafından ve müracaatçının dilinden belirlenirse iyi yapılandırılmış olur. Ancak bu prensip, müracaatçının güçleri ve baş etme kapasitesinin kendisine ya da başkalarına zarar verme durumu oluştuğu düşünülürse bu ilke gözardı edilir. b) Amaçlar daha küçüktür. Küçük amaçlara ulaşmak büyüklere ulaşmaktan daha kolaydır. Örneğin, “iş başvuru” formunu doldurmak “işe girmekten” daha kolaydır. c) Amaçlar somut, belirli ve davranışsaldır. Önemli ölçüde belirlenmiş amaçlar, sürecin nasıl ilerlediğini anlamada sosyal hizmet uzmanına ve müracaatçıya yardım eder. Bu çerçevede, “bir arkadaşla haftada iki kere yemeğe çıkmak”, “ diğerleri ile daha sık bir araya gelmeye” tercih edilir. d) Amaçlar yokluktan ziyade var olana yönelmiştir. Müracaatçılar kendilerine amaçlarını soran sosyal hizmet uzmanına yaşamlarından çıkartmak istedikleri şeyleri sıklıkla söylerler. “Hayal kırıklığına uğramak” tecrübesini hayatları boyunca yaşamak istemeyeceklerini söylemeleri buna örnek bir ifadedir. e) Müracaatçıların belirledikleri amaçlar “son”lar değil, “başlangıç”lardır.Ancak “başlangıç”larla geliştirdikleri amaçlarının varış noktası güzel sonuçlardır. (örn :iyi bir evlilik yapmak) f) Amaçlar, müracaatçının yaşam bağlamı içerisinde gerçekçidir. Bu özellik, genellikle önceki amaçlar yönünde otomatik olarak başarılır. Bununla birlikte sosyal hizmet uzmanı, amaçlar belirsiz olduğunda, müracaatçıya bu belirli amacın onun hayatında niçin önemli olduğunu onun ile birlikte açıklayabilir. g) Amaçlar, müracaatçı tarafından “sıkı çalışmayı” gerektiren şeyler olarak algılanır. Amaç, müracaatçının onurunu korur; çünkü eğer müracaatçı amacı başarırsa, başarı dikkate şayandır. Eğer müracaatçı başaramazsa, bunun anlamı sadece yapılacak işlerin hala var olduğudur. 2)İstisnalar,müracaatçının yaşamında oluşabilecek, fakat oluşmamış durumlardır. Örneğin, bir çift “devamlı kavgadan” dolayı sorunlu ilişkiden şikayet ediyor iseler, çözüm odaklı uygulamacı,
çiftlerden birlikte bulundukları fakat kavga etmedikleri ya da en azından daha az yıkıcı kavga ettikleri zamanları tanımlamalarını ister. Çözüm Odaklı Mülakat Becerileri Çözüm odaklı mülakatı gerçekleştirirken sosyal hizmet uzmanının sahip olması ve uygulaması beklenen bazı beceriler vardır. Bunlar; >> Sosyal hizmet uzmanının sözsüz davranışları >> Tekrar ya da netleştirme soruları sormak >> Açık uçlu soru sormak >> Özetlemek >> Tolere etmek ya da sessiz kalabilmek >> Müracaatçının sözsüz davranışlarını gözlemleyebilmek >> Süreci gözlemlemek >> Kompliman yapmak >> Müracaatçının kabullerini dikkate almak >> Empati >> Odağı müracaatçıya çevirmek >> Farklılıkları ortaya koyabilecek sorular yoluyla çözüm konuşmasını tasarlayabilmek ve uygulayabilmektir. Çözüm Odaklı Mülakat Soruları Mucize Sorusu:Bu soru, müracaatçının ilgisini zorluklardan uzaklaştıracak ve problemin çözüldüğü bir gelecek düşlemesi üzerinde odaklanmak üzere oluşturulmuş bir dizi uydu (satellite) sorusunun başlangıcıdır.Uydu sorularının amacı, müracaatçıya detaylı bir şekilde, mucize olduğunda hayatında nelerin “farklı” olacağını formüle etmesi konusunda yardım etmektir. İstisna Soruları:İstisna soruları, sosyal hizmet uzmanı tarafından, müracaatçının amaçlarına yönelik olarak şu anki ve geçmişteki başarılarını keşfetmek için kullanılır. Bu başarılar, çözüm üretmede kullanılır. Ölçme soruları:Ölçme soruları müracaatçının yaşamının karmaşık özelliklerini daha da somutlaştırmanın akıllıca bir yolu olup hem sosyal hizmet uzmanı hem de müracaatçı için uygundur. Sosyal hizmet uzmanları sıklıkla müracaatçının kendi kendisine 0’dan 10’a kadar numara vermesine dayalı ve müracaatçının belirli bir noktada olduğunu en iyi gösteren formları kullanırlar. Sosyal hizmet uzmanı, genellikle, 10 değerini en pozitif değer olarak alır. Baş etme Soruları:Shu umutsuzluk hisseden, varlıklarının ne kadar berbat olduğunu ve geleceğe ne kadar olumsuz baktıklarını anlatan müracaatçılarla da karşılaşılmaktadır. Zaman zaman bu müracaatçılar, umutsuzluklarını güçlendiren akut krizler yaşarlar, diğer zamanlarda umutsuzluk kendi kendini ifade etmenin ve diğerleri ile ilişkili olmanın biçimi hâline gelir.Bu sorular müracaatçının algılarını kabul eder ve müracaatçının böylesi zor durum ve duygularla nasıl başedebildiğini anlamaya çalışır. Dolaylı Sorular:Dolaylı sorular müracaatçıya başkalarının onun hayatıyla, davranışlarıyla ve gelecekteki değişimi ile ilgili neler hissedebileceklerini ya da söyleyebileceklerini düşündürmeye davet eder. UNITE 2=MÜLAKATIN AŞAMALARI: BAŞLANGIÇ VE GELİŞME (ORTA) AŞAMASI MÜLAKATIN BAŞLANGIÇ AŞAMASI Mülkatın başlangıç aşamasında yapılacak olan hazırlıklar şu şekildedir: *Müracaatçı hakkında genel bilgileri toplama: Müracaatçı hakkında yapılan psiko-sosyal inceleme
raporu, sosyo-ekonomik ve demografik durumu hakkında bilgi, şu anki sosyal işlevselliği hakkında elde edilen bilgileri tekrar mülakat öncesi gözden geçirme. *Sosyal hizmet uzmanının geçmişi: Sosyal hizmet uzmanının sosyoekonomik ve demografik durumu, mezun olduğu okul, aldığı eğitimler, hizmetiçi eğitimler, etik ve mesleki kurallara uygunluğu, çalıştığı kurumun niteliği vs. *Kurumu seçme ve karar verme süreci: Çeşitli kurum ve kuruluşlar olmasına rağmen müracaatçı ”neden o kurumu” seçmiştir? Bu konuda da hazırlanmak gerekir. Sonuçta kendi kararıyla, doğrudan doğruya ya da durumu fark eden başka kişilerin aracılığıyla sosyal hizmet kurumuna başvuruda bulunur. Bu nedenle de kuruma gelen herkesi başvuran-müracaat sahibi olarak nitelemek doğru olmaz; çünkü bazı başvurular hizmete ihtiyacı olan kimse adına, başkaları tarafından da yapılabilmektedir.Mülakata gelmeden önce müracaatçının önceden yaşadığı olumsuz duygular mülakatı etkileyebilir. Kurumun imajı da bu tür duyguları ve müracaatçının karar verme süreçlerini etkilemektedir. *Mülakata gelme: Müracaatçı mülakata gelirken kendisini zihinsel olarak hazırlamaya başlar. Kurumun işlevleri, sosyal hizmet uzmanının kim olduğu, ona neler söyleceği vs. zihinden geçirmeye başlar. Bu da müracaatçı da gerginlik ve stres yaratır. Sosyal hizmet uzmanının tüm bu etkenleri gözönünde tutmasında yarar vardır. *Sekreterlik hizmetleri ve karşılanma: Müracaatçı sosyal hizmet uzmanının odasına ve görüşmeye girene kadar kurum içinde sekreter, güvenlik hizmetleri ya da danışma masalarına uğrayabilir. Bazen tüm bunlar sinir bozucu deneyimlere neden olabilir. *Bekleme: Müracaatçı kurum içerisinde mülakat sürecine kadar bekleyebilir. Kamu kuruluşlarında uzun kuyruklar, bekleme süresi uzun olabilir, oturduğu sandalyeler rahat değildir çoğu zaman, rahatsızlık verebilir, kalabalık koridorlar vardır, gecikmeler olabilir, randevu sırası kayabilir, sosyal hizmet uzmanı sayısı az olabilir vs. Tüm bunlar müracaatçı için başka gerginlik yaratan konulardandır.Burada sosyal hizmet uzmanının iletişim ve etkileşimsel becerileri devreye girmeli ve müracaatçı ile ilk karşıltığı esnada onu rahatlatmalı; gerginliğini empatik anlayışla karşılamalı ve anlayış sergilemelidir. Burada müracaatçının duygularına saygı duyulmalıdır ve bu ona iletilmelidir ki müracaatçı mülakata başlamadan rahatlamalıdır. Tüm bu süreç mülakatın sağlıklı, amacına uygun şekilde geçmesine yardımcı olacaktır. Sosyal Hizmet Uzmanının Hazırlanması Fiziki düzenlenmenin yapılması: Fiziksel çevre, başarılı bir müakat için oldukça önemlidir. Mülakata başlamadan önce aşağıdaki hususları Sosyal hizmet uzmanının gözden geçirmesinde yarar vardır. Bunlar: -Gürültü var mı yok mu? Sağlıklı bir mülakat için sessiz bir ortamın olması gerekir. -Sandalye rahat mı? -Isınma sorunu var mı? -Oda görüşme yapmak için uygun mu, kesintiler olabilir mi? -Telefon vs bağlanması engellendi mi? -Oda müracaatçının ilgisini dağıtmayacak şekilde düzenlendi mi? Masa üzerinde müracaatçının ilgini çekecek gazete, dergi, evrak vs var mı? -Oda aydınlık ya da karanlık mı? Oturma düzeninde dikkat edilmesi gereken en önemli husus, sosyal hizmet uzmanının müracaatçıyı gözlemleyebileceği bir mekân ve alan yaratmasıdır. Mülakat için fiziksel gizlilik ve düzenleme kadar pskolojik gizlilik ve düzenleme de gerekir. Sosyal hizmet uzmanı öfkeli müracaatçılar için kendisini
koruyacak bir fiziki düzenleme de yapmalıdır. Müracaatçının çocukları varsa ona göre bir düzenleme de yapılmalıdır. ****Çocuklar için ayrı uygun bir ortam sağlanmalıdır. Görüşme yerinin her zaman yukarıdaki niteliklere sahip olması olanaklı değildir. Bu durumda, koşullara göre, örneğin hastanede, birkaç kişinin yattığı bir koğuştaki hasta ile görüşmek gerektiğinde, diğer hastaların odada bulunmadıkları bir zamanı seçmek, hastanın sağlık durumu uygun ise izin alarak hemşire, asistan, doktor odasında görüşme yapmak, hastayı tekerlekli sandalye ile görüşme yerine götürmek, kapıya “meşgul” levhası asmak, bir süre odaya girilmemesini ilgililerden talep etmek vb. gibi yollara başvurulabilir. Mülakat yapılan yer- Ev mülakatları: Bazı müracaatçılar için ise ev mülakatlarının yapılması gerekmektedir. Örneğin koruyucu aile olmak isteyen ailenin incelenmesi, taburcu olmuş bir hastanın izlenmesi gibi durumlarda ev ziyaretleri ile mülakatlar gerçekleşebilir. Bu durumlarda evdeki görüşemelerin de sağlıklı olmasına dikkat etmek gerekir.Ev mülakatları iyi düzenleme ister. Evde yapılacak olan mülakat için mutlaka müracaatçı ile önceden bildirmek gerekir. Ziyaretin saati, günü önceden müracaatçı ile paylaşılmalıdır. Ev ödevleri: Sosyal hizmet uzmanı müracaatçısına hangi ödevler vereceği konusunda hazırlık yapmalıdır. Müracaatçı ile ilgili bilgiler toplamalı ve mülakat öncesinde okumalı ya da gözden geçirmelidir. Çünkü mülakat sadece fiziksel olarak hazırlanmak değil sosyal hizmet uzmanının kişisel ve profesyonel ve de zihinsel olarak kendini hazırlamasını gerektirir. Müracaatçı hakkında aklında tutması gereken bilgileri not alabilir ve hatırma notu olarak masasında bulundurabilir. Örneğin evli ve 3 çocuklu ve bir çocuk engelli gibi. Sosyal hizmet uzmanının bilişsel harita için kendisini hazırlaması: Sosyal hizmet uzmanı ne tür bilgiler alacağını, toplayacağını bilmelidir ve bu bilgileri ne amaçla kullanacak buna da karar vermiş olmalıdır. Zaten müracaatçı psikolojik olarak yorgun ve gergin gelecekir mülakatlara çoğu zaman; her bilgiyi toplayarak müracaatçıyı ektsradan yormak doğru olmayacaktır. Bilgi işlevsel olmalıdır. Ne kadar çok şey bilinirse o kadar da sorumluluk gerekir. Sosyal hizmet uzmanı bunu unutmamalıdır. Sosyal hizmet uzmanının kendisini mülakata başlamadan önce bilişsel anlamda hazırlanması ve bilişsel haritasını yapılandırmasında yarar olacaktır. Sosyal hizmet uzmanı mülakat sürecinin nasıl olacağı konusunda rehber hazırlamalıdır. Mülakat ile neyi getirmek istediği hakkında açık fikri olmalıdır. Mülakatın amacı açık seçik olmali müracaatçı da bunu anlamalıdır. Sosyal hizmet uzmanının amacı, müracaatçının amacı ve her iki amacın nasıl gerçekleşeceğine dair sosyal hizmet uzmanı hazırlık yapmalıdır ve mülakata dair bir çerçevesi olmalıdır. Bu çerçevede olması gerekenler: -Hangi sorular sorulacak? -Nasıl sorulacak? -Hangi içerik kullanacak? -İçeriğin sırası nasıl olacak? Rol imajı: Sosyal hizmet uzmanının müracaatçıya ilişkin rol imajı oldukça önemllidir. Bunu belirleyen en önemli etken sosyal hizmet uzmanının görev yaptığı kurumun niteliğidir. Örneğin cezaevinde görev yapan bir sosyal hizmet uzmanı müracaatçıyı kaba, kötü ve suç işlemiş biri olarak ele alabilir. Burada sosyal hizmet uzmanının damgalamalardan uzak bir şekilde mesleki etik ilke ve değerlerle müracaatçıyı ele almadır ve profesyonel bir ilişki geliştirmesi beklenir. Her mülakat zor olabilir. Sosyal hizmet uzmanı açısından “oynanırken yazılan bir oyunun ögesi” olması istenebilir. Bu nedenle sosyal hizmet uzmanının yeterli derece hazırlık yapması gerekir. Bu hazırlık müracaatçının kaygısını azaltmaya, gerginliğini ortadan kaldırmaya, sosyal hizmet uzmanı ve müracaatçı arasında sağlıklı mesleki ilişki geliştirmeye yaracaktır. Müracaatçı mülakata ne kadar
az stresli girerse mülakat amacına o denli ulaşmış olur. Mülakat bekleme odasından mülakat yapılan yere kadar geçen bir yolculuktur bir anlamda. Sosyal hizmet uzmanının mülakata başlamadan önce: -İyi bir gözlemci olması -Bekleme odasında veya koridorda da müracaatçıyı gözlemlemesi -Sözsüz iletişim unsurları ile müracaatçıyı ele alması, giyim, alışkanlıklar, beden duruşu, gözler ve bakış gibi - Müracaatçıya nasıl hitap edeceğine karar vermesi, ne çok resmî ne de informel bir hitap olmamalı; burada yaş önemli bir belirleyicidir; yani çocuk yaşta bir müracaatçıya ismiyle hitap etmek daha olumlu bir ilişki kurulmasına yardımcı olmaktadır. -Tokalaşmaya önem vermesi; çünkü selamlaşmanın sembolik ifadesidir. -Müracaatçının üzerinde manto, kaban, mont vs. varsa çıkarması ve askıya almasına yardımcı olmak, sandalyeye oturmasını beklemek. Sıcak bir şekilde müracaatçıyı karşılamasında yarar olacaktır. Örneğin depresif ya da yas içindeki bir müraccatçıya gülümsemesi ya da 5 yaşında bir çocukla tokalaşması uygun olmayabilir. Sosyal hizmet uzmanı karşılamada “buz kırıcı” olmalıdır. - Görüşmeye vaktinde başlama, görüşme sırasında bireyi dikkatle dinleme, rahat bir biçimde oturmasını sağlama, kendini ifade etmede güçlük çekiyorsa yardımcı olma ve nazik muamele etme gibi hususlar uzmanın onu önemsediğini, ona değer verdiğini, saygı duyduğunu ifade eder ve aralarında iletişim kurulmasını hızlandırır. Sosyal hizmet uzmanı söz ve davranışları ile başvurana “anlattıklarınızla ne demek istediğinizi,yaşadığınız sıkıntıları anlıyorum; sizinle beraberim” mesajını verebilmelidir. Mülakata başlamadan önce örneğin havadan vs. bahsetmek veya genel sohbete girmek uygun olabilir. Müracaatçıya tanıdık gelen konuşmalar sağlanmalıdır. Müracaatçının sosyal kimliği hakkında konuşmak ve buradan müracaatçı kimliğine doğru yavaş, temkinli bir geçiş sağlanmalıdır. Burada müracaatçının rol değişimine geçmesi konusunda ısınma turları yapılır. Çünkü unutulmamalıdır ki müracaatçı için: - Yardım almak kolay değildir. - Bir kimsenin kendisini değişmeye adaması zordur. - Sosyal hizmet uzmanının etkilemesine izin vermek zordur. Yardım etmek bütünlüğü, bağımsızlığı ve saygıyı tehdit edici bir durumdur. -Bir yabancıya güvenmek ve onunla açık olmak kolay değildir. -Bir kimsenin ilk bakışta problemlerini açıkça görmesi kolay değildir. -Bazen problemler çok büyük, çok bunaltıcı veya kolaylıkla paylaşılamayacak kadar özel olarak görünür. Görüşme sırasında kişinin sosyal hizmet uzmanına soracağı örneğin kurum hizmetleri, bunlardan yararlanma koşulları, sorunun çözümü için gerekli olan süre ile ilgili sorulara cevap verilmelidir. Açılış /Başlangıç Soruları=Sosyal hizmet uzmanı ve müracaatçı karşı karşıya gelip de mülakata hazır hâle gelince sosyal hizmet uzmanı açılış soruları ile mülakata yani bir anlamda konuşmaya davete başlamalıdır. •Sizi buraya getiren nedir? •Gelişteki amacın nedir? Buraya gelirken neler hissettin? •Daha önce yaşadığı durumla ilgili neler yaptığı, ne tür çözümler bulmaya çalıştığı vs? •Kurumla ilk temasının nasıl gerçekleştiği? •Bizden ne bekliyorsunuz?
•Bu çalışmadan neler bekliyorsun? tarzında sorular olabilir. Bu aşamada özellikle psikolojik terimlerle konuşmaktan kaçınmakta yarar olacaktır. Sanıldığı kadar anlaşılır olmayacağı gibi müracaatçıyı ürkütebilir de. Bir diğer dikkate alınması gereken husus da karmaşık, kafa karıştıracak çıkarımlar ve yorumlardan kaçınmak gerekir.Tarafların, yani uzman ile başvuranın sorunu çözme amacı doğrultusunda yakınlaşmaları ve birlikte çözüm yolu bulmaları engellenir. Çünkü mesleki ilişki ile sosyal hizmet uzmanı ve müracaatçı ortaklık geliştirecektir, sürece ilişkin karşılıklı rol ve sorumlulukları olacaktır.Başvuranın sorunu, aslında sosyal bir sağlıksızlığın, uyumsuzluğun göstergesidir. Sorun bireyin iç dünyası veya bedensel sağlığı ile ilgili olsa bile, ister istemez ailesi, çevresindeki insanlar, objeler ve kurumlarla arasındaki ilişkilere (ailesi, akrabası, dersleri veya çalışırken kullandığı alet, işi ile ilgili sorumlulukları vb) yansır. Başvuran ile iletişim kurulup sorunlarını tartışmaya hazır olduğu anlaşıldıktan sonra açık uçlu sorularla psiko-sosyal inceleme süreci başlatılmalıdır. Sorular, başvuranın esas sıkıntısının anlaşılmasına imkân veren cevapları alacak biçimde yöneltilmelidir. Bu amaçla aynı konuda birden fazla soru sormak, kişiyi cevap vermeye teşvik etmek ve sözlerinin dikkatle dinlendiği izlenimini vermek için baş eğme, “evet” anlamında göz kırpma gibi mimikler kullanılmalı, arada bir cümle sonları tekrar edilmelidir. Üzerinde durulan konu ile ilgili kısa sorular sormak ve özetler yapmak, başvuranın verdiği bilgilerin iyi anlaşılıp anlaşılmadığından emin olmak açısından gereklidir. Kültürel nedenlerle bilgi vermekte çekingen davranan kişilerin dolaylı yollarla bilgi verebilecekleri unutulmamalıdır. Cevapların içeriği gözden geçirildiğinde hangi ek soruların sorulmasına ihtiyaç olduğu anlaşılmış olur.Sorular genelden başlayıp ayrıntıya inecek biçimde sorulmalıdır. MÜLAKATIN GELİŞME (ORTA) AŞAMASI Bu aşama keşfetme aşaması olarak da adlandırılmaktadır. Mülakatın ana aşaması olarak ele alınır ve mülakatlarda zaman en çok bu aşamada harcanır.Sosyal hizmet uzmanı bu aşamada aşağıdaki işlevlerden sorumludur: -Müracaatçı hakkında psiko-sosyal inceleme yapar. -Müracaatçıya gerekli olan bilgileri paylaşır. -Sorunun keşfi sağlanır. -Müracaatçı hakkında açıklamalar veya değerlendirme yapılır. -Gerekirse birlikte kararlar alınır. - Müracaatçının sorununa dair çözümler ya da tedavi için yardımcı olunur. -Müracaatçının endişesi azaltımaya çalışılır. -Müracaatçının sorun çözme becerilerini kullanmasına olanak verilir. -Müracaatçının sorununu gerçek yönleriyle görmesine ve yeni sorun çözme stratejileri geliştirmesine yardım edilir. -Müracaatçıya sorununu çözmede başarılı olacağı konusunda cesaret verilir. -Bireysel ve çevresel olanaklara dikkatini çekilir. -Yalnızlık, çaresizlik duygusu giderilir. OLUMLU İLİŞKİNİN UNSURLARI Empati=Sosyal hizmet uzmanın bir müracaatçının duygu ve öznel tecrübelerini doğru bir biçimde algılama ve müracaatçı için ne anlama geldiklerini kavrama kapasitesini göstermektedir. Empati bazen müracaatçının gözlüklerini takmak, duygularını hissetmek ve olan biteni onun gözleriyle görmek olarak tanımlanmaktadır. Müracaatçının Kişiliğine Saygı Gösterme (Olumlu Kabul)=Müracaatçıya saygı duymayı ve onu olduğu gibi kabul etme: Sosyal hizmet uzmanı müracaatçıyı olumlu ve olumsuz yönleriyle olduğu
gibi
Dosyaları indirebilmeniz için BURADAN kayıt olmanız gerekiyor.
Cevapla
  • Benzer Konular
    Cevaplar
    Görüntü
    Son mesaj
  • Bilgi
  • Kimler çevrimiçi

    Bu forumu görüntüleyen kullanıcılar: Hiç bir kayıtlı kullanıcı yok ve 14 misafir