Uluslararası lojistik ve taşımacılık ders notu



ULUSLARARASI LOJİSTİK VE TAŞIMACILIK

HİZMET TEDARİK ZİNCİRLERİ

HİZMET EKONOMİSİNE GEÇİŞ

Günümüzde  hizmet sektörünün önemi giderek artmaktadır. Hizmet endüstrileri bir yandan istihdama, diğer yandan GSMH’ya yaptıkları katkılar yoluyla Batı ekonomilerinin hakim bir özelliği haline gelmiştir. Bu önemi artıran diğer bir unsur, imalat sanayiinin gittikçe artan ölçüde hizmet işletmelerine bağlı hale gelişidir. Günümüzde, imalat sanayii şirketlerinin rekabet avantajları, üretilen ürünün özelliklerinden çok, üretilen ürünle ilgili hizmetlerde gösterilen başarıya bağlıdır.

Hizmet sektörlerindeki uluslararası ticaret, son yıllarda hızla artmaktadır. Ticari faaliyetlere uygun hizmet sektörleri arasında örneğin ulaşım, haberleşme, sigorta, reklamcılık ve yöneticilik sayılabilir. Fiziki malların ticaretinin uluslararası alanda büyümesiyle; ulaşım ve sigorta gibi alanlarda bazı hizmet faaliyetleri ticari bir karakter kazanmaktadır.

Hizmet endüstrilerine, gelişmenin ekonomik lideri olarak bakılmakta, özellikle bu sektörde; ticaret, haberleşme, ulaşım, finansman, sağlık hizmetleri, eğitim, kamu hizmetleri, endüstriye teknik yardım gibi dallar üzerinde durulmaktadır. Küreselleşen dünyada bu sektörün değişen rekabet stratejileri ve verimlilik açısından önemle ele alınması gereğine işaret edilmektedir.

Gelişen ülkeler de dahil olmak üzere ülkelerin birçoğunda GSMH’nın %40’la %80 arasındaki kısmı hizmet sektörlerinden sağlanmaktadır.

 

 

Ülkelerin birçoğunda hizmet sektörü GSMH’ya yaptığı katkı bakımından endüstri sektörünü geçmektedir. Hizmet sektörlerinde “bilgi teknolojisi”yle adeta bir devrim yaşanmakta, bu da tartışmalara yeni boyutlar getirmektedir. Özellikle haberleşme alanında yoğun ölçüde bilgisayar kullanılması, birçok hizmetlerin ticari bir karakter kazanmasına neden olmaktadır. Böylece, hizmet sektörlerinde ulaşım maliyetleri hızla düşmekte ve hizmet sektörü üretimi daha çok ticari bir karakter kazanmaktadır.

Savaş sonrası son elli yılda, hizmet sektörü dünya ekonomisinde çok hızla artan bir rol oynamıştır. İstihdamda dikkati çekici gelişmeler; mali hizmetlerde, sağlık alanında, haberleşme, gıda, sigorta, ulaşım, altyapı, hastane, eğlence ve benzeri alanlarda görülmüştür.

Aslında, teknolojik devrimler ve dünya çapında ekonomilerin yeniden yapılanması, özellikle son yirmibeş yılda ekonomik ve sosyal açıdan gelişmiş toplumlarda köklü değişmelere neden olmuştur. Bu yapısal değişmeler, özellikle istihdamın ve meslek yapılarının dikkati çekici bir şekilde farklılaşmasına yol açmıştır. Böylece, endüstri-ötesi veya bilgi çağı toplum yapılarında yeni dönüşümlerle karşılaşılmıştır. Bu yeni yapılar, mallardan hizmetlere keskin bir dönüşle, yönetici ve meslek sahibi insanların artışıyla, tarım ve imalat sanayi sektörlerindeki işlerin azalışıyla kendisini ortaya koymuştur. Özellikle ABD, Japonya, Almanya, Fransa, İtalya, İngiltere ve Kanada gibi “G-8” diye anılan ülkelerde son yetmiş yılda istihdamın ve mesleki yapıların keskin bir biçimde değiştiği gözlenmektedir.

Endüstri-ötesi dönüşümle ilgili teoriler temelde 2 önemli değişkeni varsaymaktadır:

 

 

1-     Verimlilik ve büyümenin kaynakları esas itibariyle bilgidir,

2-    Ekonomik faaliyetler mal üretiminden hizmetlerin dağılımına doğru dönüşecektir. Tarım istihdamının azalmasını imalat sanayiinin daralması takip edecektir. Hizmet sektörlerindeki işlerin artışıyla toplam istihdamın daha büyük bir kısmı hizmet sektöründen sağlanacaktır. Ekonominin hızlı gelişmesiyle istihdam ve üretimde hizmet sektörü egemen bir hale gelecektir.

Bu yeni ekonomik yapıda -bilgi sahibi mesleklerin önemi hızla artacaktır. Yönetici, teknik ve profesyonel meslekler diğer mesleklere kıyasla  daha hızlı büyüyecek ve yeni sosyal yapıların özünü oluşturacaktır.

HİZMET TEDARİK ZİNCİRİ VE ÜRETİM TEDARİK ZİNCİRİNİN KARŞILAŞTIRILMASI

Somut olup olmama

Servis firmalarıyla üreticiler arasındaki temel farklılık çıktıların somut olup olmamasıdır (tangibility). Servis firmalarının danışmanlık, eğitim ve bakım gibi çıktıları elle tutulur değildir. Üretciler müşterinin görebileceği ve dokunabileceği bir fiziksel bir ürün üretirler.

Envanter

Üretim firmaları pazar talep tahminine göre ürünlerini üretirler ve stok tutarlar. Servis firmaları ise; müşterinin ihtiyacı olduğunda servis yaratırlar, stok tutmazlar.

Müşteriler

Üreticiler müşteri siparişi ve müşteri talebi olmadan ürünleri üretebilirler. Servis firmaları servisin kapsamı ve içeriğini siparişten önce tasarlasalar da, müşteri ihtiyaç duymadıkça bir servis üretmezler. Servis firmaları 12 saat danışma, 4 saat tasarım, 10 saat kurulum gibi, ısmarlama (tailored) servis üretirler.

Emek

Bir servis firması servis konusunda bilgi ve hüneri olan insanları istihdam eder. Servis bilgi yönetimi sistemleri dışında otomatize edilemez ve emek yoğundur. Üreticiler üretim süreçlerini otomatize edebilirler. Üreticiler ancak emek maliyetinin düşük olduğu ülkelerde, emek yoğun üretim yaparlar.

Yer

Servis firmaları fiziksel bir üretim alanına ihtiyaç duymazlar. Global danışmanlık firmaları en uygun servis yeteneklerine ve bilgiye ulaşmak için iletişim ağını kullanırlar. Dünyanın her yerindeki bilgilere ofislerinden ulaşabilirler. Üretim firmalarının üretim ve stoklama için fiziksel alanlara ihtiyacı vardır.

Girdi

Üretim firmalarında emek maliyetinin büyük bir kısmı, fiziksel ürünlerin bulunması, alınması, taşınması ve yönetilmesiyle ilgilidir. Servis firmalarında ise emek bilgi elde etmek ve ilişkilerin geliştirilmesi için kullanılır. Bu nedenle makine ve ekipman alımı gibi sermaye yatırımları, üretim firmalarında servis firmalarına göre çok daha yüksektir.

YENİ TEDARİK ZİNCİRİ TASARIMLARI

Geçtiğimiz on yılda yönetim anlayışındaki bakış açısının ve stratejinin değişmesi, pazar yönlü stratejilerin ve müşterilerin giderek daha da önem kazanmasına yol açmış ve müşterilerin, işletmelerin sunmuş oldukları ürün veya hizmetlere olan bakış açılarını da değiştirmiştir. Bu anlamda değer zinciri anlayışına daha geniş bir bakış açısından bakma ihtiyacı da giderek artmıştır.

“Rekabetçi avantaj” işletmeye bir bütün olarak bakılmadığı sürece tam olarak anlaşılamaz. İşletmelerde birbirinden farklı birçok faaliyet yerine getirilmektedir. Bu faaliyetler temel olarak tasarım, üretim, pazarlama, teslim etme ve ürün veya hizmeti destekleyici diğer faaliyetler olarak sayılabilir. İşletmelerin bu faaliyetleri  yerine getirirken rekabetçi avantaj elde edebilmeleri bu faaliyetlerin rakiplere kıyasla çok daha düşük maliyetlerle ve daha etkin bir biçimde yapılmasına bağlıdır.

Lojistik yönetimi, işletmelerin temel ve destekleyici faaliyetlerini yerine getirirken gerek değer avantajı gerekse maliyet / verimlilik avantajı yaratılmasında işletmelere destek veren bir faaliyettir. İyi planlanarak örgütlenmiş lojistik faaliyetler sonucu hem değer avantajı hem de verimlilik avantajı yaratılabilmektedir.

 

ÜRÜN TASARIMI VE TEDARİK ZİNCİRİ

Ürün ve süreç tasarımı, ürünün maliyetini etkileyen önemli bir konudur. Üretim sürecini verimli kılmak için, başlangıçta üretim için tasarım ( DFM) kavramı ortaya çıktı. Son yıllarda yöneticiler tedarik zinciri ile ilgili konuların, ürün ve süreç tasarımı fazında dikkate alındığında çok daha fazla verimli bir tedarik zinciri süreci elde edileceğinin farkına vardılar. Böylece lojistik için tasarım (DFL)  kavramı ortaya çıktı. Bu yaklaşım lojistik maliyetleri kontrol etmeye yarar ve müşteri  servis seviyesini arttırır.

 

 

LOJİSTİK İÇİN TASARIM

Taşıma ve stok maliyetleri TZ’nin önemli maliyetleridir. Bunlar lojistik için tasarım kavramının işaret ettiği konulardır. Bu konuda 3 anahtar çözüm vardır.

Ekonomik paketleme ve taşıma: Ürünler; paketleme ve depolamanın verimli bir şekilde yapılacağı şekilde tasarlanmalıdır. Daha sıkışık (compact) olarak paketlenen ürünlerin taşıması daha ucuz olur. Birçok perakendeci ürünlerin daha az depo alanı kaplamasını ve kolayca istiflenmesini tercih eder. Verimli depolama envanter maliyetlerini azaltır, çünkü elleçleme maliyetleri düşer. Benzer şekilde ürünler bulk olarak sevk edilebilir. Sadece final ambalajlama depoda veya perakendecide yapılabilir.

Eş zamanlı ve paralel süreçler: TZ’de birçok zorluk uzun üretim zamanlarından kaynaklanmaktadır. Kısa hazırlık zamanı ihtiyacı ve sürekli olarak kısalan ürün hayat süresi, belirli üretim adımlarının ekipman ve tecrübe avantajından dolayı farklı yerlerde yapılmasını zorunlu kılar. Eş zamanlı ve paralel süreçler daha önce sıra ile yapılan adımların, aynı zamanda tamamlanmasını ifade eder.

Standartlaştırma: Süreleri azaltmanın mümkün olmadığı durumlarda standartlaştırma uygulanır. Standartlaştırma yoluyla toplam talebin tahmin edilmesi kolaylaşır.

Modüler ürün:  farklı müşterilerin farklı ihtiyaçlarına cevap verebilecek şekilde tasarlanmış standart bir ürün bulunmaktadır. Hemen hemen bütün yazılım ürünleri de pazara standart bir ürün olarak sunulmaktadır. Ancak tüketiciler yazılımı kendi istek ve arzularına cevap alabilecekleri en uygun şekle dönüştürme imkanına sahiptir. Yükseklik ayarlı ofis sandalyeleri ve yükseklik ayarlı otomobil koltukları diğer bir örnektir. . Bu noktada önemli olan tasarım aşamasında ürünün farklı müşterilerin farklı özelliklerine uyum sağlayabilecek bir hale getirilebilmesidir. Dolayısıyla burada tasarım üretim yönteminden çok daha önemlidir.

Modüler süreçler: Modüler süreçler ayrı işlemlerden oluşan süreçlerdir. Böylece üretimin farklı aşamalarnda farklı yarı mamuller stoklanır. Standartlaştırmada 4 farklı yaklaşım vardır:

Parça standartlaştırması: Ortak parçalar birçok üründe kullanılırlar.

Süreç  standarlaştırması: Farklı ürünler için ürünleri mümkün olduğunca geç uyarlama-tamamlama

Ürün  standartlaştırması: Birçok ürün çeşidi sunulur, çok az kısmı stoklanır. Yok satmayı engellemek için en üst seviye ürün stoklanır, en üst seviye fiyatından daha düşük bir fiyatla satılır.

Satınalma standartlaştırması: Süreç ekipmanları ve yaklaşımının standartlaştırılmasıdır. Aynı ekipman ile farklı farklı ürünler üretilir.

İtme-çekme sınırı: Ürünün tamamlanmasının geciktirilmesidir.

TEDARİKÇİNİN YENİ ÜRÜN TASARIMINA DAHİL EDİLMESİ

Yeni ürün parçaları için uygun tedarkçilerin seçilmesi, TZ’nin önemli bir konusudur. Tasarım aşamasında tedarikçiler dahil olursa büyük fayda sağlanır. Malzeme maliyeti azalır, kalite artar, geliştirme zamanı ve üretim maliyeti azalır.

TEDARİKÇİ ENTEGRASYONU YELPAZESİ

Entegrasyon yok: Tedarikçi tasarıma dahil edilmez. Malzemeler müşterinin isteğine göre alınır.

Beyaz Kutu: Entegrasyon düzeyi resmi değildir. Alıcı tedarikçiye danışır.

Gri Kutu:  Resmi tedarikçi entegrasyonudur. Alıcı ve satıcının elemanlarından işbirliği ekibi oluşturulur.

Siyah Kutu: Alıcı tedarikçiye bazı bilgiler verir ve tedarikçi  parçaları bağımsız olarak tasarlar ve geliştirir.

İlgili Kategoriler

İşletme Ders Notları



Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir