Denetim ders notu

Cevapla
onuralex
Mesajlar: 1
Kayıt: 31 May 2019 11:03
İletişim:

31 May 2019 11:18

MUHASEBE DENETİMİ
MUHASEBE DENETİMİ TANIM VE KAVRAMLARI
Denetim, iktisadi faaliyet ve olaylara ilişkin iddiaların, önceden saptanmış ölçütlere uygunluğunu araştırmak ve sonuçları ilgi duyanlara aktarmak amacı ile tarafsızca kanıt toplayan ve kanıtları değerleyen sistematik bir süreçtir.
“Denetim, bir ekonomik birim veya döneme ait bilgilerin önceden belirlenmiş ölçütlere olan uygunluk derecesini
araştırmak ve bu konuda bir rapor düzenlemek amacıyla bağımsız bir uzman tarafından yapılan kanıt toplama ve
değerlendirme sürecidir.”
Muhasebe Denetiminin Unsurları(Özellikleri);
*Denetimin konusu ekonomik bilgilerdir.
*Önceden belirlenmiş ölçütler kullanılır.(GKGMİ, yasa-yönetmelik hükümleri, yönetimce saptanmış başarı ölçütleri ve bütçeler..)
*Önceden belirlenmiş ölçütlerle karşılaştırma yapabilmek için kanıt toplanır.
*Denetim, bağımsız ve uzman olmuş kişi veya kişilerce yapılır.
*Denetim sürecinin son aşamasında elde edilen görüşün bilgi kullanıcılarına iletilmesi amacıyla bir rapor düzenlenir
*Denetim sistematik bir süreçtir: Denetim, birbirini izleyen çeşitli evrelerin başlangıç ve sonucu arasındaki faaliyetlerle ilgili belirli bir plan çerçevesinde sürdürülen işlevsel bir süreçtir.
**Menfaat gruplarının, işletme ile ilgili temel bilgi kaynakları işletme tarafından hazırlanan finansal tablolardır.
Yönetim İddiaları: İşletmelerin, denetçilere incelemesi amacıyla sundukları verilere yönetim iddiaları adı verilir.
Denetim Alanı: Üzerinde görüş oluşturulması gereken hesap birimleridir.
Kontrol: Denetimin başlangıcı veya denetimden önce gelen faaliyettir.
Revizyon: Bir kez daha inceleme, tekrar incelemek, gözden geçirmek(eleştirel gözle).
Teftiş: Bir şeyin aslını, doğrusunu veya işlerin iyi yürütülüp yürütülmediğini anlamak amacıyla yapılan incelemedir.
DENETİM TÜRLERİ
Amaç yönünden Kapsam yönünden Statüsüne göre
a) Mali tablolar(muhasebe-finansal denetimi) a) Sürekli(yılsonu) denetim a) Bağımsız denetim
b) Uygunluk(usul) denetimi b) Özel denetim b) İç denetim
c) Faaliyet(performans-verimlilik) denetimi c) Ara(sınırlı) denetim c) Kamu denetimi
d) İç denetim d) Zorunlu denetim
e) İhtiyari(isteğe bağlı) denetim



Amaç Yönünden Denetim Türleri

a) Mali Tablolar Denetimi
Denetimin konusu bilanço ve gelir tablosu yani finansal bilgilerdir. Kullanılan ölçüt ise GKMİ’ dir. Finansal bilgiler ile muhasebe ilkeleri karşılaştırılarak aralarındaki uyum saptanır ve mali tabloların doğru ve güvenilir olup olmadığı konusu hakkında elde edilen görüş bilgi kullanıcılarına iletilir.
b) Uygunluk(Usul) Denetimi
Bir işletmenin mali işlemlerinin ve faaliyetlerinin, işletme yönetimi, yasama organı ya da diğer yetkili kişi ve kuruluşlarca belirlenmiş yöntemlere, kurallara ve mevzuata uygun olup olmadığının belirlemek amacıyla incelenmesidir. Uygunluk denetimi kamu denetçileri ve iç denetçiler tarafından yapılır.
-VUK’ a göre düzenlenmesi gereken belgelerin usulüne uygun olarak düzenlenip düzenlenmediğinin denetimi,
– SGK müfettişleri ya da iç müfettişlerin, çalışanların ücret bordrolarının usulüne uygun düzenlenip düzenlenmediğinin denetimi,
– Sayıştay tarafından kamu kurum ve kuruluşlarında mali nitelikli işlemlerin mevzuata uygun olup olmadığının denetimi örnekler arasındadır.
* Sorularda uygunluk denetimi; “vergi mevzuatına göre yapılan denetim türü hangisidir?” Şeklinde sorulmaktadır.
c) Faaliyet(Verimlilik) Denetimi
Bir işletmenin faaliyetlerinin verimliliğini, etkinliğini değerlemek ve denetlemek amacıyla bu faaliyetlere ilişkin belirlenen yöntem ve uygulamaların gözden geçirilmesidir. İşletmenin örgütsel yapısını, iş akışlarını ve yönetim başarısını saptamaya yönelik geniş kapsamlı bir faaliyettir. Faaliyet denetimi verimlilik standartları dikkate alınarak yapılan bir denetimdir. Vergi inceleme elemanlarının özellikle imalatçı işletmelerde uyguladıkları randıman oranlarını dikkate alarak yaptıkları denetim de faaliyet denetimidir.
d) İç Denetim
İşletmeye hizmet vermek amacıyla, işletmenin faaliyetlerini incelemek ve değerlemek için işletme içinde bağımsız bir denetleme değerleme fonksiyonudur. Amacı, işletme varlıklarının her türlü zarara karşı korunup korunmadığını, faaliyetlerin saptanmış politikalarla uyum içinde yürütülüp yürütülmediğini, iç kontrol sistemlerinin etkinliğini ve verimliliğini araştırmaktır.
*** İç denetimin kapsamına, mali tabloların denetimi, uygunluk denetimi ve faaliyet denetimi de girebilir.
Kapsam Yönünden Denetim Türleri
a) Sürekli Denetim
SPK’ ya tabi şirketlerin her yıl yaptırmak zorunda oldukları denetim türüdür. Bu denetim türü uzun bir süreci kapsadığından bütün denetim standartları uygulanabilmektedir. Sürekli denetim sonucunda verilen denetim raporunun güvenilirlik derecesi oldukça yüksektir. Sürekli denetim çalışmasında denetçi, mali tabloların GKGMİ’ ne uygun düzenlendiği konusunda bir denetim görüşüne ulaşabilmek için denetimi planlar, planını uygulamaya koyarak yeterli kanıt toplar.
b) Sınırlı Denetim
Ara mali tabloların denetimidir. SPK’ ya tabi şirketler; 3, 6 ve 9.ay sonu itibariyle ara mali tablolar hazırlayıp kurula göndermek zorundadırlar.(Örn: Emeklilik yatırım fonları..) Bunlardan 6.ay sonu düzenlenen mali tabloların denetimden geçmesi zorunludur. Ara dönem ve geçmiş dönem finansal tabloların incelenmesi ılımlı bir güvence hizmetidir. Çünkü denetçinin, tüm denetim tekniklerini uygulaması mümkün değildir. Yine proforma tabloların denetimi sınırlı güvence hizmetidir. Denetçi burada geleceğe ilişkin bir bilgiyi değerlendirmektedir. Gelecek ise belirsizdir.

c) Özel Denetim
SPK’ ya tabi işletmelerin birleşme, bölünme, devir, tasfiye, ve halka arz durumlarında yaptırmak zorunda oldukları denetim türüdür. Bu denetimde en az son 3 yıla ait mali tablolar denetime tabi tutularak rapor hazırlanır. Bu denetim türünde son dönemin rakamlarına güvenilirlik yüksek olmakla birlikte, önceki dönemlere ilişkin rakam veya bilgilere güvenilirlik oldukça düşük seviyededir.

Statü Yönünden Denetim Türleri
a) Bağımsız(Dış) Denetim
Bağımsız denetim, müşterilerine profesyonel denetim hizmeti sunan, serbest meslek sahibi olarak kendi adına çalışan veya bir denetim firmasına bağlı olarak faaliyet gösteren denetçi veya denetçiler tarafından işletmenin talebi ile ve bir denetim sözleşmesi çerçevesinde finansal tabloların denetiminin yapılmasıdır. Bağımsız denetimde muhasebe verileri denetimin konusunu oluşturur. GKGMİ, muhasebe bilgilerinin gerektiği gibi kaydedilip kaydedilmediği değerlemede ölçüt olduğundan, denetçi bu ilkeleri bilmek zorundadır. Bağımsız denetçi tarafından yapılan uygunluk ve performans denetimi bir zorunluluk olmayıp, genelde işletmelerin talebi üzerine yapılmaktadır.
b) İç Denetim
İşletmeye hizmet amacıyla işletmenin faaliyetlerini incelemek ve değerlemek için işletme içinde kurulmuş bağımsız bir denetleme ve değerleme fonksiyonudur. İç denetim kapsamına hem mali nitelikli işlemler, hem de mali nitelikte olmayan işlemler girmektedir. İç denetimin kapsamına, mali tabloların denetimi, uygunluk denetimi ve faaliyet denetiminin tamamı girebileceği gibi bunlardan biri veya ikisi ile de sınırlandırılabilir. İç denetimde en önemli amaç, işletme çalışanları tarafından yapılabilecek olan hata veya yolsuzlukları önlemek ve yapılmış olanları da tespit etmektir.
İç denetim, örgüt faaliyetlerinin ve uygulayıcılarının yaptıkları işlem ve işlerin uygunluğu ve etkinliğinin, üretilmiş her türlü bilginin güvenirliğinin mevzuat, finansal, muhasebe ve diğer tüm yönlerden bu amaçla çalışan iç denetçi adı verilen kişilerce araştırılıp, incelenip üst yönetime rapor edilmesidir.
c) Kamu Denetimi
Görev ve yetkilerini yasalardan alan ve kamu adına, kamunun ihtiyaçlarını karşılamak üzere denetim yapan kişi ve kurumlarca gerçekleştirilen finansal tablolar, uygunluk ve performans denetimini ifade eden kamusal bir fonksiyondur.
Bağımsız denetimi gerekli kılan nedenler;
-Çıkar çatışması
-Muhasebe sisteminin karmaşıklığı
-Güvenilir bilgiye duyulan ihtiyaç
-Bilgi edinmede karşılaşılan güçlükler
-Maliyet ve zaman kaybı
-Yasal zorunluluklara
Denetçi Türleri

a) Bağımsız Denetçiler
Müşterilerine profesyonel denetim hizmeti veren tek başına veya bir denetim şirketi bünyesinde çalışan uzman kişilerdir. Bağımsız denetçi olabilmek için meslekle ilgili sınavı kazanıp, yetki ve çalışma belgesi almış olmak gerekir.
3568 sayılı SMMM ve YMM Kanununa göre SMMM’ler ve YMM’ler birer bağımsız denetçidir.
b) İç Denetçiler
Denetim işini, işletmenin kadrolu elemanı olarak organizasyon yapısı içinde yürüten kişilere iç denetçi adı verilir. İ ç denetçinin başlıca görevleri, iç kontrol yapısını izlemek ve önerilerde bulunmak, işletmede olabilecek hata ve hileleri ortaya çıkartabilmek ve faaliyet denetimini yapmaktır.
c) Kamu Denetçileri
Kamu kurumlarına bağlı olarak çalışan ve kamu yararına görev yapan kişilere kamu denetçisi adı verilir. Kamu denetçileri, mükellefin vergi kanunlarına uyup uymadıklarını belirlemek için beyan edilen vergiler üzerinde vergi denetimi, iktisadi kurum ve kuruluşlara ilişkin uygunluk denetimi, kamu kurum ve kuruluşlarındaki yönetimin hedeflere ulaşmadaki ve kaynak kullanımındaki başarısını ölçmek için faaliyet denetimi yaparlar.
**İç denetim sonucu elde edilen bilgileri, bağımsız denetçiler, kamu denetçileri, yöneticiler, ortaklar kullanabilir ancak yatırımcılar kullanamaz.

BAĞIMSIZ DIŞ DENETİME TABİ ŞİRKETLER
• Bağımsız dış denetim uygulamaları ilk defa bankalarda 1987 yılında başlamıştır.
• Halka açık şirketlerde ise bağımsız dış denetimin başlama tarihi 1989’dur.
• Sigorta şirketleri 1991 tarihinde zorunlu bağımsız dış denetim kapsamına alınmıştır.
Sermaye Piyasası Kurulu Kanunu kapsamına girmenin doğal sonuçları şunladır.
-Şirket ana sözleşmesinin SPK Kanunu’na uygun hale getirilmesi,
-Şirketin sermaye artırımı, tahvil, finansman bonosu gibi menkul kıymetlerin arzında SPK’dan ön izin alınması ve menkul kıymetlerin SPK tarafından kayda alınması zorunluluğu,
-Menkul kıymetlerin halka arzında, bunların şeklinde, basımında faiz ve kar payı dağıtımında SPK düzenlemelerine tabi olmak ve kar payı dağıtım zorunluluğu,
-Özel durumların kamuya açıklanması zorunluluğu,
-*Bağımsız dış denetime tabi olma.

Halka açık şirketleri ikiye ayırmak gerekir. Bunların bazıları borsada işlem görürken bazılarının ki görmez. İşlem görenler ayrıca İstanbul Menkul Kıymetler Borsası (Borsa İstanbul)’nın düzenlemelerine de uymak zorundadır.
Bu tür şirketlerde denetim yapılabilmesi için denetim şirketinin A.Ş. olarak kurulmuş olması, en az %51 hissesinin sorumlu ortak baş denetçiye ait olması gibi bazı gereklilikler söz konusudur.
Ülkemizde bağımsız dış denetime tabi şirketler üç grup altında toplanabilir;
1)Sermaye Piyasası Kanunu kapsamına giren şirketler:
– Ortak sayısı 250’den fazla olduğu için halka açık olduğu varsayılan şirketler
– Ortak sayısı 250’den fazla olmamakla birlikte menkul kıymetlerini halka arz ettikleri için kurul kapsamına giren şirketler
– Aracı kuruluşlar, yatırım ortaklıkları, yatırım fonları
– Girişim sermayesi ortaklıkları
-Portföy yönetim şirketleri
– Emeklilik yatırım fonları
– Tedrici şekilde kurulan A.Ş.ler…
2) Bankalar Kanunu’na tabi şirketler:
-Bankalar
-Özel finans kurumları
Not: Bankalar ve özel finans kurumlarında dış denetim yapabilmek için SPK’dan alınan bağımsız dış denetim yetkisi yetmemekte ayrıca BDDK’dan da izin almak gerekmektedir.
3) Sigorta ve Reasürans şirketleri:
Sigorta ve reasürans şirketlerinde sınırlı ve özel denetim yaptırma zorunluluğu bulunmaktadır. Denetçiler, sigorta ve reasürans şirketlerinde sadece Hazine Müsteşarlığı’ndan izin alarak denetim yetkisi kazanırlar. Buradan izin alabilmek için de ya SPK’dan ya da BDDK’dan izin almış bir bağımsız denetim şirketi olunması ve ayrıca ortaklardan bir tanesinin denetleyeceği şirketin çalışma alanında 5yıldan az olmamak üzere bilgi ve deneyim sahibi olduklarını müsteşarlığa belgelendirmeleri gerekmektedir.
Denetimde yer alacak denetçilerin unvanları
“Sorumlu ortak baş denetçi”: Bağımsız denetim kuruluşunda pay sahibi olup baş denetçi unvanına haiz ve denetim çalışmasını kuruluş adına kendi kişisel sorumluluğu ile yürüten ve kuruluş adına bağımsız denetim raporlarını imzalayan yetkili gerçek kişidir.
“Baş denetçi”: Bu unvanın kazanılabilmesi için fiilen en az 10 yıllık bir deneyim gerekir.
“Kıdemli denetçi”: Bu unvanın kazanılabilmesi için fiilen en az 6 yıllık bir deneyim gerekir.
“Denetçi”: Bu unvanın kazanılabilmesi için fiilen en az 3 yıllık bir deneyim gerekir.
“Denetçi Yardımcıları”: Bağımsız denetim kuruluşu tarafından en az fiilen 2 yıl süre ile staja tabi tutulurlar.
Not: Yeminli Mali Müşavirlerin Tam tasdik ve kısmi tasdik olmak üzere 2 çeşit tasdik hizmeti vardır.

GENEL KABUL GÖRMÜŞ DENETİM STANDARTLARI
**GKGDS, denetim faaliyetinin kimler tarafından, nasıl ve ne şekilde yapılacağını ve sonuçlarının nasıl raporlanacağını belirleyen ilke ve kurallardır. Denetim standartları, denetçiye mesleki sorumluluğunu yerine getirmesinde yardımcı olan ve ona denetim faaliyetlerinde ışık tutan genel ilkelerdir.
**GKGDS’nı bir kılavuz olarak kullanan denetçi, denetim görüşüne ulaşmak için, işletme ile ilgili yeterli ve güvenilir bilgi toplamak zorundadır. Kanıt niteliğindeki bu bilgilerin elde edilmesi için başvurulan yollara “denetim işlemleri” adı verilir.
**GKGDS ilk olarak 1947 yılında Amerikan Diplomalı Kamu Muhasebecileri Enstitüsü(AICPA) tarafından geliştirilmiştir.
AICPA’ya Göre Denetim Standartları
I GENEL STANDARTLAR
(a) Mesleki Eğitim ve Uzmanlık Standardı
(b) Bağımsızlık Standardı
(c) Mesleki Dikkat ve Özen Standardı
II ÇALIġMA ALANI STANDARTLARI
(a) Denetimin Planlanması ve Gözetim standardı
(b) Ġç kontrol Sisteminin incelenmesi standardı
(c) Yeterli ve Güvenilir Kanıt Toplama Standardı
III RAPORLAMA STANDARTLARI
(a) Genel kabul görmüĢ muhasebe ilkelerine
(b) uygunluk standardı
(c) Tutarlılık standardı
(d) Tam Açıklama Standardı
(e) GörüĢ Bildirme Standardı
Genel Standartlar
• Mesleki Eğitim ve Uzmanlık Standardı
• Bağımsızlık Standardı
• Mesleki Dikkat ve Özen Standardı
Çalışma alanı Standartları
• Denetimin Planlanması ve Gözetim Standardı
• İç kontrol Sisteminin incelenmesi standardı
• Yeterli ve Güvenilir Kanıt Toplama Standardı
Raporlama Standartları
• Genel kabul görmüĢ muhasebe ilkelerine uygunluk
standardı
• Tutarlılık standardı
• Tam Açıklama Standardı

DENETİM SÜRECİ
Denetim süreci, müşteriden teklif alınması ve değerlendirilmesiyle başlayıp,raporun hazırlanıp onaylanması ve kamuoyuna duyurulması ile son bulur.
Denetim süreci aşamalardan meydana gelmektedir;
• Sözleşme öncesi faaliyetler(Teklifin alınması ve değerlendirilmesi-müşteri seçimi ve kabulü)
• Planlama ve program geliştirme için hazırlık aşamaları
• Denetim planının hazırlanması
• Denetim planının uygulanması
• Denetimin tamamlanması ve raporlama
• Rapor sonrası faaliyetler

1)Sözleşme Öncesi Faaliyetler
a)Müşteri kabul politikası ışığında gerekli bilgilerin toplanması
b)Müşteri işletmenin tanınması
c)Bir önceki denetçi ile görüşme
d)Denetim anlaşma mektubunun yazılması
2) Plan ve Program Geliştirme için Hazırlık Çalışmaları
a)İşletmenin iç ve dış çevresini tanıma
b)Denetim risk düzeyini tespit etme
c)Önemlilik düzeyini tespit etme
d)İşletme yetkilileri ile görüşme ve koordinasyon
3) Denetim Planının Hazırlanması
a)Denetim programının(temel plan) hazırlanması
b)İşgücü planının hazırlanması
c)Zaman planının hazırlanması
4) Denetim Planının Uygulanması
a)işlem testlerinin yapılması
b)Maddi doğruluk testlerinin yapılması
5) Denetimin tamamlanması ve raporlama aşaması
a)Son analitik incelemeler yapılması
b)İşletme yönetiminden teyit mektubu alınması
6) Rapor sonrası Faaliyetler
a)İşletmenin genel kuruluna katılma
b)Raporun yayını
GÜVENCE DENETİMİ HİZMETLERİ
Güvence denetimleri; denetçi dışındaki bir tarafın, kıstaslar uygulanmak suretiyle dayanak denetim konusunu
ölçtüğü veya değerlendirdiği doğrulama hizmetleri ile denetçinin kıstaslar uygulanmak suretiyle dayanak
denetim konusunu ölçtüğü veya değerlendirdiği doğrudan denetimleri içerir.
Güvence denetimi, sorumlu taraf dışındaki hedef kullanıcıların, denetime konu bilgiye (diğer bir ifadeyle
dayanak denetim konusunun kıstaslar uygulanmak suretiyle ölçümünün veya değerlendirilmesinin bir çıktısı)
ilişkin güven seviyesini artıracak şekilde tasarlanmış bir sonuç bildirmek üzere, denetçinin yeterli ve uygun kanıt
elde etmeyi amaçladığı denetimdir.
Güvence sözleşmesi, serbest çalışan meslek mensubunun bir konunun önceden belirlenmiş ölçütlere
uygunluğu ile ilgili olarak değerlendirme yaptığı, ölçümün sonucu hakkında sorumlu taraf dışındaki bilgi kullanıcılarının
güvenini artırmaya yönelik görüş açıkladığı sözleşme türüdür.



ETİK İLKELER VE TEHDİTLER
Temel Etik İlkeler
1. Dürüstlük,
2. Tarafsızlık,
3. Mesleki yeterlik ve özen,
4. Sır saklama,
5. Mesleğe uygun davranış. Etik İlkelere Uyumu Engelleyen Tehditler
1. Kişisel Çıkar Tehdidi
2. Kendi Kendini Denetleme Tehdidi
3. Taraf Tutma Tehdidi
4. Yakınlık Tehdidi
5. Yıldırma Tehdidi

GÖRÜŞ TÜRLERİ VE DENETİM RAPORU
Olumlu Görüş
Denetçi, finansal tabloların, tüm önemli yönleriyle, geçerli finansal raporlama çerçevesine uygun olarak hazırlandığı sonucuna varırsa olumlu görüş verir.

Olumlu Görüş Dışındaki Bir Görüş;

Sınırlı Olumlu Görüş (Şartlı Görüş)
Denetçi, aşağıdaki durumlarda sınırlı olumlu görüş (şartlı görüş) verir:
a) Yeterli ve uygun denetim kanıtı elde etmiş olan denetçi, yanlışlıkların tek başına veya toplu olarak önemli olduğu ancak finansal tablolarda yaygın olmadığı sonucuna varırsa.
b) Görüşüne dayanak teşkil edecek yeterli ve uygun denetim kanıtı elde edememekle birlikte denetçi, -varsa- tespit edilmemiş yanlışlıkların finansal tablolar üzerindeki muhtemel etkilerinin önemli olabileceği ancak yaygın olmayabileceği sonucuna varırsa.

Olumsuz Görüş
Yeterli ve uygun denetim kanıtı elde etmiş olan denetçi, yanlışlıkların tek başına veya toplu olarak finansal tablolar için önemli ve (etkisinin) yaygın olduğu sonucuna varırsa olumsuz görüş verir.
Görüş Vermekten Kaçınma
Denetçi, görüşüne dayanak teşkil edecek yeterli ve uygun denetim kanıtı elde edemezse ve varsa tespit edilmemiş yanlışlıkların finansal tablolar üzerindeki muhtemel etkilerinin önemli ve yaygın olabileceği sonucuna varırsa, görüş vermekten kaçınır.
Denetçi, birden fazla belirsizlik içeren istisnai durumlarda, belirsizliklerin her birine ilişkin yeterli ve uygun denetim kanıtı elde edilmiş olmasına bağlı kalmaksızın, belirsizliklerin muhtemel etkileşimi ve finansal tablolar üzerindeki muhtemel kümülatif etkileri sebebiyle, finansal tablolara ilişkin görüş oluşturmanın mümkün olmadığı sonucuna varırsa, görüş vermekten kaçınır.
Cevapla
  • Benzer Konular
    Cevaplar
    Görüntü
    Son mesaj
  • Bilgi
  • Kimler çevrimiçi

    Bu forumu görüntüleyen kullanıcılar: Hiç bir kayıtlı kullanıcı yok ve 3 misafir