2010-2013 yılları arasında oynanan Galatasaray – Fenerbahçe derbi maçlarının öncesi ve sonrası değerlendirilmesi

Cevapla
sinann
Mesajlar: 30
Kayıt: 25 Mar 2017 20:55
İletişim:

26 Mar 2017 13:42

2010-2013 yılları arasında oynanan Galatasaray – Fenerbahçe derbi maçlarının öncesi ve sonrası Türkiye’deki gazetelerdeki haberlerin ele alınış biçimleri ve içerik analiziyle incelenmesi
Giriş
Ülkemizde futbolun diğer spor dallarına göre daha fazla önemli görüldüğü aşikârdır. “Futbolun toplum içerisinde diğer spor dallarına göre taşıdığı önem ortadadır. Futbol, nereye gideceği kestirilebilen ve kontrol edilebilen yuvarlak bir topla heyecan verici bir koşu, ölçülü bir top sürme, soluk kesici bir şut ve sonuçta da, estetik açıdan mükemmel bir kurtarış veya golle sonuçlanan bir spordur.’’ ( İnal, 2010). Ancak derbi maçlarında bu önem daha da artar. Derbi maçları neredeyse ülkede hayatı durdurmaktadır. Bu maçlarda yaşanan olaylar ise ülke gündemine bomba gibi oturur. Bunun nedeni ise büyük olayların yaşanmasıdır. Bu olayların çoğu taraftar arasında ve kanlı bir şekilde olur. Taraftarın dışında bir de saha içi olayları vardır. Futbolcular veya takım mensupları da olaylara karışabilirler. Futbolun günümüzdeki en büyük sorunlarından birisidir. “Araştırmaya katılan emniyet mensupları futbolda şiddetin sorumlusu olarak farklı kişi veya kurumları sorumlu görmektedirler. Bunları sorumsuz seyirciler, amigolar, taraftar dernekleri, medya ve kulüp yöneticileri olarak önem sırasına göre sıralamışlardır. Sonuç olarak bu araştırmada, bu alanda görev yapan emniyet mensuplarının futbolda şiddetin önlenmesine yönelik olarak mevcut yasaların uygulamasındaki sıkıntılar giderilebildiğinde yeterli olabileceği, bununla birlikte konuyla ilgili hizmet içi eğitimin emniyet uygulamalarını etkin kılabileceği yargısına varılmıştır.” (Soyer, 2010).
Bu inceleme derbi maçları esnasında ve sonrasında yaşanan olayların gazetelerde nasıl ele alındığını görmek için yaptık. Bunun için en çok okunan gazetelerden ikisi olan Hürriyet ve Sabah gazetelerini ele alacağız. Bu gazetelerde derbi haberlerinin başlıklarının nasıl atıldığını inceleyeceğiz. Gazeteciliğin bir gereği olarak, haber başlıklarının dikkat çekici olması gerekir. Bunun için haberlerin başlıkları abartılabilir veya haber içeriği yanlış iletilebilir.
Gazetelerde yer alan haberler her zaman bilgilendirme görevini üstlenmez. Özellikle derbi maçlarında taraftarları olumsuz davranışlara yöneltecek etkiye sahip olabilirler. Bu araştırmamızda derbi maçlarında yaşanan olayların, bu olaylara karışan kişilerin, gazete manşetlerinden, haberlerinden etkilenip etkilenmediğini araştırmak istiyoruz.
Yukarıda da belirttiğimiz gibi bu araştırmamızın temel konusu fanatikliğin gazete haberleri tarafından körüklenip, körüklenmediğidir. Araştırmamızın temel sorunu taraftarların bu haberlerden etkilenip taşkınlık yaratmalarını düşünmemizdir. Araştırmamızın amacı ise, eğer böyle bir etki söz konusuysa bu konuda yapabileceklerimizi araştırıp, uygulamaya çalışmaktır.

Kavramsal Çerçeve
Tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de spor faaliyetlerinde çıkan olaylar çeşitli kavramlara dayanıyor. Bu kavramların başında fanatiklik gelmektedir. Bu araştırmamızda kavramsal çerçevemizi şiddet, fanatizm ve ölüm oluşturacak. Özellikle futbol taraftarlığı fanatizme doğru kaymaktadır. Aşırı fanatiklik şiddete yol açmaktadır. Şiddet içerikli olayların yaşanması sonucu ise ölümler meydana gelmektedir.
Günümüzde sadece spor olarak görülmeyen müsabakalarda yaşanan olaylar, canlar yakmakta, almaktadır. Bunların önüne geçebilmenin tek yolu bilinçli bir taraftar oluşturmaktır.
Taraftar adı altında tuttukları takımları destekleyen ‘holigan’ lar fanatiklik boyutuna ulaştığında kötü sonuçlar doğuran olaylara karışmaktadırlar. Futbolun giderek daha da endüstriyelleşmesi sonucu medyada daha çok yer almaya başlamıştır. Futbolun diğer spor dallarına göre daha çok ilgi çekmesini ise reklam gelirlerine bağlayabiliriz. Bu kadar çok ekranda, basında gördükleri bir spor dalının bu kadar ilgi çekmesini ve fanatizm boyutuna ulaşmasına şaşmamamız gerekmektedir.
Fanatizm yüzünden çeşitli gruplar meydana gelmiş ve bu gruplar arasında düşmanlık derecesine varacak bir nefret oluşmuştur. “Sporun yarışmaya yatkın doğası, eski zamanlardan günümüze dek, insanlar arasında üstünlük mücadelelerine yol açmıştır. Bu mücadeleler çoğu kez insanlar ve toplumlar arasındaki ilişkileri düzenleyici ve geliştirici roller oynamışlarsa da bunların oran olarak az, sayı olaraksa hiç de azımsanamayacak bir kısmı düşmanlıklara yol açmış ya da var olan düşmanlıkları körüklemiştir. Bu kısma dâhil olan olayların ortaya çıkma sebebi, sportif oyunlarda karşı karşıya gelen taraflardan herhangi birinin ya da her ikisinin sempatizanlarının kendilerini bu üstünlük mücadelesine fazlasıyla kaptırıp bu mücadeleyi oyun sahası dışına da taşımaları ve olayı bireysel veya toplumsal bir gurur meselesi haline getirmeleridir.” (Erler, 2010)
Fanatizmin yarattığı şiddet ortamı ilk olarak İngiltere’de başlamıştır. Bu da futbolun ilk olarak orada ortaya çıkmasıyla bağdaştırılabilir. Ancak bu sorun İngiltere’de çoktan aşılmıştır. Ülkemizde ise şiddet olayları hat safhadadır. Şiddet olaylarının bu kadar çok olmasında medyanın etkisinin olup olmadığı tartışılmaktadır. “Bu içsel dinamiği harekete geçiren en önemli araç ta medyadır. Futbolda şiddetin özellikle, bu sektörde pastanın giderek büyümeye başladığı 1990’lı yılların başından itibaren, yönlendirilebilir içsel bir olgu haline gelmesi; kitlelerin, bu tehlikeyi görmelerinin önünde bir perde görevi görmektedir. Bugün yeni futbol ekonomisinde, altyapıda dev bir tekelleşme; üstyapıda, yani iktidarda ise yönetim ve denetimi elinde tutan oligarşik bir yapılanma mevcuttur.” (Akşar, 2010)
Şiddetin geldiği son nokta ise ölümdür. Ülkemizde çok sık karşılaştığımız bu durum elbette diğer ülkelerde de görülmektedir. Ancak medya ülkemizdeki olayları daha çok göz önüne taşımaktadır. Günlerce aynı haberleri yaparlar ve gündemden düşürmezler. En son Fenerbahçe – Galatasaray derbisinden sonra çıkan olaylarda yaşamını yitiren Burak YILDIRIM buna en güzel örnektir. Futbolda fanatizmin yol açtığı şiddetin getirdiği son onun için ölüm olmuştur.
Araştırmanın Yöntemi
Araştırmamızı içerik analizi yöntemi kullanıldı. Her iki gazeteden alınan toplam 25 haber başlığı incelendi.
1-) Araştırma Soruları
a) Galatasaray – Fenerbahçe derbi maçlarının hepsinde olay görülmekte midir ?
b) Olaylar gazetelere ne şekilde yansımaktadır ?
c) Çıkan olaylarda gazetelerdeki haberlerin rolü var mıdır ?


2-) Araştırmanın Evreni ve Örneklemi
Araştırmamızın evrenini derbi haberleridir. Örneklemimiz ise Sabah ve Hürriyet gazetelerindeki haberlerdir.
3-) Bu analizde dilbilimsel içerik analizi yapılmıştır. Hem başlık hem de haber metin incelenmiştir. Video haberler ve haber fotoğrafları incelenmediği için işitsel ve görsel bilimsel analiz kullanılmamıştır. Bunun sebebi ise bunu araştırmamızda gösterecek şekilde ele alamayacağımız içindir.
4-) Analizde kullandığımız üç farklı kavramımız var. Bunlar şiddet, fanatizm ve ölümdür. Sabah ve Hürriyet’te incelediğimiz 25 habere göre şiddet unsuru farklı biçimlerde ele alınmaktadır. Yeri geldiğinde bir nesne ile şiddet olgusu ele alınmıştır. Başka bir yerde ise ırkçılığa kadar varan söylemlerle şiddet olgusu göz önüne serilmiştir. Otobüse yapılan saldırılar, oyunculara atılan yabancı maddeler de şiddetin bir göstergesi olarak yansıtılmıştır. Fanatizm olgusu ise daha çok fanatiklik ve holiganlıkla kaleme alınmaktadır. Ölüm kavramı saldırı ve kanlı olay gibi sözcüklerle ifade edilmektedir.
Araştırmanın Bulguları
Tablo: 1.1 Olumlu Haberler

Toplam İncelenen Haber Sayısı
Olumlu Haber Sayısı
Sabah-Hürriyet
Fanatizm içeren Olumsuz Haber Sayısı
25 1-5 19

Giriş kısmında değindiğimiz araştırma sorunumuzla örtüşen bir tablo görmekteyiz. Toplam haber sayısının yaklaşık %80 i olumsuz haberlerden oluşmaktadır. Bu da doğal olarak yaşanan olayları körüklemektedir. Olumsuz haberden kastımız haberlerde şiddet, fanatizm içeren başlıkların ve metinlerin kullanılmasıdır. İncelediğimiz haberlerin çoğunda “kanlı forma, bıçak, polis, gözaltı, yaralanma, ölüm” vb. kelimeler kullanılmaktadır. Bu kelimelerin haberlerde daha az kullanılması veya daha göze batmadan yer alması gerekmektedir. Suça, olaya ve şiddete yönlendirici söylemler haberlerde yer almamalıdır.
Tablo: 1.2 Şiddet Haberleri

Toplam İncelenen Haber Sayısı

Şiddet İçeren Haber Sayısı
Şiddet İçermeyen Haber Sayısı
Sabah Hürriyet



25

8 6


7

Bu tabloda da yine hipotezimize uygun olarak şiddet içerikli haber sayısının %78 oranında olduğunu görmekteyiz. Haberlerin çoğunda şiddet içerikli kelimeler başlıklarda yer almaktadır. Bu da haberin ilgi çekmesini sağlıyor ve olaylar göze çarpıyor. Bundan etkilenen taraftarlar bu olayları yineliyor. Birkaç başlık örneği olarak; “Bir ölüm de statta”, “Fenerbahçe otobüsüne taşlı saldırı”, “Bıçakları tribüne iç çamaşırlarında sokuyorlar” bunları verebiliriz. Şiddet haberleri göz önüne geldikçe şiddet olayları da artacaktır. Olayları azaltmak için haberlerin biraz daha uygun kelimelerle yazılması gerekir. Olduğundan fazla göstererek, abartarak değil de daha indirgenerek en alt seviyeden haberlerin yazılmasında fayda vardır. Şiddet olayları açık açık nasıl yapıldığı haberlerde verilmiştir. Taşla, sopayla, bıçakla… Bu haberler taraftarı çok etkilemekte ve davranışlarını yönlendirmektedir.
Tablo: 1.3 Ölüm Haberleri

Toplam İncelenen Haber Sayısı
Ölüm İçeren Haber Sayısı
Sabah-Hürriyet

25
3-0

Yine araştırmamızın giriş kısmında 3 kavramdan bahsetmiştik. Fanatizm, şiddet ve ölüm. Şüphesiz bunların en kötüsü ölümdür. İncelenen 25 haberde toplam 3 ölüm haberi bulunmaktadır. Bunlar bir spor müsabakasının haberleri olduğunu düşünürsek çok büyük bir sayıdır. Bu tür olaylar gerçekleştiğinde bu kadar çok gündeme oturursa bu tür olaylar da artacaktır. Adeta bir reklam görevi görmektedir. Gözünü kan bürümüş taraftar karşı tarafa gözdağı vermek için elinden geleni yapacaktır.

Sonuç
Tüm araştırmalar incelemeler sonunda gazetelerde çıkan bu haberlerin taraftarın davranışlarını etkilediğini görmekteyiz. Şiddet oldukça daha çok şiddet haberi yapılmaktadır. Şiddetin, fanatizmin, ölümün olduğu her yer açık açık haberlerde verilmekte, anlatılmaktadır. Gazetelerde haber metinlerinin dili de daha çok takımların reklamını yapmakla meşgulken, farkında olmadan veya bilerek karşı takıma karşı taraftarda bir nefret duygusu oluşturmaktadır. Oluşturdukları bu nefret duygusuyla kendilerine haber olacak malzeme çıkmasını sağlamaktadırlar. Bu sağladıkları malzeme de insanların, kulüplerin zarar görmesine neden olmaktadır.
İncelediğimiz iki gazetede de haber dilinde çok farklılık görülmemektedir. Şiddet olaylarını göz önüne süren haberlerin başlıkları da bir o kadar dikkat çekici ve etkileyicidir. Bu etki taraftarın davranışlarını olumsuz yönde etkilemektedir. Taraftarın sinirini yatıştıracak, nefreti azaltacak haber sayısı yukardaki tabloda da gördüğümüz gibi çok az sayıdadır. Bu tip haberlerin en azından dillerinin iyileştirilmesi ve bu şiddetin önüne geçebilmek için bir denetim merkezi kurulmalıdır. Ancak bu şekilde şiddet haberlerinin dilleri kontrol edilebilir. Bu sayede şiddet olayları da spor faaliyetlerinden bir nebze olsun uzaklaşacaklardır.
Cevapla
  • Bilgi
  • Kimler çevrimiçi

    Bu forumu görüntüleyen kullanıcılar: Hiç bir kayıtlı kullanıcı yok ve 5 misafir