AÖF DERS NOTLARI aöf dersler aöf ders özetleri aöf konu özetleri;

Sivil Toplum Kavramının Tanımı Türkçede kullanılan sivil sözcüğü Latince “civis” kökünden türetilmiştir, “yurttaş veya kenttaş” anlamını taşımaktadır. Sivil toplum ise yine Fransızcadaki “societe civilie” sözcüğünden gelmektedir. Sivil toplum kavramının şu anki anlayışıyla olmasa da ilk olarak Platon ve Aristo’da devlet kavramıyla birlikte kullanılmıştır. Sivil toplum örgütlerini tanımlarken öncelikle içinde geliştiği ortamı yani sivil toplumu tanımlamak gerekmektedir. Aksi …

Sivil Toplum Örgütlerinin Amaçları ve İşlevleri Sivil toplum örgütlerinin kuruluş amaçları birbirinden farklılıklar gösterse de hepsinin dayandığı temel, “birlikten güç doğar.” ilkesidir. Sivil toplum örgütleri: Bireyler arasında hoşgörü ve dayanışmayı artırır, Bilinçlenmeyi sağlar, Ortak hareket etme duygusu kazandırır, Aynı düşünceleri paylaşanları bir araya getirir, Ortak amaçların gerçekleştirilmesini sağlar. Sağlık, eğitim, spor vb. konulara odaklanıp sadece bu …

Sivil Toplum Konusunda Tartışmalar 1980’lerden sonra sıkça tartışılan bir konu haline gelmiş ve çok çeşitli içerikler yüklenmiş bir kavram olan ‘sivil toplum’un kökeni Antik Yunan’a kadar uzanır. Klasik siyaset ve hukuk felsefesinde daha çok devlet referanslı olan sivil toplum kavramını ilk kez Aristoteles’in kullandığı ve bu kavramın Laticeye societas civilis olarak çevrilen ‘politike koinoia’ olduğu …

SİVİL TOPLUM ÖRGÜTLERİNİN GELİŞİM SÜRECİ Uluslararası sivil toplum örgütlerinin gelişim süreci 19. yüzyılın ortalarına kadar uzanmaktadır. Bugünkü anlamda “sivil toplum kuruluşu” kavramı ilk defa 1945 yılında Birleşmiş Milletler teşkilatının kuruluşu sırasında, Kuruluş Beyannamesinin 10.Bölümününün 71. Maddesinde devlet ve üye ülkelere ait olmayan örgütlerin danışmanlık rolü ile ilgili tanımlamada kullanılmıştır. Sivil toplum örgütlerinin sürdürülebilir kalkınma alanındaki hayati …

İNSAN HAKLARI VE KAMU ÖZGÜRLÜKLERİNİN TARİHSEL  GELİŞİMİ: Magna Carta’nın Ortaya Çıkışı ve Kapsamı: İngiltere Krallığı’nın kökeni, Normanların Britanya’yı istila ederek Anglo-Saksonları yenilgiye ğratmasıyla 1066 yılında kurduğu devlete uzanmaktadır. Normanların başında yer alan kral I. William ülkeyi kendisiyle birlikte savaşan baron ve şövalyeler arasında bölüştürmüş ve böylece ortaya altı yüz baronluk ve altı bin şövalyelik çıkmıştır. …

Virginia Haklar Bildirisi ve Amerikan Bağımsızlık Bildirisi; Kongre, Mayıs 1776 tarihli çağrısıyla her koloninin kendi anayasasını yapma önerisinde bulunmuş ve Virginia bu öneriye en önce uyarak anayasasını hazırlamış, bu anayasanın başına da bir haklar bildirisi  bill of rights) eklemiştir. Haziran 1776 tarihli bu anayasanın başındaki haklar bildirisinin belli başlı hükümleri şöyle özetlenebilir *Bütün insanlar doğuştan (tabiaten) …

Fransız İnsan ve Vatandaş (Yurttaş) Hakları Bildirisi; Bir giriş ile 17 maddeden oluşan Fransız İnsan ve Vatandaş Hakları Bildirisi şöyledir“Fransız halkının Ulusal Meclis halinde toplanan temsilcileri, insan haklarının bilinmezlikten gelinmesi, ihmal edilmesi ya da hor görülmesini, kamunun başına gelen felaketlerin ve yönetimlerdeki bozulmaların yegâne nedenleri olarak değerlendirerek, insanın doğal, devredilmez ve kutsal haklarını resmi bir …

Uluslararası Düzeyde İnsan Haklarının Korunması : Birleşmiş Milletler Çerçevesinde İnsan Haklarının Korunması 1930’lu yıllar, Almanya başta olmak üzere Avrupa’da otoriter ve totaliter diktatörlüklerin yükselişine sahne olmuştur. Milyonlarca insanın hayatını kaybettiği II. Dünya Savaşı ile sonuçlanan bu süreç, ağır insan hakları ihlallerine sahne olmuştur. İnsanlığa karşı işlenen suçların zirve noktasını, Yahudi soykırımı teşkil etmektedir. Bu acı tecrübelerden alınan derslerin ilk somut sonucu, barışı ve …

1982 ANAYASASININ İNSAN HAKLARINA OLAN YAKLAŞIMI İnsan Hakları Karşısında Toplumun Yararı     1982 Anayasası birey hakları ile toplum çıkarlarının çatışması halinde toplumun çıkarlarının öncelik sahibi olduğunu çeşitli şekillerde dile getirmiştir. Örneğin, hiçbir eylem Türk milli menfaatlerine aykırı olamaz.2. maddede; Türkiye Cumhuriyeti’nin insan haklarına saygılı olduğunun, ancak bunun toplumun huzuru, milli dayanışma ve adalet anlayışı çerçevesinde …

İLKÇAĞ’DA İNSAN HAKLARI İLE İLİŞKİLİ DÜŞÜNCELER Çin ve Hindistan’da Konuyla İlgili Düşünsel Birikim Çin’de siyasal düşüncenin iz bırakmış ilk şahsiyetlerinden bazılarında , özgürlük ve eşitlik sorunlarıyla gili görüşlere rastlanmaktadır. Taocu düşüncenin kurucusu olan Lao-Çe , insanların doğuştan iyi ve doğuştan eşit olduğunu belirtmiştir.Ayrıca, devleti, insanların hiçbir etkisinin olamayacağı bir ruhun eseri olarak görmüş olmakla birlikte, …

İNSAN HAKLARININ TANIMI VE TEMEL ÖZELLİKLERİ İnsan hakları, bütün insanların, sırf insan olmalarından dolayı sahip oldukları haklardır. Başka bir anlatımla, insan hakları; cinsiyet, etnik köken, dinsel inanç vb. hususlara bakılmaksızın herkesin sahip olduğu haklar kümesini ifade eder İNSAN HAKLARININ ÖZELLİKLERİ Evrensel Olması , Üstün Olması , Öncelikli Olması , Herkesin Sahip Olması İNSAN HAKLARI İLE İLİŞKİLİ TEMEL KAVRAMLAR Özgürlük …

Ünite 4: *** İdari Politikalar ve Otomatik İstikrar Sağlayıcılar *** İradi Maliye Politikaları: Bir ekonomide talebi yönlendirmek veya istikrar sağlamak amacıyla siyasal otoritenin iradi kararlar almasıdır. *** Tanıma gecikmesi: Bir ekonomide herhangi bir sorunun ortaya çıkışı ile bir mali işlem için harekete geçme kararı arasındaki gecikmedir. *** Uygulama gecikmesi: Bir maliye politikası paketi için harekete …

Ünite 3: ****** Maliye ve Para Politikalarının Nispi Etkinliği *** Net ihracat: Toplam talebe ticaret yapılan ülkelerin katkısıdır. *** Net ithalat: Ticaret yapılan ülkelerin toplam talebine yapılan katkıdır. *** Sabit döviz kuru sistemi: Merkez Bankası’nın belirlenmiş bir kur üzerinden döviz alım satımı yapmasıdır. *** Esnek döviz kuru sistemi: Döviz kurunun döviz arz ve talebini eşitleyecek …

 Ünite 2 *** Maliye Politikasının Makroekonomik Temelleri *** Marjinal Tüketim Eğilimi: Kullanılabilir kişisel gelirdeki değişikliğin tüketim miktarında meydana getirdiği değişikliktir. *** Kamu Harcamaları Çarpanı: Kamu harcamalarında meydana gelen değişikliğin gelir düzeyinde meydana getirdiği değişikliği ölçmek için kullanılan katsayıdır. *** Transfer Harcamaları Çarpanı: Transfer harcamalarındaki bir değişikliğin gelir düzeyinde yarattığı değişmeyi gösteren katsayıdır. *** Vergi Çarpanı: …

ÜNİTE 1 ***Maliye Politikası: Kavramlar, Etkinliği ve Sınırları *** Dar anlamda maliye politikası: Devletin bütçe kanalından yaptığı harcama artışının milli gelir ve istihdam üzerindeki yükseltici etkisidir. *** Geniş anlamda maliye politikası: Devletin tüm vergi ve harcama araçları ve kamu teşebbüsleri ile giriştiği ekonomik faaliyetlerdir. *** Nötr vergiler: Yükümlü üzerinde gelir etkisi oluşturan fakat ikame etkisinin …

Aöf İngilizce 7.Ünite We can use infinitive (to + verb) to give a reason.****(önemli) -Mastarları (to + fiil) kalıbıyla neden belirtmek için kullanabiliriz) Örn: I need to go izmir to see my relatives -Akrabalırımı görmek için İzmir’ e gitmeliyim. We can use infinitive (It’s + adjective + to) after expressions. -Mastarları (ıt’s + sıfat + …

DENETİMDE ÖNEMLİLİK KAVRAMI Önemlilik; bir hesap veya bir olgunun finansal tablolara güvenen kullanıcıların kararlarını etkilemesidir. Bir finansal tablo kaleminin önemliliği, onun niteliğine ve büyüklüğüne bağlıdır. Önemlilik aynı zamanda denetçinin belirli bir kalemin veya işlemin önemli olup olmadığını yargılaması için önemli bir faktördür. GENELDE HATA VE HİLELERDEN KAYNAKLANAN YANLIŞ BEYANLARIN OLUŞ NEDENLERİ ŞUNLARDIR: Bir finansal tablo …

Denetime Giriş ve Denetim Standartları Denetime Giriş ve Finansal Tabloların Denetimi Denetim, ekonomik faaliyetler ve olaylara ilişkin savlarla kabul edilmiş ölçütler arasındaki uygunluğun derecesini araştırmak ve sonuçlarını ilgili kullanıcılara iletmek amacıyla değerleyen sistematik bir süreçtir. DENETİM TÜRLERİ FİNANSAL TABLOLARIN DENETİMİ Finansal tablolar, işletme dışına işletme ile ilgili finansal bilgi sunmanın temel araçlarıdır ve işletmenin finansal …

Pazarlama Çevresi ve Bilgi Sistemi PAZARLAMA ÇEVRESİNİN İZLENMESİ Pazarlama faaliyetleri durağan bir çevrede değil sürekli değişim gösteren, teknolojik değişimler ve globalleşme ile birlikte daha da hızlı değişen bir çevrede yürütülmek durumundadır. İşletmenin kontrolü dışında kalan ve işletmenin pazarlama faaliyetleri üzerinde doğrudan veya dolaylı etkileri olan her türlü dışsal faktör pazarlama çevresi değişkenleri olarak adlandırılabilir. Pazarlama çevresinin izlenmesinde özellikle pazarlama …

Pazarlamanın Konusu, Kapsamı, Gelişimi ve Değer Kavramı İşletmeler, mal, hizmet ve fikir üreterek, tüketicilerin istek ve ihtiyaçlarını karşılayıp belli bir sosyal sorumluluk doğrultusunda, uzun dönemde olabildiğince çok kâr sağlamayı amaçlamaktadır. İşletmeler bu faaliyetleri temel ve yardımcı fonksiyonlar sayesinde yapmaktadırlar. Pazarlama sadece işletme içinde değildir. Pazarlama, işletmenin dış çevresiyle faaliyetlerini düzenlemesiyle ve iletişime geçmesiyle, en dışa dönük faaliyetler grubunu oluşturur. …

RASYONALİZM *Mutlak bilgi vardır *Bilginin kaynağı akıldır *Bilgi doğuştandır *Ruhta saklı olan bilgiler öğrenilmez , hatırlanır *Değerler değişmez , davranışlar değişir. 1-)HEGEL *Temel bilim mantık bilimidir. *Hakikatin apaçık görüneni mantıkdır. *Asıl gerçek deneye hiç başvurmadan aklın sınırlarında bulunabilir. 2-)SOKRATES *Savunduğu bilgi Ahlak ve Erdem bilgisidir . *Bütün bilgiler doğuştan gelir,bu yüzden öğretmen öğrenciye bir şey …

Roma Tarihi ve Uygarlığı Bizans (Byzantion), İ.Ö.7.yüzyılın ilk yarısında kurulmuştur. Bizans uygarlığını İ.S.4. yüzyılın sonralarından itibaren Germenleşen Batı Avrupa’dan farklılaştıran kültür bileşenleri Latin Roma devleti geleneği, Roma hukuku, Grek kültürü (Hellenizm) ve Hristiyanlık (Doğu Kilisesinin Katolik Roma Kilisesiyle İlişkilerinin koptuğu 1054 sonrası Ortodoksluk) idi. Bizans Siyasal Düşüncesi: Bizans idari gelenekleri bakımından Latin-Roma örneğini izlemişti. Bizans İmparatoru sadece tanrısal desteğe bağımlı olan ama kimseye bağımlı …

Eski Yunan Tarihi ve Uygarlığı M.Ö. 1200 yıllarında Yunanistan’a göç eden Dorlar Akaların egemenliğine son verdiler. Yunanistan’ın tamamına egemen olan Dorlar “Polis” adı verilen şehir devletleri kurdular. Polislerin başında “Tiran” denilen krallar vardır. Yunan şehir devletleri M.Ö. IV. Yüzyılda Makedonya egemenliğine girmiştir. Yunan uygarlığının önemli özellikleri şunlardır:  Yunanistan’da birbirinden bağımsız şehir devletleri kurulmuştur. Bu şehir …